Öztrak: "Oturmuş demokrasilerde erken seçim olmaz diye bir şey yok"
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, düzenlediği basın toplantısında konuştu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, düzenlediği basın toplantısında konuştu.
(5)
CHP Parti Sözcüsü Öztrak, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu:
"(AYM'nin Enis Berberoğlu kararı) Alt mahkeme Yüksek Mahkemenin kararına uymalı, milletin vekilinin milletin sesini duyurma hakkı derhal geri verilmelidir"
"Ocak sonuna kadar geleceğini söylediğiniz 40 milyon doz aşı nerede? 'Alman aşılarıyla ilgili bağlantıyı yaptık' demiştiniz. Nerede, geldi mi? Bunları öğrenmek hepimizin hakkıdır"
"Oturmuş demokrasilerde erken seçim olmaz diye bir şey yok. Oturmuş demokrasilerde zamanında seçim de olur eğer artık iktidarlar işi yönetemediklerini görüyorlarsa erken seçim de olur. Vatandaşın sırtındaki yükü artırmama sorumluluğunu taşır iktidarlar"
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Anayasa Mahkemesinin (AYM) Enis Berberoğlu ile ilgili kararına ilişkin, "Alt mahkeme Yüksek Mahkemenin kararına uymalı, milletin vekilinin milletin sesini duyurma hakkı derhal geri verilmelidir." dedi.
Öztrak, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, milletin ekonomik açıdan sıkıntılı günler yaşadığını söyledi.
Ülkenin başındakilerin milletin gerçek gündemini kaçırmak için akla hayale gelmeyecek işler yaptığını savunan Öztrak, "Milletin derdine derman olamayan Cumhur İttifakı çamur ittifakı oldu. On parmağında on kara, her yere, sağa sola sürerek, beceriksizliklerini saklayacaklarını zannediyorlar." diye konuştu.
Türkiye'yi "siyasetsiz siyaset ülkesi" haline getirmek isteyen kutuplaştırıcı zihniyeti reddettiklerini ifade eden Öztrak, milletin sıkıntılarını dile getirmeye ve CHP'li belediyeler aracılığıyla bir nebze de olsa hafifletmeye devam edeceklerini dile getirdi.
"Aşının ne zaman geleceği nasip kısmete kalmış"
Toplumsal bağışıklık kazanılması için en az 60 milyon kişinin aşılanması ve bunun için de 120 milyon doz aşı gelmesi gerektiğini belirten Öztrak, şu ana kadar geldiği bilinen aşı miktarının 3 milyon doz olduğuna dikkati çekti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Çin'den ikinci parti aşı onayının çıktığı ve nasip olursa büyük ihtimalle bu hafta sonuna kadar gelebileceği" açıklamasını hatırlatan Öztrak, şöyle devam etti:
"Aşının ne zaman geleceği nasip kısmete kalmış. Erdoğan'ın beklentisi de 10 milyon doz aşı. Aşı yok, beklenti var. Beklenti ne demek? Koskoca Türkiye Cumhuriyeti devleti. Kesin sayıyı bilmiyor musunuz? İhtiyacımız olan 120 milyon aşının 117 milyon dozu ne zaman gelecek? Ocak sonuna kadar geleceğini söylediğiniz 40 milyon doz aşı nerede? Neden 40 milyondan 10 milyon doza düştük birdenbire. 'Alman aşılarıyla ilgili bağlantıyı yaptık' demiştiniz. Nerede, geldi mi? Bu bağlantıları yapmakta geç mi kaldınız? Yoksa paranız mı yok? Para varsa neyi, kimi bekliyorsunuz? Bunları öğrenmek hepimizin hakkıdır."
Milletin önüne dört başı mamur bir aşı tedarik ve aşılama takviminin hala konulamadığını öne süren Öztrak, "Siz ise aşı gelmeden KDV'sini getiriyorsunuz." dedi.
Yeterli aşı olmamasına rağmen "aşının özendirilmesi" kampanyası yapıldığını anlatan Öztrak, CHP'nin "aşıda adalet olması" yönündeki açıklamasını hatırlatarak, "Milletin aşı olma sırasına kaynak yapan yapana. Her alanda olduğu gibi aşıda da adaletsizlik ve kayırmacılık ayyuka çıkmış vaziyette. Saray koalisyonunun küçük ortaklarından biri çıkmış 'aşı olmak vatandaşlık görevi' diye millete vaaz veriyor. Madem aşı olmak bir vatandaşlık görevi doğru düzgün yönetin, bir müsaade edin de vatandaşlarımız şu aşı olma görevini bihakkın yerine getirsin." değerlendirmesinde bulundu.
-"Gerçek gelir ve kira destekleri verin"
Esnafın sorunlarına değinen Öztrak, lokanta ve restoranların geçen yıl 117 gün kapalı kaldığını kaydetti. Esnafın yasaklar nedeniyle kaybettiği, mahrum kaldığı hasılatın telafi edilmediğini, bütçeden gelir desteği verilmediğini ifade eden Öztrak, "Şimdi sarayın kapattığı bu iş yerlerine kamu bankalarından icra tebligatları gelmeye başladı." ifadesini kullandı.
Yeme-içme sektörü için özel bir destek programının mutlaka hayata geçirilmesi gerektiğinin altını çizen Öztrak, "En azından bu esnafımızdan 2021 sonuna kadar KDV, muhtasar, SGK primlerini almayın. Kamu bankalarının icralarını durdurun. Gerçek gelir ve kira destekleri verin." diye konuştu.
AYM'nin Enis Berberoğlu ile ilgili kararı
Ülkede adalet terazisinin kırıldığını, çetelerin gazetecilere, siyasetçilere pusu kurup saldırdığını ileri süren Öztrak, şöyle devam etti:
"Ülkede bunlar olurken kendini devlet zanneden hükümetin başı ne yapıyor? Lütfedip, bu hain saldırıları kınayamıyor bile. Hükümetin küçük ortağı ne yapıyor? Saldırılarla arasına mesafe koymak yerine başka gazetecileri hedefe koyuyor. Partilileri ise soruşturmayı yürüten savcıları tehdit ediyor. İçişleri ile Adalet Bakanları ne yapıyor? Sosyal medya üzerinden ergen çocuklar gibi birbirleriyle 'klavye kavgasına' tutuşuyorlar. Cumhuriyetimizin hiçbir döneminde böyle bir garabet görülmedi, yaşanmadı. Bu hükümet elinde ülkemiz bir kara mizah ülkesine döndü."
Anayasa Mahkemesinin, Enis Berberoğlu hakkında daha önce verilen ihlal kararının uygulanmadığı gerekçesiyle yapılan ikinci başvuruda yeniden ihlal kararı verdiğini anımsatan Öztrak, "Şimdi Türkiye Adalet Bakanı'nın iddia ettiği gibi bir hukuk devleti ise yapılacak bellidir. Alt mahkeme Yüksek Mahkemenin kararına uymalı, 7 ay boyunca gasbedilen millet iradesi kurtarılmalı, milletin vekilinin milletin sesini duyurma hakkı derhal geri verilmelidir." şeklinde konuştu.
"Milletin ekmeğine el uzatmayın"
İstanbul'daki halk ekmek tartışmalarına değinen Öztrak, vatandaşın salgın döneminde yediği ekmekten 1 lira tasarruf ederek faturalarını ödeyebilmek için çırpındığını, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin halk ekmek büfesi açma girişiminin ise AK Parti ve MHP'li üyelerce reddedildiğini söyledi.
Çözüm için mobil büfeler açıldığını belirten Öztrak, Tarım ve Orman Bakanlığınca seyyar araçlarda ekmek satışının yasaklandığını, tepkiler üzerine bunun İBB için olmadığının açıklandığını savundu. Öztrak, "Hükümeti buradan uyarıyoruz, milletin ekmeğine el uzatmayın, bunu aklınızdan bile geçirmeyin. Unutmayın, milletin ekmeğiyle uğraşanı ekmek de çarpar millet de çarpar." ifadelerini kullandı.
İlk 100 gelir vergisi mükellef listesinin hafta içinde açıklandığına işaret eden Öztrak, en çok gelir vergisi ödeyenler arasında kamudan en çok ihale alanların bulunmadığını savundu.
Öztrak, "Gelir vergisi verirken demek ki bunlar ilk 100'e girememişler. Girdilerse de biz bilemiyoruz. Çünkü şu listede bir sürü boşluk var. Listede 100 kişinin, 67'si adının açıklanmasını istememiş." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yüksek faize karşı olduğunu söylediğini, Merkez Bankası faiz kararında ise "Uzun bir müddet faizler yüksek kalmaya devam edecek" denildiğini aktaran Öztrak, Türkiye'nin "sıcak paracılar" için "faiz cenneti" haline getirildiğini öne sürdü.
Faik Öztrak, "Meydanlarda, 'faize karşıyız, faiz kötülüklerin anası' diye bağıranlar, Türkiye'yi dünya faiz liginin yıldızı yaptılar. Ayıptır, günahtır. Yüzde 17'lik politika faiziyle, Tüm dünya ülkeleri içinde en yüksek faize sahip 10. ülkeyiz." diye konuştu.
Hazine'nin 2020 bütçesinde TBMM'den aldığı borçlanma yetkisinin 100 milyar lira aşıldığını ifade ederek eleştirilerde bulunan Öztrak, bu durumun güveni sarstığını söyledi. Öztrak, "Güven ruh gibidir. Çıktığı bedene bir daha asla girmez." değerlendirmesinde bulundu.
Milletin bir diğer önemli gündeminin işsizlik olduğunu dile getiren Öztrak, eğitimli, nitelikli, iş tecrübesi bulunan yüz binlerce gencin işsiz olduğunu kaydetti.
Faik Öztrak, "İş bulmaktan umudunu keseni işsizden saymayan TÜİK'e göre, neredeyse her üç işsizden biri üniversite mezunu. Evlenme çağına gelmiş 20-29 yaş arasındaki 4,5 milyon gencimiz ne okuyor ne de bir işte çalışıyor. Taşı sıksa suyunu çıkaracak bu gençler evde ailelerinin eline bakıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Gençlerine umut veremeyen bir ülkenin geleceğe güvenle bakamayacağını dile getiren Öztrak, "2023 hedefleri diye davulla zurnayla ilan ettikleri tüm hedefler daha 2023'e gelmeden çöktü. Artık millete verecekleri bir şey kalmadı. Şimdi tek bir hedefleri var, o da 2023'e kadar altlarındaki koltuğu korumak ama milletimiz de kendilerine sırt çevirenleri görüyor.
Ekmeğine, aşına, işine göz koyanları biliyor. Notlarını veriyor. Önüne sabırsızlıkla gelmesini beklediği ilk sandıkta da bunları evlerine göndermek için gün sayıyor." dedi.
Soruları yanıtladı
Daha sonra basın mensuplarından gelen soruları yanıtlayan Öztrak, borçlu belediyelerin bütçeden kesinti oranlarının yüzde 40'tan 50'ye çıkarıldığı ifade edilerek değerlendirmesinin sorulması üzerine, salgın döneminde belediyelerin yüklerinin arttığını söyledi. Belediyelerin toplayacakları vergilerden vazgeçebildiğini, alacakları kiraları erteleyebildiğini, elektrik, su faturalarını tahsil etmediğini anlatan Öztrak, şunları söyledi:
"Belediyelerimiz mümkün olduğunca zor dönemde vatandaşlarımıza destek olmaya çalışıyor. Şimdi böyle bir çaba içindeyken siyasi kinle belediyelere verilen paranın kesilmesi anlaşılır gibi değil. Aslında paranın kesilmesi belediyeye değil vatandaşlara husumettir. Onun yanında yine Cumhurbaşkanlığının onayıyla kendi belediyelerinden kestiklerini telafi edecek birtakım yöntemleri de geliştirdiler. Bu, bizlerin belediyelerinin yaptıklarını çekememezliktir, hasetliktir ama ne yaparlarsa yapsınlar belediyelerimiz vatandaşlarımızın yanında olmaya devam edecektir."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, seçimin 2023'te yapılacağına ilişkin sözleri ve Milli Görüş kökenli siyasetçileri ziyaretlerine yönelik soruya karşılık Öztrak, şunları kaydetti:
"Artık şu netleşmiştir, mevcut tabloda Cumhur İttifakı'nın yüzde 50 artı 1'i alması mümkün değildir. Bu çerçevede benim anladığım bu görüşmeler, seçim sistemine dönük birtakım konuşmalar, projeler, hepsi bu sıkıntı, telaş içinde yapılan görüşmelerdir. Oturmuş demokrasilerde erken seçim olmaz diye bir şey yok. Oturmuş demokrasilerde zamanında seçim de olur eğer artık iktidarlar işi yönetemediklerini görüyorlarsa erken seçim de olur. Vatandaşın sırtındaki yükü artırmama sorumluluğunu taşır iktidarlar."
HDP Milletvekili Erol Katırcıoğlu'nun HDP Diyarbakır il binası önünde eylem yapan annelere zafer işareti yapması ve sonrasında savcılık tarafından hakkında soruşturma başlatılmasına ilişkin değerlendirmesi sorulan Öztrak, "Tüm anneler için çocukları çok önemlidir. Anneler orada çocuklarına kavuşmak istemektedirler. Siyasetçi olsun olmasın herkes annelerin taleplerini saygıyla karşılamak zorundadır." ifadelerini kullandı.