Özgür Gündem Gazetesi Yönetici ve Yazarları Hakkındaki Dava

Kapatılan Özgür Gündem gazetesi yayın danışma kurulu üyesi Aslı Erdoğan ve yazar Necmiye Alpay'ın da aralarında bulunduğu 4'ü tutuklu 9 sanığın, "devletin birliği ve ülkenin bütünlüğünü bozmak ve terör örgütü üyesi olmak" suçundan yargılanmasına başlandı.

İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesindeki ilk duruşmaya, tutuklu sanıklar Aslı Erdoğan ve Necmiye Alpay ile tutuksuz sanık Eren Keskin katıldı. Bu sanıkları 31 avukat temsil etti. Fransa, İsviçre, İsveç, İngiltere ve Almanya'nın İstanbul başkonsolosluklarından temsilcileri ile CHP milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Barış Yarkadaş ve Selina Doğan'ın da izlediği duruşmayı, Fransız yazarlar ve Alman yayıncılar da takip etti.

Tutuklu sanıklar Bilir Kaya ve İnan Kızılkaya'nın Silivri Ceza İnfaz Kurumu'ndan, yazı yazılmasına rağmen görevli infaz personelinin gerekli işlemi yapmaması nedeniyle duruşmaya getirilemedikleri bildirildi. Duruşmada, "Görüşmede, görevli personelin, araç olmadığı gerekçesiyle gün içinde sevklerin sağlanamayacağını bildirdiği" tutanağa geçirildi.

Duruşmada savunma yapan Aslı Erdoğan, atılı suçlamayı kabul etmediğini belirterek, "Ben savaş karşıtı, antimilitarist, meşru müdafaa için dahi olsa insan öldürmeyi asla kabul etmeyen, et ile dahi beslenmeyen bir kişiyim. Bahse konu gazetede yaklaşık 5 yıldan bu yana ismim gazete künyesinde 'danışma kurulu üyesi' yazsa da fiilen hiç danışma kurulu üyeliği görevini yapmadım. Özgür Gündem gazetesi kuruluş izni doğrultusunda faaliyet gösteren, her nüshası basın savcılığınca denetlenen bir gazetedir." dedi.

Yazı hayatına yaklaşık 18 yıl önce Radikal gazetesinde başladığını ve 2011'den bu yana Özgür Gündem gazetesinde edebi yazılar yazdığını anlatan Erdoğan, "Gazeteden 2013'te ayrıldım. O tarihten sonra da gazetede ara ara yazmaya devam ettim. Her ne kadar gazete künyesinde danışma kurulu üyesi olarak adım kayıtlı olsa da söz konusu kurulda hiçbir şekilde toplanmadık. Gazetenin yayın politikasının belirlenmesi veya gazetenin gelirlerinin arttırılmasına dönük hiçbir toplantımız olmadı." diye konuştu.

"KCK"nın tam açılımını dahi bilmediğini savunan Erdoğan, "Yazdığım edebi nitelikte köşe yazılarındaki bazı kısımlar, iddia makamınca cımbızla çekilerek, yazının bağlamından koparılmak suretiyle farklı bir anlam yüklenerek suçla ilişkilendirilmiştir." ifadesini kullandı.

"Oluşturulan PKK/KCK torbasına atıldım"

Aslı Erdoğan, bugüne kadar yazdığı yazıların hiçbirisinden ceza kovuşturmasına uğramadığını kaydederek, şunları söyledi:

"Sadece kimden gelirse gelsin şiddete karşı çıktığım ve insan merkezli yazı yazdığım için oluşturulan PKK/KCK torbasına atıldım. Gazetede mahlas ile yazı yazan kişilerin kimliklerini bilme olanağım yoktur. Gazetede manşeti, editör belirler. Kimseden emir, talimat almadım. Yazdıklarım dışında bir şeyden sorumlu değilim. Hukuk sadece devleti değil, bireyi ve toplumu korumakla da yükümlüdür. Uluslararası birçok eserim var, birçok ödül aldım. Hayatımda hiç Kandil'e gitmedim. PKK terör örgütü üzerine tek satır yazı yazmadım. Yalnızca bir dramı, Eliot'un şiir dizesi ile ifade ettiğim ve şiirsel bir anlatımla dile getirdiğim için suçlanıyorum. Tahliyemi ve beraatimi talep ederim."

"Özgür Gündem gazetesinin içinde bile yer almadım"

Sanık Necmiye Alpay, savunmasında, atılı suçlamayı kabul etmediğini ifade ederek, isnat edilen fiillerin, Özgür Gündem gazetesinin danışma kurulu üyesi olması, bir günlüğüne gazetenin genel yayın yönetmenliğini yapması ve bu sıfatla bir yazı yazması iddiasından ibaret olduğunu öne sürdü.

Alpay, "Gazetenin yayın özgürlüğünü savunduğum için bu özgürlüğü desteklemek amacıyla gazetenin danışma kurulundaki isimler arasına ismimin yazılması teklifini kabul ettim. İfade hürriyetini savunmak için 5 Haziran'da 24 saatliğine, şeklen gazetenin genel yayın yönetmenliğini yaptım ve iddianameye konu tek bir yazı yazdım. Editöryal gazeteye herhangi bir müdahalem olmamıştır. Bırakın silahlı bir örgüt içinde yer almayı, Özgür Gündem gazetesinin içinde bile yer almadım."

Bir anlamda yargısız infaza uğradığını ve 4 aydır tutuklu bulunduğunu aktaran Alpay, tutuklamanın infaza dönüştüğünü ifade ederek, tahliyesini ve beraatini istedi.

Sanıklardan Eren Keskin, faili meçhullere karşı olduğunu ve şiddeti savunmadığını anlatarak, yaklaşık 3 yıl gazetenin genel yayın yönetmeni olarak künyede isminin yazılmasına olur verdiğini, avukat olduğu için fiilen genel yayın yönetmenliği yapma imkanı olmadığını ve üyelik iddiasını kabul etmediğini ifade etti.

Duruşmada sanıkların avukatlarının beyanları da alındı. Avukatlar, müvekkillerinin tahliyesini istedi.

Görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı Murat Yıldırım, tutuklu sanıklar Erdoğan ve Alpay ile Bilir Kaya'nın tahliyesine, diğer tutuklu sanık İnan Kızılkaya'nın bu halinin devamına karar verilmesini talep etti.

Ara karar

Davaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıklar Aslı Erdoğan ve Necmiye Alpay'ın, savunmalarının alınması, gazetede ifa ettikleri görev ve iddianameye konu yazı içerikleri dikkate alındığında suç vasfının sanıklar yararına değişme ihtimali bulunduğu için üzerilerine atılı "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan tahliyelerine karar verdi.

Heyet, tutuklu sanıklardan Bilir Kaya'nın, savunması alınmasa da genel yayın yönetmeni olarak görev yaptığı zaman dilimi, isnat olunan fiil dikkate alınarak suç vasfının sanık yararına değişme ihtimali bulunduğundan "terör örgütüne üye olma" suçundan tahliyesine karar verirken, bu sanıklar hakkında yurt dışına çıkış yasağı konulmasına hükmetti.

Sanık İnan Kızılkaya'nın kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösterir somut deliller bulunması ve kaçma şüphesi gerekçeleriyle tutukluluğunun devamını kararlaştıran heyet, duruşmayı 2 Ocak'a erteledi.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Bürosu savcılarından Umut Tepe tarafından hazırlanan iddianamede, Özgür Gündem gazetesi yöneticileri ve çalışanlarından Kemal Sancılı, Aslı Erdoğan, İnan Kızılkaya, Bilir Kaya, Ayşe Necmiye Alpay, Emire Eren Keskin, Filiz Koçali, Ragıp Zarakolu ve Bilge Akut "sanık" sıfatıyla yer alıyor.

İddianamede, Aslı Erdoğan ve yazar Necmiye Alpay'ın da aralarında bulunduğu 9 sanığın "silahlı terör örgütüne üye olmak, devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak, terör örgütü propagandası yapmak" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 6,5 yıldan 17,5'ar yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.

Söz konusu gazetenin yayın politikasının "cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal ve ekonomik düzenini değiştirmek, devletin ve milletin bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk devletinin ve cumhuriyetinin varlığını tehlikeye düşürmek, devlet otoritesini zaafa uğratmak, yıkmak veya ele geçirmek" olduğu belirtilen iddianamede, terör örgütü PKK ve KCK'nın yöneticilerinin görüşlerine yer verilerek, gazetede terör örgütünün propagandasının yapıldığı aktarılıyor.

İddianameyi kabul eden İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, 23 Kasım'da verdiği kararla, Aslı Erdoğan ve Necmiye Alpay'ın, "devletin birliği ve ülkenin bütünlüğü bozmak" suçundan tahliyesine, "terör örgütü üyesi olmak" suçundan ise tutukluluk halinin devamına hükmetmişti.