Haberler
İsrail ile Lübnan arasında sağlanan ateşkes antlaşması yürürlüğe girdi

Ateşkes başladı! Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

İsrail ile Lübnan antlaşmasının ardından bir ateşkes çağrısı da Hamas'tan geldi

Hamas'tan Orta Doğu'ya nefes aldıran imza sonrası kritik çağrı

Özgür Özel'den Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 'Esad' çağrısı

Özgür Özel "Ben de gelirim" diyerek duyurdu

Kendisinden ayrılmak isteyen sevgilisine sabaha kadar işkence etti

"Sana bir sürprizim var" deyip genç kıza sabaha kadar işkence etti

Ramazanın Maneviyatı, Tarih ve Ciğer Kebabı Sahurda Buluşuyor

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Ramazan aynın maneviyatı ile Şanlıurfa’nın tarihi dokusu, sahurda ciğer kebabı yemek isteyenlere eşsiz bir olanak sunuyor.

Ramazan aynın maneviyatı ile Şanlıurfa'nın tarihi dokusu, sahurda ciğer kebabı yemek isteyenlere eşsiz bir olanak sunuyor. Bir çok ilden Şanlıurfa'ya gelen vatandaşlar, tarihi mekanlara giderek ciğer kebabı yiyor.

Ramazan ayında Şanlıurfalıların özellikle sahurda tercih ettiği ciğer kebabı, içinde bir çok püf noktayı barındırıyor. Ciğer seçimi, doğrama şekli, baharatları, pişirme şekli ve ciğeri yapan ustanın deneyimi kebaba lezzet katarken tarihi mekanlarda ciğer kebabının tercih edilmesi ise insanları adeta cezbediyor. Bu nedenle özellikle ciğer kebabı yapan iş yerleri Balıklıgöl Platosu etrafında yoğunlaşıyor.

Ciğer kebabına farklı bir değer katma çabasında olan Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi ise 1796 ile 1876 yılları arasında yaşamış olan şair Sakıp Efendi tarafından 1845 yılında yapıldığı tahmin edilen tarihi köşkte ciğer kebabı yapıyor. Halka açık olan köşke giden vatandaşlar, ciğer kebabını tarihi bir ortamda yiyor. Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesinin mekanını tercih eden vatandaşlar, özellikle yöreye özgü yapılışıyla farklı bir tadı olan ciğer kebabını tarihi ortamda yemek için Sakıp'ın köşküne geldiklerini dile getirdi.

Ustası ciğerin püf noktalarını anlattı

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesine ait Sakp'ın Köşkünde ciğer pişiren usta Muhittin Kılıç, ciğere tat veren her şeyi bir bir sıraladı. Özellikle kuzu ciğerinin tercih edilmesi gerektiğini dile getiren Kılıç, "Şanlıurfa'da ciğer yemek istiyorsan kuzu ciğeri olacak. Buna çok dikkat edeceğiz. Küçük parçalar şeklinde doğranacak, çok az pişmiş olacak, sulu kalacak. Eğer yediğiniz ciğer sulu değilse o ciğerden hiçbir lezzet alamazsınız" dedi.

Ciğer sahurda en fazla tüketilen yiyecek

Şanlıurfa'da ciğerin Ramazan ayında da tüketildiğini dile getiren Muhittin Kılıç, özellikle sahurda vatandaşların ciğere yoğun ilgi gösterdiğini belirtti. Ciğerin oruç tutan insanlara diğer ağır yemekler gibi zarar vermediğini söyleyen Kılıç, "Özellikle Şanlıurfa'da sahurda ciğer çok tüketilir. Bunu nedeni ise hazımsızlık yapmaz, mideyi tok tutar, insanı tok tutar. Susuzluğu giderir. Bu yüzyıllardır Şanlıurfa'da bir gelenektir. Türkiye'nin en güzel ciğeri de her zaman olduğu gibi Şanlıurfa'dadır. Şanlıurfa bu konuda iddialıdır, Şanlıurfa bu konuda son derece kendisine güveniyor ve biz Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi olarak bu işi yapıyoruz. Şanlıurfa'ya gelenlere ciğer yemeden gitmemelerini tavsiye ediyoruz" ifadelerine yer verdi.

Ciğer insanı gün boyunca tok tutuyor

Sahurda ciğer yiyen insanların gün boyunca susayıp acıkmadığını belirten Kılıç, "Türkiye'de en çok Şanlıurfa'da ciğer tüketilmesinin nedeni kuzu ciğeri kullanılır. Küçük parçalar halinde kesilerek yanında kuzu kuyruğuyla beraber doğranıp şişlere saplanır ve sulu bir şekilde misafirlerimize gönderilir. Bir de dediğim gibi hazımsızlık yapmaz. Oruç yanında sahurda ciğer yiyorsan o gün orucu hissetmezsin, seni tok tutar, susamazsın" dedi.

Sahurda ciğer yemeyi tercih eden Ayşe Akyol, sahurda yenilen ciğerin sağlık açısında bir problem çıkartmadığını dile getirerek, "Ciğer sağlık açısından hiçbir problemi olmayan bir kebap çeşidi ve Şanlıurfa'da çok tercih ediliyor. Bizler de ciğeri çok seviyoruz ve severek tüketiyoruz. Genellikle sabahın ilk saatleri ve ramazan ayında sahurda tercih ediliyor. Herkes tarafından da seviliyor. Bizim de ailece severek tükettiğimiz bir kebaptır" şeklinde konuştu.

Tarihi bir mekanda tarihi bir kebap yemenin tadı başka

Tarihi bir mekanda ciğer kebabı yemenin mistik bir hava oluşturduğunu belirten Akyol, "Kebap çok eskilerden, tarihten bu güne bize kalmıştır. Biz de bu yemek kültürünü devam ettiriyoruz. Tarihi alanda, tarihi dokularda yenilen kebabın lezzeti bir başkadır. Mistik bir havası olan, tarihi açıdan korunan yerlerde bu tarz eskiden kalma yemekler daha bir lezzetlidir. Genel olarak konuşursak Şanlıurfa'da ciğer tüketimi çok oluyor, her kes tarafından da çok tercih ediliyor" dedi.

"Şanlıurfa'da yenilen ciğerin tadını gurbette bulamadım"

Yaklaşık 20 yıl boyunca Antalya'da kaldığını ve Şanlıurfa'da yapılan ciğerin tadını orada bir türlü bulamadığını söyleyen Şeref Kirli ise "Ben yaklaşık 20 yıl gurbette, Antalya'da kaldım. Orada yediğimiz ciğer Şanlıurfa'nın tadını veremiyor. Şanlıurfa'ya gelince yemek olarak il ciğer akıllara geliyor. O yüzden herkese tavsiye ederim. Haftanın 3 ya da 4 günü ailemle beraber mutlaka ciğer yerim. Yemeğe de devam ediyoruz. Sağlık açısından herhangi bir sorun yaşamıyoruz" ifadelerine yer verdi.

Ustası tarafından hazırlanan ciğer kebabı, açık ekmeğe çekildikten sonra yanında kuru soğan, közde pişirilmiş biber, yeşillik, limonla ve ayranla birlikte servis ediliyor. - ŞANLIURFA

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel
title