Bonzai Mücadelesinde Bonzai Kurşunu
Alkol ve Madde Bağımlılığı ile Mücadele Derneği Genel Başkanı Mustafa Güney, bonzaiden ölümlerin artacağını ve Türk gencinin tuzağa düşürülerek hedef alındığını belirterek, "Bırakalım siyaseti, bütçeleri bir kenara bu ülkenin gençliği gidiyor” dedi.
Alkol ve Madde Bağımlılığı ile Mücadele Derneği Genel Başkanı Mustafa Güney, bonzaiden ölümlerin artacağını ve Türk gencinin tuzağa düşürülerek hedef alındığını belirterek, "Bırakalım siyaseti, bütçeleri bir kenara bu ülkenin gençliği gidiyor" dedi.
İzmir'de yıllarca alkol bağımlılığından dolayı zor bir süreç geçiren ve tedavi olduktan sonra yaşadığı zorlukları gençlerin yaşamaması amacıyla Alkol ve Madde Bağımlılığı ile Mücadele Derneği'ni (BADER) kuran Mustafa Güney, çaresizlik içindeki bağımlı gençleri ve ailelerini doğru yöne kanalize etmek için çalıştı. Bu uğurda iki kez uyuşturucu satıcılarının silahlı saldırısına uğrayan Güney, Türk gencinin tuzağa düşürülerek hedef alındığını söyledi.
Son zamanlarda gençleri ölüme iten uyuşturucu madde bonzai kullanımında artış olduğunu belirten Mustafa Güney, şöyle konuştu: "Bonzai kullanımında son bir yıl içinde ciddi artış var. Bonzai'ye bağlı ölümler de büyük oranda arttı. Bu ölümler durmayacak da git gide daha çok artacak. Bizi arayan o kadar çok aile var ki. Ben telefonumu kapattım, telefonum susmuyor. Sürekli telefonda ağlama sesleri, aileler çaresiz bizi arıyor. Alkol ve Madde Bağımlılığı Tedavi Merkezi (AMATEM) yetersiz kalıyor. Bırakalım siyaseti, bütçeleri bir kenara, bu ülkenin gençliği gidiyor."
"TEHDİT TELEFONLARI ALIYORUM"
Gençlere ve ailelere yardım etmek için elini taşın altına koyan Güney, bu uğurda iki kez ölümden döndüğünü ifade eden Güney, yaşadıklarını şöyle anlattı: "iki kez uyuşturucu baronları tarafından kurşunlandım. Biri gelip bana 'Burada bir yaralı var' diyerek dışarı çıkardılar ve önümü kestiler. 'Uyuşturucuya karşı mücadele ediyormuşsun, dünyayı sen mi kurtaracaksın' diyerek silahı çıkarıp ayağıma sıktılar. Yüzlerce defa tehdit aldım. Ankesörlü telefonlardan arıyorlar. Ağzına ne geliyorsa söylüyorlar. 'Seni şöyle yapacağız, böyle yapacağız' diyorlar. Çok tehdit alıyorum. 'Cesaretiniz varsa gelin beni öldürün. Beni öldürmekle elinize bir şey gelecekse gelin öldürün. Vicdanınız el veriyorsa öldürün' dedim."
Sağlıklı bir nesil yetişmesi için mücadele verdiğini anlatan Güney, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bunda kötü bir taraf var ise bunun bedelini ödemeye her zaman hazırım. Bu tehditler devam edecek . Ama biz de görevimize devam edeceğiz. Kendimde bu acıyı yaşadığım ve bildiğim için ben teslim olmam. Teslimiyet illa ki ellerini kaldırıp teslim olmak değildir. Beyin teslimiyeti de olmayacak. Yaşanacaksa yaşanır. Ama bir Mustafa Güney gider, bir Mustafa Güney gelir. Bu mücadele devam eder."
"CUMHURBAŞKANIMIZ DESTEK VERDİ"
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile mücadele aşamasında görüştüğünü ve büyük destek gördüğünü ifade eden Güney, şunları söyledi: "Cumhurbaşkanımızla da oturup bu konuyu konuşmuştuk. O da büyük destek gösterdi. Her şeyden önce Cumhurbaşkanımız da bir baba, onun da evlatları var. Kim ister çocuğu madde bağımlısı olsun. Bu konuda son derece desteklerini çıktı. Yazışmalar yapıyoruz her türlü yardımcı oluyor. Ama Cumhurbaşkanımızın altına indiğimiz zaman, bu işleri uygulayacak kişilere geldiği zaman bir takım engeller çıkıyor. Bu konu bir derneğin konusu değil. Bu konu toplumun, ailelerin konusu. Burada hep birlikte olmamız gerekiyor."
Ailelerin çocukları için nasıl bir rota izleyecekleri konusunda bilgi alabilecekleri hiçbir yer olmadığını dile getiren Güney, ailelerin sürekli derneği yardım için aradığını ve yardım için telefonda ağladıklarını belirtti.
"TÜRKİYE'DE ÇOCUKLARI REHABİLİTE EDECEK YER YOK"
Türkiye'de başarılı bir tedavi sürecinin uygulandığını ancak çocukların rehabilite edilemediğine dikkat çeken BADER Başkanı Mustafa Güney, "Çocuğumuzu hastaneye yatırdık, tedavisi bitti. Çıktıktan sonra bu çocuk nereye gidecek, nerede rehabilite edilecek? Topluma olan küskünlüğü, kopukluğu, toplumla açılan arasını kim kapatacak? Türkiye'de tedavi sonrası rehabilite edilecek hiçbir yer yok. AMATEM'lerde yatak kapasiteleri sınırlı. Aslına bakılırsa önemli olan yatak kapasitesinin artırılması değil sadece bu merkezlere yapılan başvuruların azaltılmasıdır. Bir şeyler yapalım. Bu evlatlarımız bizim geleceğimiz. Bunlar sözde kalmasın, uygulayın. Devletin en üst kademesindeki yöneticilerimiz bu konuda çok duyarlı. Ancak aşağıya düştükçe bize yardım eden yok" dedi.
"TÜRK GENÇLİĞİ HEDEF ALINIYOR"
Sentetik uyuşturucu maddesi bonzainin çok ucuza satıldığına dikkat çeken Güney, şu bilgiyi verdi: "Bonzai tamamen kimyasal maddeden yapılıyor ve çok ucuza satılıyor. 2-3 liraya piyasada bulabiliyorsunuz. Ticari getirisi olmadığını düşünüyorum. Bir yıl içinde çocuklarımızı öldüren bu madde bir şekilde Türkiye'de piyasaya sürülüyor. Bu illet kısa bir ölüm yolu. Görsel ve yazılı basında çıkan ölüm haberlerinden daha fazla genç ölüyor. Ben gönüllü olarak bu işin içinde çalışıyorum. Açıkçası Türk gençliği hedef alınıyor. Böyle bir madde satıcısını kurtarır mı? Kurtarmaz. Çok iyi düşünmemiz gerekiyor.Parayı ve ticareti geçmiş bir olay. Türk gencine, Türk milletine bir tuzak bu. Bunu piyasaya sürenler kimler ve niçin sürülüyor? Niye bu kadar ucuza satılıyor? Bir tüccar esnafı ayakta tutarak daha çok gelir kazanmak ister. Madde satan bir insan da şahısların üzerinden devamlı para kazanmak ister. Ancak zaten burada çocuklar bir yıl içinde ölüyor. Bunu düşünmek lazım. Bir çocuk 'Ben uyuşturucu alacağım, gidip içeceğim' demiyor. Bunun bir ön çalışması var. Bu çocuklar bir şekilde tuzağa düşürülüyor. Arkadaş çevresinden, yaşadığı toplumsal tabaka üzerinden bir şekilde seçiliyor, bulunuyor bu gençler. Bunun da araştırılması çok zor değil. Devletimiz bunun üzerine eğilmeli, bu işi çok sıkı tutmalı. Bırakalım siyaseti, bütçeleri bir kenara bu ülkenin gençliği gidiyor."
"BAĞIMLILIKLA MÜCADELE KÖYÜ KURACAĞIZ"
Bonzai batağına düşen birçok genci kurtardıklarını ifade eden Güney, aileler ve bağımlı çocuklar için bir doğayla iç içe bir köy kuracaklarını ancak bir türlü bürokrasiyi aşamadıklarını aktardı. Güney, hazırladıkları projeyle ilgili şu bilgileri verdi: " İzmir'de bağımlılıkla mücadele köyü kurmak istedik. Hedefimiz bağımlılık yapan bu maddelerin hiç kullanılmaması için çocukları ve aileleri bilgilendirmek. Aynı zamanda tedavi sürecini atlatan çocuklarımızı topluma kazandırmayı amaçlıyoruz. Aile ve çocukları oraya toplayarak bir aile ortamı yaratacağız. Ancak önümüze çıkarılmayan engel kalmadı. İzmir Devlet Demir Yolları 3. Bölge Müdürlüğü'nden bir yer tahsisi istedik. Eski Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanımız Binali Yıldırım da bu yerin tahsisi için bize destek ve yardımcı oldu. Allah razı olsun ondan. Ama 3. Bölge Müdürlüğü bu işi hala çözmedi. " - İZMİR