Özel" Çocuklar Dileklerini Uçurdu

Down sendromlu ve otizmli çocuklar, dileklerini yazdıkları uçurtmaları gözyüzüne bıraktı.

Avrasya Özel Çocuklar Derneği tarafından Engelliler Haftası etkinlikleri kapsamında, Beşiktaş'taki Aykut Barka Deprem Parkı'nda organize edilen uçurtma şenliğinde, "özel" çocuklar kendi yaptıkları ve üzerine dileklerini yazdıkları uçurtmalarla gökyüzünü renklendirdi. Çocuklara, velilerinin yanı sıra dernek gönüllüleri de eşlik etti.

Dernek gönüllüsü Yağız İzgül, gazetecilere yaptığı açıklamada, "özel" çocuklarla zaman geçirmenin mutluluğunu yaşadığını belirtti.

"Bu duyguyu aktarırken kelimeler kifayetsiz kalıyor" diyen İzgül, "Hepsinin kendine göre karakterleri, eğlenceli yanları var. Her şeyden önce bunu sosyal sorumluluk olarak görsem de onlarla vakit geçirmekten aldığım keyif, gerçekten bambaşka. Aslında onlarla eğlenmeye ve uçurtma uçurmaya geldim." ifadelerini kullandı.

İzgül, etkinliğin geleneksel hale geleceğini sözlerine ekledi.

"Sesimizi doğru duyurabilmek için bu tip etkinliklere katılıyoruz"

Pirman Hacıbektaşoğlu da 16 yaşında otizmli bir çocuğunun olduğunu anlatarak, "özel" çocuğu bulunan ailelerin hayallerinden bahsetti.

Hacıbektaşoğlu, "Ben her zaman şunu söylüyorum; çocuklar ana rahmine düştüğü andan itibaren onlarla birlikte hayaller kurulur ama biz hayallerini değiştirmek zorunda kalan aileleriz. Dünyanın, çevremizin artık bizim hayallerimize göre de organize edilmesini istiyoruz." diye konuştu.

Bu tip etkinliklerin seslerini duyurmak ve çocuklarının eğlenmesi için önemli olduğunu vurgulayan Hacıbektaşoğlu, "Sesimizi doğru duyurabilmek için bu tip etkinliklere katılıyoruz. Çocuklarımız akranlarıyla eşit olduklarını hissetsinler, bu toplumda bir yerlerinin olduğunu göstersinler diye katılıyoruz." dedi.

"Özel" çocukların en çok eğitim ve ulaşım alanlarında sorun yaşadığına dikkati çeken Hacıbektaşoğlu, "Eğitim ve ulaşım yoksa yaşamda kimlik olarak yer alma şansınız yok. Bizim çocuklarımız bu dünyayı yabancı gördükleri için gördükleri her yeni şey onları korkutuyor. Örneğin, minibüse bindiğinde çığlık atabiliyor, yanındakine dokunabiliyor. Bu sebeple bizi minibüsten atabiliyorlar. Bizim çocuklarımızın özellikleri düşünülerek uygulanacak eğitim sistemine ihtiyaç var. Bu çocuklar yaşamın içinde olabilecekken yaşamın içinde yük olarak kalıyorlar. En büyük üzüntümüz bu." ifadelerini kullandı.

Etkinlikte, "Uçmak istiyorum", "Beni farklı et, beni anla", "Para yardımı değil, meslek edinmek ve çalışmak istiyorum", "Yaz kampına gitmek istiyorum" gibi dileklerini yazdıkları uçurtmaları gökyüzüne bırakan çocuklar, eğlenceli vakit geçirdi.