Özbek restoratörler, Türk uzmanlardan edindikleri bilgilerle yıpranmış kitapların ömrünü uzatıyor

Özbek kitap restoratörleri, Türk uzmanlardan edindikleri tecrübeleriyle ülkelerindeki yıpranmış tarihi kitaplara hayat veriyor.
Özbek kitap restoratörleri, Türk uzmanlardan edindikleri tecrübeleriyle ülkelerindeki yıpranmış tarihi kitaplara hayat veriyor.
Türkiye'den Geleneksel El Sanatlarını Koruma ve Yaşatma Derneği (GESKODER) uzmanları, Özbekistan'daki Ressamlık ve Tasarım Sanatı Enstitüsü bünyesinde 3 yıl önce kurulan restorasyon laboratuvarında Özbek öğrenci ve restoratörlere kağıt eserleri koruma, restorasyon ve konservasyon yapma tekniklerini öğretiyor.
GESKODER Başkanı Ayşegül Çebi ve Başkan Yardımcısı Semra Ata, dernek ile enstitü arasında ağustos ayında başlatılan işbirliği memorandumu kapsamında Özbekistan'a gelerek Özbek öğrenci ve uzmanlara yıpranmış, yırtılmış, kırışmış, parçalanmış ve yok olmaya yüz tutmuş tarihi kitap, harita ve albüm gibi kağıt eserlerin restorasyonuyla ilgili bilgilerini aktarıyor.
Enstitü bünyesinde kurulan kitap restorasyon laboratuvarında Türk uzmanlardan eğitim alan Özbek kitap restoratörleri de çalıştıkları kütüphane, müze ve arşivlerde bulunan yıpranmış kağıt eserlerin ömrünün uzatılmasına katkıda bulunuyor.
"Maksadımız, buradaki eserler Özbekistan içinde kalarak onarılsın"
GESKODER Başkanı Ayşegül Çebi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 18 yıldır tezhip sanatçılığı yaptığını, 7 yıldan beri de kağıt restorasyonu ve konservasyonuyla ilgilendiğini belirtti.
Özbek tarafıyla karşılıklı bilgi alış verişinde bulunmak ve tecrübelerini paylaşmak, onarım, restorasyon ve konservasyon çalışmalarını daha ileriye taşımak amacıyla 3 ay önce işbirliği memorandumu imzaladıklarını anımsatan Çebi, bu memorandum kapsamında da Özbek restoratör, sanatçı, mimar ve sanat tarihçilerine eğitim verdiğini aktardı.
Çebi, ayrıca laboratuvar için eksik olan malzemeleri Japonya, Güney Kore, Avrupa ve Türkiye'den temin ederek buraya getirttiklerini ve bu malzemelerle yeni uygulamalar yaptıklarını ifade ederek "Maksadımız, buradaki eserlerin Özbekistan içinde kalarak, kendi sanatçı ve restoratörleri tarafından onarılması ve dışarıdan herhangi bir uzmana ihtiyaç duyulmadan bu alanda daha fazla öğrencinin yetiştirilmesidir." dedi.
Türkiye'deki üniversitelerde yüksek lisans ve doktora öğrencileri için kağıt koruma, kağıt restorasyon ve konservasyon programlarının bulunduğunu hatırlatan Çebi, bu programların Özbekistan'daki üniversitelere de dahil edilmesine, ressam, hattat, minyatürist ve kağıt ustası yetiştiren enstitüde bu programların okutulmasına katkıda bulunmayı amaçladıklarını vurguladı.
Ayşegül Çebi, enstitüde, sadece teorik olarak değil, hem nazari hem pratik uygulamalar yaptıklarını, Özbek öğrencilerin el yazması, taş baskı, hat levhaları, minyatür gibi tarihi kağıt eserlerin onarımını ve yeni reçetelerini öğrendiklerini dile getirirken, eğitimlerine enstitü öğrencilerinin yanı sıra mücellit, hattat, mimar, minyatür sanatçısı, restoratör, yüksek lisans ve doktora öğrencisi ile profesörlerin katıldığını kaydetti.
Amaçlarının Özbekistan'da ve enstitüde kağıt restorasyonu programının sürdürülebilir eğitiminin verilmesi, kağıt restorasyon laboratuvarının işlevsel hale getirilmesi ve bu alanda öğrenci yetiştirilmesi olduğunu söyleyen Çebi, kağıt restorasyonu üzerine şimdiye kadar Özbekistan'da çok sayıda Özbek uzmanın katıldığı 3 eğitim programı düzenlediklerini ve bu programlara katılan Özbek uzmanların Türkiye'nin bu alandaki tecrübeleriyle ilgili bilgi sahibi olduğunu aktardı.
Çebi, ayrıca Özbekistan deyince akla Semerkant kağıdının geldiğini ve işbirliği kapsamında bu kağıtları Türk sanatçılarla birlikte inceleme ve kullanma imkanı da bularak, buradaki kağıt yapım teknikleriyle ilgili bilgi sahibi olduklarını sözlerine ekledi.
"40 binden fazla el yazma eser muhafaza ediliyor"
Enstitünün Minyatür ve Hattatlık Sanatı Bölümü üyesi, Prof. Dr. Bekzod Hacimetov da enstitünün yazma eserler restorasyonu alanında uzman yetiştiren Özbekistan'daki tek yüksek öğretim müessesi olduğunu kaydederek, GESKODER ile işbirliğinde 3 ay önce kurdukları kağıt restorasyon laboratuvarında enstitü öğrenci ve öğretim görevlilerinin yanı sıra ülkenin farklı müze, kütüphane ve restorasyon merkezlerinden restorasyon uzmanlarının eğitim aldığını anlattı.
Hacimetov, laboratuvarda kağıt eserlerin korunması, restorasyonu ve konservasyonu, kağıtların terkibini tespit etme ve buna uygun koruyucu sıvılar yaratma ve onları kullanma süreçleriyle ilgili Türk uzmanlarca aşamalı olarak eğitimler verildiğini vurgulayarak, Türk uzmanların dünya standartlarına uygun olarak restorasyon yapma tekniğiyle ilgili tecrübelerini paylaştıklarını ifade etti.
Enstitü bünyesinde ayrıca kitap restorasyon çalışmalarında çok önemli olan kağıt üretim atölyesini de faaliyete geçirdiklerini söyleyen Hacimetov, atölyede restorasyonda kullanılan yüksek kaliteli kağıt ürettiklerini dile getirdi.
Hacimetov, kendisinin müdürü olduğu kağıt atölyesinde üretilen kağıtların, restorasyonu yapılan kitaplarda kullanılan kağıtlarla aynı kalitede ve uygun olması, ayrıca kitaba zarar vermemesi açısından çok önemli olduğunu belirterek, burada diğer kağıt üretim atölyelerinden farklı şekilde, bilimsel olarak kağıt üretimi yaptıklarını kaydetti.
Ülkede çok sayıda el yazma eserlerinin bulunduğunu ifade eden Hacimetov, "Sadece Özbekistan Şarkiyat El Yazmaları Enstitüsünde 40 binden fazla el yazma eser muhafaza ediliyor ve bu eserler sürekli olarak restorasyona ihtiyaç duyuyor." diye konuştu.