Haberler
İsrail ile Lübnan arasındaki ateşkes için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

İsrail-Lübnan ateşkesi için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı: İran tehdidine odaklanmak

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

Özal'ın Karanlık Ölümü Aydınlanıyor

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Yıllardır büyük bir şüphe taşımasına rağmen otopsi yapılamayan Özal hakkındaki gerçekler ortaya çıkıyor.

Cumhuriyet tarihinin en şüpheli ve en karanlık olaylarından biri olan 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın vefatı, yıllardan bu yana hep kafalarda soru işareti olarak kaldı.

Gariptir merhum Cumhurbaşkanı'nın vefatı sırasında bir sürü aksilik meydana gelmişti. Örneğin "sürekli köşkte olan olan ambulans o gün orada yoktu." iddiaları ortaya atılmıştı. Yine ilginç bir şekilde Semra Özal'ın otopsiye engel olduğu iddia edilmişti. Hatta bu iddia çok kuvvetli biri tarafından dillendirilmişti.

Turgut Özal'ın Cumhurbaşkanlığı döneminin ve vefatının en yakın tanıklarından biri şüphesiz dönemin Eski Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı eski sözcüsü Kaya Toperi'ydi. Ve Toperi o dönemle ilgili çok ilginç şeyler anlatmıştı.

ÖZAL NASIL ÖLDÜ?

Kaya Toperi yaşadığı ve tanık olduğu süreci anlatmıştı. Özal'ı Bulgar Sefareti limonata ile öldürdü iddialarına da yanıt vermişti:

"Öncelikle 'Bulgar Sefareti' ya da resepsiyon değildi. Sayın Cumhurbaşkanı Bulgaristan gezisindeyken bir heykeltraş gelerek (Vejdi Raşidov) Türkiye'de açacağı sergisinin açılışını yapmasını istedi. Sayın Cumhurbaşkanı'da kabul etti. Ancak biz Orta Asya gezisindeyken sergi açılmış. Bu sebepten programı o gece akşam saat 18.00'de müsait olduğu için gittik.

Benim hatırladığım kadarıyla bir tepsi içinde içecekler geldi ve herkes istediğini aldı. Bunu orada bulunan herkese sorabilirsiniz. Özal'ın koruma müdürü Musa (Öztürk) da ordaydı. Limonata mı içti Fruko mu içti Sayın Cumhurbaşkanı onu bilemem."

OTOPSİYİ SEMRA ÖZAL ENGELLEMİŞ

Röportajda Toperi'ye Turgut Özal'a neden otopsi yapılmadığı sorusu da yöneltildi. Toperi'nin idddialarına göre hastanede otopsi Semra Özal tarafından engellendi. İşte o sözler:

"Direkt duymadım. Semra Hanım'ın otopsi istemediğini duydum. Kendisinin bana söylediği bir şey yok. Ancak bana Semra Hanım'ın, 'Eşime bıçak dokundurtmam' dediği haberi geldi. 'Hanımefendi istememiş' dediler.

O gün ben Cumhurbaşkanı'nın GATA'ya gittiğini duydum Sayın Özal'ın, sonra arabadaki telsizden Hacettep'ye dönüldüğü haberi geldi bize."

DOKTORLAR DA "AİLESİ İZİN VERMEDİ" DEDİ

Ayrıca yaklaşık iki sene önce Özal'ın ölümünü araştıran Özel Yetkili Savcı merhum Cumhurbaşkanı ile ilgilenen doktorlarla görüşmüş ve olara 'Özal'a neden otopsi yapmadınız?' sorusunu yöneltmişti. Savcı doktorlardan şu yanıtı almıştı: "Ailesi izin vermedi"

Doktorlar ayrıca o dönemde zehirlenmeden şüphelenmediklerini de söylediler.

KÖŞK'TE AMBULANS YOKTU

Raporda, ölümöncesi ve sonrasındaki ihmallere dikkat çekilmişti. Merhumun geçmiş sağlık bilgileri ve yoğun program trafiği bilinmesine rağmen derhal müdahaleye uygun ve yeterli sağlık personeli, ekipmanı ve donanımlı bir ambulansın Köşk'te bulundurulmamasının, 'kabul ve izah edilebilir olmadığı' belirtilmişti.

Cumhurbaşkanı'nın acil bir rahatsızlık geçirmesi anında izlenecek yöntem ve süreçlerin tanımlanmadığının altı çizilmişti. Özal'ın hastaneye götürüldüğü ambulansla ilgili olarak da 'tıbbi donanımın bulunmadığı, sadece basit bir sedyenin olduğu, arka bölümde sadece bir kişinin oturabileceği sabit koltuğun bulunduğu' belirtilmişti.

"YAŞAMASIN DİYE TEDBİR ALMIŞLAR"

Özal döneminin Sağlık Bakanı Halil Şıvgın, Cihan Haber Ajansı'na yaptıı açıklamada Özal'ın ölümünün normal olmadığını, bir anormallik olduğunu belirterek "Yaşamasın, yaşatılmasın için tedbir almışlar; yaşaması için tedbir yok." dedi.

Özal'ın kriz geçirdiğinin söylendiğini dile getiren Şıvgın, şöyle devam etti: "Kriz geçirdiğinde Köşk'te bir doktor olması gerekiyor, ama yok. İlk müdahaleyi bir yaveri yapıyor. İkincisi; hastaneye kaldırmak lazım, ambulans, tam donanımlı ambulans, o yok.

1975'lerden kalma, kıytırık bir araba. Ambulans demeye bin şahit; onla götürüyorlar. Üçüncüsü en yakın hastaneye götürülmesi lazım, bir kriz geçirmişse çünkü vakit çok önemli. En uzak hastaneyi seçiyorlar, Gülhane Askeri Tıp Akademisi'ne gidiyorlar. Yolda değiştiriyorlar Hacettepe'ye yöneliyorlar. Hacettepe'de acile direkt girmiyorlar, hastane çevresini dolaşıyorlar, 5- 6 dakika geziyorlar.

Bunlara ben ihmal derim. Bunlarda kasıt var mı yok mu; araştırılsın. Bunlar araştırılmadı. Güldü geçtiler. Komplo teorileri dediler. Sonra aile zehirlendi iddiasıyla ortaya çıktı."

Kaynak: Haberler.Com / Güncel
title