Haberler

Osman Kavala: 'Gerçekten özgürlüğü teneffüs edebileceğime inanıyorum'

Osman Kavala: 'Gerçekten özgürlüğü teneffüs edebileceğime inanıyorum'
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Gezi davası kapsamında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan Osman Kavala, tutukluluğunun 7. yılında yaptığı açıklamada, yargılama sürecindeki hukuksuzlukları eleştirerek gelecekte özgür bir yaşam umduğunu ifade etti.

(İSTANBUL) - Gezi davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen Osman Kavala, tutuklanmasının 7'inci yılında yaptığı açıklamada, "Bu süre boyunca masumiyet karinesinin çiğnendiği, temelsiz iddiaların, yalan beyanların kullanıldığı bir yargılama süreci yaşadım. Gerçekten özgürlüğü teneffüs edebileceğime inanıyorum" dedi.

İş insanı, insan hakları savunucusu Osman Kavala, Gezi davası kapsamında 1 Kasım 2017 tarihinde tutuklanmıştı. Yerel mahkemelerle Avrupa İnsan Mahkemesi'nin değişik beraat ve tahliye kararlarına rağmen cezaevinde tutulan ve 2022'da ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum edilen Kavala, cezaevindeki 7'nci yılını doldurdu. Osman Kavala yaptığı yazılı açıklamada, şu ifadeleri kullandı:

"AİHM 2019 yılında suç sayılan bir faaliyette bulunduğuma işaret eden bir delil olmadığına hükmetmişti. Gezi davası aynı nedenle beraatle sonuçlandıktan sonra yargı üzerinde siyasetin etkisi arttı. AİHM kararını uygulamamak ve beraat kararlarını bozmak için aleni biçimde yasalarla oynandı. Yasalardaki tanımlara aykırı biçimde bir casusluk suçlaması kurgulandı. Bu suçlama siyaseten de kullanıldı, insan haklarını ve 'öteki' sayılanların hayatlarını değersiz gören düşman hukuku uygulamaları teşvik gördü. Böylece, hiçbir şiddet eylemiyle ilişkim olmadığı bilinmesine rağmen en ağır cezaya çarptırıldım, dört Gezi tutuklusu da aynı yaklaşımla 18 yıla mahküm edildi.

"Eşimle hayatı paylaşamadım, annemle, sevdiklerimle birlikte yaşayamadım"

Cezalar Yargıtay tarafından onanınca, şunu anladım ki yargı mensupları sakıncalı buldukları insanlara ceza verme yetkisine sahip olduklarına inanıyor. Bu insanların suç işlemediklerini biliyor olmalarına rağmen. Yargıda insan hayatına değer vermeyen anlayışın yaygınlaşmasının, kamuoyunda infial yaratan birçok olayda olduğu gibi, temel etik değerlerle ilgili bir aşınmayı da yansıttığı düşüncesindeyim. 60 yaşımdan sonra aktif biçimde yaşayabileceğim hayat diliminin büyük bölümünü cezaevinde geçirmiş oldum. Eşimle hayatı paylaşamadım, annemle, sevdiklerimle birlikte yaşayamadım. Yıllardır yürüttüğümüz, barış ve uzlaşma kültürüne katkı sağladığına inandığım sivil toplum çalışmalarını sürdürmem engellenmiş oldu.

"Park olarak kalması benim için bir teselli kaynağı"

Cezaevinde kendimi bir yurttaş olarak hissetmeyi sürdürebilmek için, maruz kaldığım, şahit olduğum hukuksuzlukları kamuoyu ile paylaştım, uyarıcılık sorumluluğumu yerine getirmeye çalıştım. Hayatımın hatırlayabildiğim en erken döneminden itibaren ağaçları tanımama imkan veren, kamu mekanını başkalarıyla paylaşmayı öğrenmemi sağlayan Gezi Parkı'nın her yaştan ve sınıftan yurttaşlarımız tarafından kullanılan bir park olarak kalması benim için bir teselli kaynağı. Ancak, bana asıl teselli verecek olan, ülkemde hukuk devleti yönünde gelişmeleri görmek olacak. Bunun olacağına ve gerçekten özgürlüğü teneffüs edebileceğime inanıyorum."

Kaynak: ANKA / Güncel
20 bin öğretmenin ataması yapıldı

Eğitim camiasına yeni öğretmenler katıldı

Yenidoğan Çetesi davasında ara karar! Sanıkların tutukluluk halleri devam edecek

Yenidoğan Çetesi davasında ara karar açıklandı

Belediyelere bağlı kreşler kapanabilir

Belediyelere bir kötü haber daha! Kreşlerin kapanması an meselesi

Arka Sokaklar'daki 'tarikat' sahnesi izleyicileri ayaklandırdı

Arka Sokaklar'daki "tarikat" sahnesi izleyicileri ayaklandırdı

500
Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.
title