Oruçluyken Ağız Kokusunu Hafifletmenin 3 Pratik Yolu

Her Ramazan ayında gündeme gelen ağız kokusu şikayetlerindeki artışı değerlendiren uzman dişhekimleri bundan kaçınmanın üç basit yolu olduğunu belirtiyorlar. Dişhekimleri, sahurda yemek yedikten sonra dişlerin fırçalanması ve dişipi ile diş aralarının temizlenmesini, diştaşı temizliği yaptırılmasını ve diş eti iltihabı varsa tedavi edilmesi sayesinde bu şikayetlerin en aza indirileceğine dikkat çekiyor.

Sahurda dişlerinizi fırçalayın, dişipi kullanın

Sahurda dişlerin yemek sonrası fırçalanması ve diş aralarının dişipi ile temizlenmesinin ağızdaki bakteri plağı kaynaklı olan kokunun önlenmesinde yardımcı olabileceğini unutmamak gerektiğini belirten Özel Dentistanbul Diş Hastanesi Dişeti Hastalıkları ve Tedavisi Uzmanı Dr. Ayşegül Yıldırım Mirza, oruç esnasında hiçbir şey yenmese de ağızda plak oluşmaya devam ettiğine dikkat çekerek, "Dişlerin gün içinde fırçalanmaları faydalıdır ancak dişeti problemleri ve dolayısıyla buna bağlı ağız kokusunun önlenmesinde iyi ağız hijyeninin yanısıra düzenli diştaşı temizliği yaptırılması da gereklidir. Ağızda biriken diştaşları temizlenmediğinde dişetleri iltihaplanır ve istenmeyen kokulara sebep olur" dedi.

Diş eti iltihabı mutlaka tedavi edilmeli

Diş eti iltihabının ağız kokusunun önemli nedenlerinden biri olduğunu hatırlatan Dr. Ayşegül Yıldırım Mirza, ağızda devam eden kronik iltihabi durumun tedavi edilmesinin ağız kokusunun önlenmesinde önemli bir adım olduğunu belirterek diş eti iltihabın tedavisinin genel sağlığın korunması için de çok önemli olduğunu vurguladı.

Diştaşı temizliğini ihmal etmeyin

Dişeti tedavisi hekimin hasta ağzında yaptığı bazı müdahalelerin yanısıra hastaya doğru ağız hijyenini nasıl yapacağı ile ilgili eğitimin verilmesini de içeriyor. Doğru ağız hijyen yöntemleri ile ağız hijyeninin düzenli olarak sağlanması hem dişeti iltihabının tedavisinde hem çürüklerin önlenmesinde hem de ağız kokusunun giderilmesinde faydalı oluyor.

Oruç tutarken oluşan ağız kokusunun genelde mideden geldiğini belirten Dr. Ayşegül Yıldırım Mirza, bu nedenle bu konuya tam bir çözüm getirilmesinin mümkün olmadığını ancak sorunun en aza indirilebileceğini söylüyor.