Ortadoğu Düşünce Kuruluşları Buluşması" - Tuğrul Türkeş
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -Salondan detaylar-Türkeş'in konuşması "Ortadoğu Düşünce Kuruluşları Buluşması"- Başbakan Yardımcısı Türkeş: - "Aralarında kuvvetli bağların varlığından maalesef bahsedemeyeceğimiz bölge halklarının tarihi kardeşlik ve münasebetlerinin bu tür etkinlikler vasıtasıyla geliştirilmesi öncelikli hedefimiz olmalıdır" Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, "Aralarında kuvvetli bağların varlığından maalesef bahsedemeyeceğimiz bölge halklarının tarihi kardeşlik ve münasebetlerinin bu tür etkinlikler vasıtasıyla geliştirilmesi öncelikli hedefimiz olmalıdır" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -Salondan detaylar-Türkeş'in konuşması "Ortadoğu Düşünce Kuruluşları Buluşması"- Başbakan Yardımcısı Türkeş: - "Aralarında kuvvetli bağların varlığından maalesef bahsedemeyeceğimiz bölge halklarının tarihi kardeşlik ve münasebetlerinin bu tür etkinlikler vasıtasıyla geliştirilmesi öncelikli hedefimiz olmalıdır" Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, "Aralarında kuvvetli bağların varlığından maalesef bahsedemeyeceğimiz bölge halklarının tarihi kardeşlik ve münasebetlerinin bu tür etkinlikler vasıtasıyla geliştirilmesi öncelikli hedefimiz olmalıdır" dedi.Türkeş, Meyra Palace Otel'de, Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı ile Stratejik Düşünce Enstitüsü (SDE) tarafından düzenlenen "Ortadoğu Düşünce Kuruluşları Buluşması" toplantısındaki konuşmasında, buluşmanın Türkiye'nin bölgesinde aktif, etkin ve yapıcı politikalar üretme gayretinin bir ürünü olduğunu söyledi.Türkiye'nin, dünya siyasetini yakından ilgilendiren bir bölgede yer aldığını ve bölge halklarıyla tarihi, kültürel bağları bulunduğunu anımsatan Türkeş, "Türkiye Cumhuriyeti olarak Ortadoğu'daki gelişmelere kayıtsız kalmamız mümkün değildir. Ülkemiz, bölgemizi ilgilendiren konularda, bölgenin karşılaştığı sorunların doğru teşhis edilmesi, çözümlerin dışarıdan ithal edilmesi yerine, karşılaşılan sorunlara bölge ülkelerinin istediği ve ihtiyaç duyduğu çözümleri arayan aktörlerin ortaya çıkmasını arzu etmektedir" diye konuştu.Başbakan Yardımcısı Türkeş, bu buluşma kapsamında, dışarıdan empoze edilen teşhis ve tedavilerden ziyade, bölge ülkelerinin ihtiyaçlarını ve gerçeklerini ön plana alan vizyonların ortaya konulmasının sorunların çözümüne ciddi katkı sağlayacağını ifade ederek, şunları kaydetti: "Geleceğin tarihçileri 21. yüzyılın başlangıcıyla birlikte dünyanın yeni bir çağa girdiğini söyleyebilirler. Bu çağın adı bilgi çağıdır. Bizler bu yeni yüzyılı bu çerçevede değerlendirmeli, bu gözlüklerle çağa bakmalıyız. Türkiye'nin, Kuzey Afrika'dan Orta Asya'ya kadar olan geniş komşu bölgesinde yaşanan gelişmeleri de bu çerçevede ele almak icap etmektedir. Arap Baharı, bahar olup olmadığı tabi çok tartışılır ama ilk çıkış ismi buydu. 300 milyona yaklaşan Arap nüfusu içinde sadece enerji güzergahı içinde ve Batı'nın enerji ihtiyaç güzergahı içindeki ülkelerin demokrasi ve bağımsızlık istemesi, diğer Arap halkının neredeyse diğer yarısının böyle bir ihtiyaç duymaması düşünülebilir mi? Gerek ülke içerisinde devlet-toplum ilişkilerinde gerekse de devletler arası münasebetlerde bu ilkeler ışığında hareket etmek önem taşımaktadır. Bu bağlamda aralarında kuvvetli bağların varlığından maalesef bahsedemeyeceğimiz bölge halklarının tarihi kardeşlik ve münasebetlerinin bu tür etkinlikler vasıtasıyla geliştirilmesi öncelikli hedefimiz olmalıdır." Türkeş, böyle bir buluşmanın farklı ülkelerin tecrübelerinin birbirlerine aktarılmasını sağlayacağından şüphelerinin olmadığını da sözlerine ekledi.