Ormancılıkta Sektörel Planlamanın 50. Yılı Uluslararası Sempozyumu
Orman ve Su işleri Bakan Yardımcısı Akman: "Ormanların azalması sıtma tehlikesini 300 kart artırmaktadır" "Ormanları korumadan biyolojik çeşitliliği muhafaza etmek, iklim değişikliği...
Orman ve Su İşleri Bakan Yardımcısı Nurettin Akman, ormanların azalmasının sıtma tehlikesini 300 kart attırdığını söyledi.
Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından düzenlenen Ormancılıkta Sektörel Planlamanın 50. Yılı Uluslararası Sempozyumu, Kundu Turizm Bölgesi'ndeki bir otelde başladı.
Akman, sempozyumda yaptığı konuşmada, ormanların sadece bulundukları ülke için değil, dünyadaki bütün insanlık alemi ve barındırdığı birçok canlının yaşamı için büyük önem taşıdığını söyledi. Dünya nüfusunun devamlı arttığını, buna karşılık ormanların gerek alan gerekse verim yönünden azaldığını dile getiren Akman, şöyle konuştu:
"Dünyadaki hızlı nüfus artışı ve sanayileşme doğal kaynaklar üzerinde yoğun baskılar oluşturmakta, bu olumsuzluklardan ormanlar ciddi şekilde etkilenmektedir. Yenilenebilen bir doğal kaynak olmakla yapılan olumsuz müdahaleler, tekniğe uygun olmayan uygulamalar veya ormanların sosyal ve ekonomik işlevleri göz önüne alınmadan yapılan faydalanmalar sonucu meydana gelen ormansızlaşma, yeni ağaçlandırmalarla geri kazanılamayacak ekonomik, ekolojik kayıplara neden olmaktadır."
Yakın zamana kadar sadece odun hammaddesi olarak görülen ormanlardan bugün artan nüfus, değişen yaşam düzeyi, insanların bilinçlenmesi sonucunda koruma, sağlık, spor, dinlenme amaçları gibi çok fonksiyonlu faydalanıldığını vurgulayan Akman, bunların sonucu ormansızlaşma ve hava, toprak, su kaynaklarının kirlenmesi, çölleşme, iklim değişikliği, biyolojik çeşitliliğin yok olma tehlikesi gibi sorunların ormancılığı sürdürülebilir kalkınma sürecinin odak noktasına yerleştirdiğini ifade etti.
"Ormanların azalması sıtma tehlikesini 300 kart artırıyor"
Akman, 7 milyar olarak tahmin edilen dünya nüfusunun 1,6 milyarının günlük yaşamlarında bir şekilde ormanla ilişkili olduğunu anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"300 milyon insan ormanlarda yaşıyor, 60 milyon insan ise orman temelli sektörlerde çalışmaktadır. Tropikal ormanlardan yıllık 108 milyar dolarlık ilaç hammadesi sağlandığı tahmin edilmektedir. Ormanların azalması sıtma tehlikesini 300 kart artırmaktadır. Ormanları korumadan biyolojik çeşitliliği muhafaza etmek, iklim değişikliğinin etkileriyle mücadele imkansızdır. Isınma, soğutma ve elektrik üretiminde kullanılan biyokütle 2020 yılı enerji arzının yüzde 42'sini oluşturacaktır."
Türkiye'de son 40 yılda orman alanlarının yüzde 7 arttığına işaret eden Akman, karasal alanların yüzde 27,6'sının ormanlarla kaplı olduğunu, 2023 yılında orman alanlarını yüzde 30'a çıkarmayı hedeflediklerini bildirdi.
Ormancılığın kağıt, ahşap gibi sektörlerin yanı sıra madencilik, hayvancılık, bitkisel ürünler ve ilaç sanayi alanında önemli ekonomik potansiyele sahip olduğunu dile getiren Akman, "Türkiye'nin 2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracat hedefinde ağaç mamulleri ve ağaç ürünleri sektörünün hedefi 16 milyar dolar olarak belirlenmiştir" diye konuştu.
Bilgi birikimleri ve tecrübeler komşu ülkelerle paylaşılıyor
Orman Genel Müdürü İbrahim Çiftçi ise ormanların milli servetlerden en önemlilerinden biri olduğunu söyledi.
Ormanların insanlığa gıda, yakıt, barınak, temiz hava ve su, ilaç, gelir kaynağı, istihdam, dinlenme, peyzaj gibi maddi ve manevi pek çok ekonomik, ekolojik, sosyal ve kültürel faydalar sunan doğal kaynaklar arasında yer aldığına işaret eden Çiftçi, bu doğal kaynağın maddi ve manevi faydalarının ve hizmetlerinin kıyamete kadar sürmesinin tabiatına uygun devamlılık ilkesi ile idare edilmesine bağlı olduğunu vurguladı.
Türkiye'de ilk orman amenajman planının 1917 Adapazarı Hendek'te yapıldığını kaydeden Çiftçi, "1917 yılından günümüze kadar dünyada ve ülkemizdeki ormandan faydalanma anlayışı değişmiştir. Bu değişimde en önemli etkenler hızlı nüfus artışı, sanayileşme, teknolojinin gelişmesi ve toplumun ormanlardan beklentilerinin farklılaşmasıdır" dedi.
Orman Genel Müdürlüğünün ormanları ekosistem tabanlı, katılımcı ve fonksiyonel orman amenajman planlarıyla süreklilik ve çok amaçlı faydalanma prensiplerine göre işlettiğini dile getiren Çiftçi, şunları kaydetti:
"174 yıllık birikimlerini ve tecrübelerini komşu ülkelerle, Balkan, Orta Asya, Orta Doğu ve Afrika ülkeleriyle paylaşıyoruz. Türkiye'de orman amenajmanında bu yıl, 50'inci yılı. Türkiye'de orman amenajmanın öncüsü Prof. Dr. ismail Eraslan'dır. Bu nedenle sempozyumu İsmail Eraslan'ın anısına ithaf ettik."
Sempozyuma 35 ülkeden aralarında bakan yardımcılarının da bulunduğu 70'i yabancı 400 kişi katılıyor. İki gün devam edecek sempozyumda ormancılık ve orman amenajmanının tarihi geçmişi ve geleceği ile ilgili konular tartışılacak.
Sempozyum kapsamında "Türkiye Orman Köylerinde Son 50 Yılda Kadın ve Sosyal Yapısı" resim sergisi, "Ağaç Kesitlerinden Harikalar" koleksiyonu, "Türkiye Ormancılar Derneği, Doğa ve Ormancılıkla İlgili Pul Koleksiyonu" ve "Ormanlarımız ve Ormancılığımız" resim sergisinin açılışları yapıldı.
Ayrıca sempozyumda katılımcılar, birbirlerine çeşitli hediyeler verdi. - Antalya