Onur Saylak'ın Daha'sına Dört Ödül!

Ay Yapım'ın yapımcılığını üstlendiği Onur Saylak'ın ilk uzun metrajlı filmi DAHA, Türkiye prömiyerini yaptığı 24. Uluslararası Adana Film Festivali ulusal yarışmasından dört ödülle dönüyor!

Ay Yapım'ın yapımcılığını, b.i.t arts'ın ortak yapımcılığını üstlendiği Onur Saylak'ın yönetmenliğini yaptığı 'DAHA', Türkiye prömiyerini yaptığı 24. Uluslararası Adana Film Festivali'nde ödül yağmuruna tutuldu. Bir baba oğul hikâyesine odaklanan 'DAHA', Yılmaz Güney, SİYAD En İyi Film ve Adana İzleyici ödüllerini kazanırken filmin başrol oyuncularından Hayat Van Eck ise Umut Veren Genç Erkek Oyuncu Ödülü'ne layık görüldü. Hakan Günday'ın aynı adlı romanından uyarlanan 'DAHA', etkileyici oyunculuklarıyla birlikte yönetmen Onur Saylak'ın çarpıcı anlatım diliyle eleştirmenlerin övgü dolu yorumlarını aldı. Filmin kazandığı ödülleri takdim alan Saylak, duygularını şu sözlerle ifade etti: "Filmin festivale katılması yeterince kıymetli. Pek çok iyi yönetmenle birlikte bir seçkide buluşmak inanılmaz keyifli. Önemli olan seyirciyle bütünleşmekti. Biz ekip olarak bunu başardığımız için çok mutluyuz. Hem seyirci ödülü, hem sinema eleştirmenleri ödülü hem de jüriden Yılmaz Güney Ödülü almak filmimizin tüm izleyenler tarafından takdir gördüğünü ve iyi yolda olduğumuzu gösterdi."

Filmde 14 yaşındaki Gaza karakterine hayat veren ve henüz ilk oyunculuk deneyimiyle izleyicilerden tam not alan Hayat Van Eck ise, Uluslararası Yarışma Jüri Başkanı ünlü senarist Guillermo Arriaga tarafından sahneye davet edilerek özel bir teşekkür aldı, ardından ulusal yarışma jürisi tarafından Umut Veren Genç Erkek Oyuncu ödülüne lâyık görüldü. Genç oyuncu Hayat Van Eck "Aldığım ödül ve Guillermo Arriaga özel teşekkürü ile unutulmaz bir gece yaşadım." dedi.

28 Eylül Perşembe akşamı gerçekleşen Türkiye prömiyerinde basının ve festival takipçilerinin yoğun ilgi gösterdiği 'DAHA'nın festival yolculuğu önümüzdeki günlerde Güney Kore'de Pusan, Hindistan'da Mumbai, Brezilya'da Sao Paulo film festivalleriyle devam edecek.

FİLMİN KONUSU

14 yaşındaki Gaza, yaşadığı küçük sahil kasabasından ayrılarak büyük şehirde liseyi okumayı hayal ederken, babasının onu insan kaçakçılığı şebekesinin bir parçası haline getirmesiyle suçla tanışır. Gaza'nın ergenliği, babasının baskıcı karakteri ve sürekli gözlemlediği göçmenlerle geçmeye başlar. Gaza, babası gibi şiddet ve baskı üzerine bir hayat mı kuracaktır yoksa o da bir göçmen mi olacaktır?