Okul Çocukları İçin Altın Öğün Kahvaltı
Okulların açılmasıyla birlikte ailelerin de çocuklarının okuldaki beslenme düzeni ile ilgili kaygıları başlıyor.
Okulların açılmasıyla birlikte ailelerin de çocuklarının okuldaki beslenme düzeni ile ilgili kaygıları başlıyor. Tatil boyunca çocuklarının yeme içme programını yakından takip edebilen ebeveynler, aynı özeni okul döneminde de göstermelidir.
Medicana Samsun Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü'nden Uzm. Dyt. Demet Sayar, "okul döneminde sağlıklı beslenme" hakkında bilgi verdi. Sayar, "Okul çağı başta fiziksel büyüme ve gelişmenin arttığı, kemik oluşumunun hızlandığı, yaşam boyu sürecek davranışların kazanıldığı, beslenmeye bağlı ortaya çıkabilecek bazı kronik hastalıkların temelinin atıldığı bir dönemdir. Okula giden çocuklar için altın öğün kahvaltıdır. Güne zinde bir şekilde başlamak ve gün içerisinde yapılan faaliyetlerde; anlamak, algılamak, anımsamak ve verimli bir şekilde çalışmak için kahvaltının önemi çok büyüktür. Aynı zamanda çocuklarda görülebilecek bazı hastalıkların kontrolünü sağlamada da kahvaltının önemi oldukça fazladır" dedi.
KAHVALTININ OLMAZSA OLMAZLARI
Süt, peynir ve yumurtanın çocukların büyüme ve gelişmesinde en iyi kalite proteinleri içeren besinler olduğunu belirten Diyetisyen Demet Sayar, "Yağlı tohumlardan ceviz kahvaltılarda olması gereken, içeriğindeki yağ asitleri ile beyin gelişimine yardımcı bir besindir. Pekmez, bal, fındık ezmesi veya reçel de çocukların günlük enerjilerine katkıda bulunabilecek karbonhidratlı besinlerdir. Anemi oluşumunu önler, konsantrasyonu artırırlar. Sabah kahvaltısında içecek olarak yapılması gereken 2 sağlıklı tercih vardır. Bunlar taze sıkılmış meyve suları ve süttür. Domates, salatalık, maydanoz, biber gibi yeşillikler ile dilimlenmiş taze meyveler mutlaka kahvaltıda mevsimine uygun olarak bulundurulmalıdır. Kahvaltı öğününde her çocuğun 2- 3 dilim ekmek tüketmesi gerekir. Tahıllı, cevizli, zeytinli ekmekler de çocukların büyümesine katkı sağlayan lif içeriğine sahip olup, tercih edilebilir. Bazen çeşitlilik sağlamak için çocuklara kahvaltılık gevrekler de verilebilir. Yanına taze sıkılmış meyve suyu, taze dilimlenmiş meyve, ceviz ve fındık koyulursa kahvaltı daha yeterli hale gelir. Çocukların sıkılmamaları açısından bazen kahvaltıda peynirli veya sebzeli gözleme, börek veya simit de verilebilir" diye konuştu.
OKULDA NELER YEDİĞİNİ ÖĞRENMEYE ÇALIŞIN
Demet Sayar, çoğu okulun aylık menüsünün önceden planlandığını, ailelerin bu menülerde bulunan yemekleri ve içeriklerini çocuklarına anlatarak daha doğru tercihler yapmalarına yardımcı olmaları gerektiğini ifade ederek, "Çocuklar çoğu zaman öğle yemeklerinde sebze yemekleri ve salata yerine pilav, makarna ve börek gibi karbonhidratlı gıdaları daha çok tercih ederler. Bu noktada aileye düşen görev; çocuklarına sebze yemeklerinin ve salatanın da yenmesi, pilav makarnanın çok miktarda yenmemesi gerektiğini anlatmaktır. Çocuğun beslenme çantasına okulda verilmiyorsa kahvaltıdan öğle yemeğine kadar ve öğleden akşam yemeğine kadar ara öğün koyma alışkanlığını edinmeniz gerekir. Yapılan çalışmalar ara öğün yapmayan çocukların atıştırmaları daha çok tükettiğini, ana öğünleri de kimi zaman atladıklarını göstermiştir. Özellikle öğleden sonra eve erken gelen çocuklar genellikle sık atıştırmalar yapar. Doğru ara öğün yapan çocuk ana öğününü atlamaz ve düzenli yer. Yapılabilecek en güzel tercihler; taze veya kuru meyveler, fındık, ceviz, badem, 1 kutu süt veya ayran, 1 dilim evde yapılmış kek veya kurabiye olabilir" şeklinde konuştu.
YETERİNCE PROTEİN ALINMADIĞINDA NE OLUR?
Diyetisyen Demet Sayar şu bilgileri verdi: "Yeterince protein alınmadığında büyüme ve gelişme yavaşlar. Hastalıklara kolay yakalanılabilir. Hastalıklar daha uzun sürer, Saç, deri, tırnak gibi dokuların sağlığı bozulur. Organların çalışması aksar. Süt, yoğurt, et, yumurta gibi hayvansal kaynaklı proteinler, daha kolaylıkla vücut proteinlerine dönüşebilirler. Büyüme ve gelişme için yeterli miktarda tüketilmeleri gerekmektedir. Hayvansal kaynaklı proteinlerin, gereğinden fazla tüketilmesi doğru değildir."
AİLELERE PRATİK ÖNERİLER
"Çocuğun bilişsel gelişimi için iyot tüketimine özen gösterilmelidir. İyot tüketimi IQ seviyesini 13,5 puan etkilemektedir. En iyi iyot kaynağı olan iyotlu tuz ölçülü bir şekilde tüketilmelidir. Et, tavuk, balık, yumurta, kuru baklagiller, pekmez, tahin, kuru meyveler, koyu yeşil yapraklı sebzeler gibi demirden zengin gıdalar çocukların beslenmesinde mutlaka olmalıdır. Bu besinler C vitamini yönünden zengin olan turunçgiller, domates, biber ve sebzelerle beraber tüketilirse daha iyi emilim sağlanır. Yemek zamanlarının aynı saatlerde olmasına özen gösterilmelidir. Çocukların yemek tabaklarının ayrı olmasına dikkat edilmelidir. Bu, çocuğun özgüvenini sağladığı gibi ne kadar yediğini kontrol edebilme açısından aileye yardımcı olur.Yemeğin görünümü kokusu ve sunumu çocuk için seçici bir özelliktir. Çocuğun hiç sevmediği gıdalar bazen sevilenlerin arasına karıştırılıp güzel bir sunumla yedirilebilir.
Çocukların zorlanmadan sakin ve rahat bir ortamda yemek yemelerine özen gösterilmelidir. Çocukların haftalık düzenli egzersizler yapmaya yönlendirilmeleri gerekir. Gün içinde çocuğun sıvı alımı takip edilmelidir. Çocukları taze sıkılmış meyve suyu, süt, ayran ve en başta suya alıştırmak önemlidir.
Çocuklar çikolata, tatlı ve fast-food tüketebilirler fakat önemli olan bunları ara sıra, alışkanlık haline dönüştürmeden vermektir." - SAMSUN