Öğretmenlerin Diyabet Tedavisindeki Rolü Artıyor

Milli Eğitim ve Sağlık bakanlıklarıyla Çocuk Endokrinoloji ve Diyabet Derneği işbirliğiyle yürütülen Okulda Diyabet Programı kapsamında, diyabetli çocuklara okul yaşamında destek vererek fark yataran öğretmenlere "Teşekkür Belgesi" verilecek.

Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi, Çocuk Endokrin Derneği Diyabet Grubu Başkanı ve Okulda Diyabet Programı Koordinatörü Prof. Dr. Şükrü Hatun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, öğretmenlerin ve okul yönetimlerinin Okulda Diyabet Programı'na ilgilerinin canlandırılmasını ve güçlendirilmesini hedeflediklerini söyledi.

Program kapsamında diyabetli çocuklara okul yaşamında destek veren öğretmenlere teşekkür belgesi verilmesi projesi hazırladıklarını belirten Hatun, Milli Eğitim Bakanlığının (MEB) bu çalışmayı bir yazıyla bütün okullara duyuracağını, ayrıca çocuk endokrin merkezleri ve diğer ilgililerin de diyabetli çocuklara ve ailelerine bilgi vereceğini bildirdi.

Hatun, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Diyabetli çocuklara, okullarda öğretmenlerin sürekli ve etkili şekilde destek olması çok önemli. Diyabetli çocuğun izlendiği merkez, aile ve çocuktan aldığı bilgiler ve kendi gözlemleri çerçevesinde teşekkür belgesi verilecek öğretmenleri doğrudan belirleyebilecek ve bu öneriyi bilgi@cocukendokrindiyabet.org adresine bildirecek. Diyabetli çocuğun ailesi, öğretmenin kendisi veya okul yönetimi de www.okuldadiyabet.org sitesi üzerinden ilgili formu doldurarak başvuruda bulunabilecek. Bu şekildeki başvurular değerlendirirken, formdaki bilgilerin yanı sıra çocuğun izlendiği merkezin görüşü alınacak."

- Programla 7,5 milyon öğrenciye ulaşıldı

Hatun, 2010 yılında başlatılan Okulda Diyabet Programı'nın temel amaçlarından birinin, okul çağındaki çocukların okulda diyabet bakımlarını güçlendirmek ve yaşadıkları sorunları çözmek olduğunu hatırlattı.

Bu kapsamda, 25 bin okulda 585 bin öğretmen ve 7,5 milyon öğrenciye ulaşıldığına işaret eden Hatun, çalışmalar sırasında medya organlarında program konusunda bilgilendirme yapıldığını ve bu yolla 24 milyon kişiye ulaşıldığının hesaplandığını kaydetti.

Prof. Dr. Hatun, öğretmen ve öğrencilerde, çocuklarda da diyabet görülebileceği konusunda güçlü bir farkındalık yaratarak, erken tanı konmasına yardımcı olmayı istediklerine dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Çocuklarda büyük çoğunlukla Tip 1 diyabet görülmekte ve bu diyabet türünde, hastaların yaşam boyu günde en az 4 kez kan şekeri ölçmeleri ve yine günde en az 4 kez insülin yapmaları gerekmektedir. Ülkemizde 18 bin civarında Tip 1 diyabetli çocuk olduğu tahmin edilmektedir. Bir çocuk diyabet olduğunda en önemli konu, üzüntüleri bir an önce geride bırakıp diyabetle barışık, diyabet tedavisinin gereklerini yerine getiren bir hayatı organize etmektir."

Günümüzde, öğretmenlerin diyabet tedavisindeki rolünün giderek arttığını vurgulayan Hatun, "Diyabetli çocuklar zamanlarının çoğunu okulda geçirirler ve tedavilerinin kesintisiz sürmesi yanında kendi akranları gibi bütün okul aktivitelerine katılmaları için öğretmenlerinin desteğine ihtiyaç duyarlar" dedi.

Hatun, öğretmenlerin, kan şekeri düşüklüğünde ve diğer acil durumlarda ne yapmaları gerektiği konusunda eğitim almaları gerektiğine işaret ederek, ayrıca diyabetli çocukların ara öğünlerini almaları ve insülinlerini yapmaları için kolaylık sağlanması ve arkadaşlarıyla uyumlu okul yaşamı sürdürmeleri için bilgilendirme toplantıları yapılmasını istedi.