Öğretmen ve müezzin çift kendileri gibi iki çocuklarıyla albinizmlilere örnek oluyor

Pendik'teki camide müezzin kayyımlık yapan baba, öğretmen anne ile 3 yaşındaki kız ile 1 yaşındaki erkek çocuktan oluşan Emdi ailesi, halk arasında "albino" olarak ifade edilen farklılıklarından kaynaklanan bazı zorluklara rağmen hayatlarını mutlu ve bilinçli şekilde sürdürüyor.

Her yıl 13 Haziran "Dünya Albinizm Farkındalık Günü" olarak kutlanıyor.

Vücutta melanin pigmentinin üretilememesi veya çok az bulunması nedeniyle kişilerin ten, saç, kaş ve kirpiklerinin beyaz olduğu, 17 binde 1 görülen nadir ve genetik farklılık albinizm, çeşitli zorlukları da beraberinde getirebiliyor.

Göz fizyolojisindeki farklılıklara bağlı derinlik algısı zayıf olan, detayları fark edememe, parlak ışığa karşı hassasiyet ile göz bebeğinin istemsiz titremesi gibi görme problemleri sebebiyle bazı meslekleri seçemeyen albinolar, buna rağmen Türkiye'de birçok başarı hikayesine imza atıyor.

Pendik Kurtköy Hazreti Yahya Camisi Müezzin Kayyımı Hikmet Emdi ile eşi Kurtköy Anadolu İmam Hatip Lisesi Coğrafya Öğretmeni Sefa Emdi, kendileri gibi olan çocukları Berra ve Selim ile yaşadıkları çeşitli zorluklara ve ön yargılara rağmen mesleklerinde başarı sağlayıp herkese örnek oluyor.

Anne Sefa Emdi, AA muhabirine, albinizmli olduğunu ilk anladığı zaman hayatında hiçbir şeyin değişmediğini söyledi.

Albinizmin bir tanısının olduğunu ortaokula başladığında öğrendiğini dile getiren Emdi, dış görünüşlerinden dolayı bazen yadırgandıkları durumların olduğunu belirtti.

Emdi, albinizmlilerin de evlendiğini ifade ederek, "Tıpkı diğer insanların yaşantıları gibi, diğer arkadaşlarım gibi ben de bu okulda öğretmenlik yapıyorum. Yaklaşık 300 öğrencim var. Öğrencilerime coğrafya dersi anlatıyorum ve eğitim vermeye çalışıyorum. Bizler hayatın içerisindeyiz. Albinizmli olup fizyoterapist olan var, eczacı var yani sadece öğretmen değil, birçok meslekten başarı hikayesi var. Aslında ben sadece bir örneğim. Bizler hayatın içerisinde olmaya devam edeceğiz. Sadece diğer insanlardan daha fazla anlayış ve hoşgörü bekliyoruz." diye konuştu.

"Albinizmli çocuklarımın eğitimi için çok fazla endişe duymuyorum"

Kendi öğrencilik dönemiyle şimdiki arasında çok fark bulunduğunu anlatan Emdi, iki çocuğundan 3 yaşında olanın okul çağına yaklaşmaya başladığını belirtti.

Emdi, eğitim camiasında dezavantaj yaşayanlar için çalışmalar yapıldığını kaydederek, şöyle devam etti:

"Benim dönemimde özellikle okurken tahtayı görememe problemi çok yaşadık. Bu sebeple hep ön sıralara mahkumduk ama şu an ilerleyen teknolojiyle çocuklarım daha şanslı. Teknoloji çağında yaşadıkları için tahtayı görüp görmemek çok önemli değil. Bunun için yardımcı araçlar daha yaygın. Teleskopik gözlük kullanabilirler ya da işte sınıflarda doğrudan akıllı tahta var. Tabletten yararlanabilirler, kitap okurken büyüteç veya yazıyı büyüten araçlardan yararlanabilirler. Okullarda rapor aldıklarında öğrenciler için büyük puntolu kitaplar basılabilir. O yüzden benim dönemimle şimdiki dönem arası çok farklı. Artık çocuklarımın eğitimi açısından çok fazla endişe duymuyorum."

Sefa Emdi, albinizm konusunda bilinirlik arttıkça insanların farkındalıkları ve bakış açılarının değiştiğini belirtti.

Geçmişte daha olumsuz örnekler yaşandığını, şimdi ise insanların bakış açılarının daha güzel ve ılımlı olduğunu dile getiren Emdi, "Bizim gibi bireylerin öncelikle Albinizm Derneğine üye olmalarını tavsiye ediyorum çünkü derneğimizin bize çok katkısı var." diye konuştu.

Halk arasında "albino" olarak nitelendirilen bireyler için güneş kreminin oldukça hayati olduğuna dikkati çeken Emdi, "Güneş kremi kullanmadığımızda cildimizde yanıklar oluşacak. Bu yanıklar zamanla geçecek ama ciltte hasarlar bırakacak. Yıllar boyunca devam ettiğinde cilt kanserine kadar varan sonuçlara götürebiliyor. Bunu önlemek ve riskleri en aza indirgemek için güneş kremini muhakkak kullanmalıyız. Derneğimiz bizlere güneş kremini ücretsiz bir şeklide temin etti. Her türlü, manevi anlamda da yanımızdalar." ifadelerini kullandı.

Emdi, 13 Haziran'ın "Dünya Albinizm Farkındalık Günü" olduğunu anımsatarak, sadece bir değil, 365 gün hayatın içinde olduklarını söyledi.

Farklı olan tüm insanlara saygı duyulması gerektiğini vurgulayan Emdi, hep birlikte hoşgörülü şekilde yaşamak istediklerini sözlerine ekledi.

"Dünyada tekmişim gibi hissediyordum"

Baba Hikmet Emdi de albinizmli olduğunu ilkokulda akran zorbalığı sebebiyle anlayabildiğini söyledi.

Bu nedenle çok ağır bir süreç geçirdiğini anlatan Emdi, "Bu durumun dünyada sadece bende var olduğunu düşünmüştüm. Yaşadığım yerde değil, dünyada tekmişim gibi hissediyordum. Çocuklarımın çok şanslı olduğunu düşünüyorum çünkü bizim anne ve babamız albinizmli bireyler değildi. Benim anne ve babam güneş kremi kullanmam gerektiğini bilmiyordu." dedi.

"Güneşte öyle bir yanıyordum ki kollarım kabarıyordu ve su topluyordu." ifadesini kullanan Emdi, şimdi ise çocuklarına daha bir yaşına girmeden eşiyle beraber uygun güneş gözlüğü ve krem bulmak için arayışa girdiklerini belirtti.

Emdi, onlara verdikleri özeni küçükken kendilerinin yaşamadığını, çok sıkıntılar çektiklerini, ailelerinin de bu konularda çok bilinçli olmadığını kaydetti.

Aynı zamanda 2017 yılından beri Kurtköy'deki camide görev yapan Emdi, bu mesleği babasının yönlendirmesiyle seçtiğini anlatarak, "Ben Karabüklüyüm. Bizim görme problemimiz olduğu için oradaki ağır sanayide çalışma şansım yoktu. Babam bize 'Sizin yapabileceğiniz en iyi iş bu.' dedi. Görsellik gerektirmiyordu ve bize de mantıklı geldi. Ezberim kuvvetliydi, hadis yarışmalarına da katılıyordum. Böyle yönlendirilerek mesleğimi seçtim." diye konuştu.

Emdi, camide yaşadığı ilginç anıları da anlatarak, "Albinizmi bilmeyen kişiler bana gelerek 'Saçın başın ağırmış, neden emekli olmuyorsun?' diye soruyorlar. Yaşımı söylediğimde de inanmıyorlar ve kimliğime bakmak istiyorlar. Bu şekilde durumlarla da karşılaşıyoruz." şeklinde konuştu.