O Sözlerin" Sahibi Prof. Dr. Osman Özsoy'a İlk Celse Beraat
* Bir televizyon kanalında yaptığı konuşmanın "Halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit" suçunu içerdiği iddiasıyla yargılanan Özsoy, dava konusu sözlerinin 'kanunda suç olarak belirtilmediği' gerekçesiyle beraat etti.
* Bir televizyon kanalında yaptığı konuşmanın "Halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit" suçunu içerdiği iddiasıyla yargılanan Özsoy, dava konusu sözlerinin 'kanunda suç olarak belirtilmediği' gerekçesiyle beraat etti.
Haber-Kamera: Arzu KAYA, İstanbul DHA
Bir televizyon kanalında yaptığı konuşmanın "Halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit" suçunu içerdiği iddiasıyla mahkemeye sevk edilip serbest bırakılan Prof. Dr. Osman Özsoy hakim karşısına çıktığı ilk celse beraat etti.
MAHKEME HAKİMİNİ GÜLÜMSETTİ
Anadolu 27. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşmaya, tutuksuz sanık Osman Özsoy ve müşteki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatı katıldı. Duruşmada kimlik tespiti yapılan Özsoy profesör ve gazeteci olduğunu söyledi dava nedeniyle kendisini işe almaktan korktuklarını belirtti. Özsoy'un bu cümlesi mahkeme hakimi Aydan Büyükyıldız'ı da gülümsetti.
"ERDOĞAN CEZAEVİNDEYKEN, OĞLUNU MİSAFİR ETTİM"
Suçlamaya ilişkin savunma yapan Özsoy, "3-5 yiğit adam bu işi bitirir dedim. Sözlerim halkta korku, kaygı ve panik yaratmamıştır. Bu güne kadar benim sözlerimle korktuğunu belirtip Cumhuriyet savcılığına sayın Cumhurbaşkanı dışında ihbarda bulunan, şikayetçi olan olmamıştır. Benim sözlerimde halk hedef alınmamıştır. Aksine halkın rahat olmasını sözlerimde belirttim. Herkes rahat olsun şeklinde ifadem de vardır. Program içerisindeki konuşmamda müşteki Recep Tayyip Erdoğan'ın adı geçmemektedir. Erdoğan ile hiç bir husumetim bulunmamaktadır, aksine kendileri benim dostumdur. Kendisi cezaevindeyken oğlu Bilal Erdoğan benim misafirimdi. Amerika'da kendisini misafir ettim" dedi.
"KANUNDA SUÇ DEĞİL BERAAT"
Gazeteci ve profesör sıfatı nedeniyle yanlış giden şeyleri yazdığını belirten Özsoy, " Sözlerim tehdit içermemektedir. Tehdidi ben kendime hakaret olarak alırım. Benim kişiliğime uygun bir şey değil. 3-5 yiğit sözünden kastım, korkmadan devleti yönetenlerin yanlışlarını dile getirip, kendilerini uyarabilecek şahıslardır. Bu şahısların çıkacağını ve devleti yönetenlerin yanlış yapmalarına, yanlış söylemde bulunmalarına engel olacağını, bu konuda uyarılar yapıp süreci düzelteceğini ifade ettim. Beraatımı talep ederim" diye konuştu. Müşteki Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı Sara Kanalka ise davaya katılma taleplerinin olduğunu belirterek, Özsoy'un iddianamede belirtildiği şekilde cezalandırılmasına karar verilmesini talep etti. Mahkeme hakimi, dava konusu sözlerin kanunda suç olarak belirtilmediği gerekçesiyle Özsoy'un beraatine karar verdi.
"SUÇLAMANIN YERSİZ OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI"
Duruşma sonrası adliye bahçesinde açıklamalarda bulunan Özsoy, "Süreç 27 Nisan tarihinde katıldığım bir televizyon programında söylediğim iddia edilen bir davayla ilgili başlamıştı. Beni vapurda gözaltına almışlardı. Ki ben koca İstanbul'da o vapura binmeden bir dakika evvel o vapura binmeyi düşünmüyordum. Canlı bombaları patlatmadan yakalamak hukuka uymaz, eyleme geçmesi lazım denilen ülkede bu ülkenin bir profesörünü ve gazetecisini gemide derdest edip aldılar. Gözaltına alınıp buraya getirildiğimde ve savcılık sorgusunda halkı korkutarak paniğe sevk edip tehdit ile suçlandım. Sordum hakime benden kim korkmuş? Bir kişi olmuş dedi ve davacının adını verdi. Bana söz hakkı verildiğinde, kendimi ifade etme imkanı bulduğumda suçlamanın ne kadar yersiz olduğu ortaya çıktı. Suçun unsurları oluşmadığı için beraat ettim. Allah'a şükür alnımızın akı ile bu işten çıktık" diye konuştu.
İDDİANAMEDEN
Geçtiğimiz Nisan ayında bir televizyon kanalında yaptığı konuşma sonrası hakkında yakalama kararı çıkarılıp mahkemeye sevk edildikten sonra serbest kalan Özsoy hakkında dava açıldı. Özsoy'un Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef haline getirip "halkta korku ve kaygı yaratmak amacıyla tehdit etmek" suçunu işlediği gerekçesiyle 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası istendi.