Netanyahu'dan Aşırı Sağcı Bakan Eliyahu'ya Tepki

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, " Gazze'nin tamamını Yahudileştireceklerini" savunan aşırı sağcı Miras Bakanı Amichai Eliyahu'nun hükümeti temsil etmediğini ileri sürdü.

İsrail Başbakanlık Ofisi'nin X hesabından Netanyahu adına yayınlanan açıklamada, "Eliyahu, liderlik ettiğim hükümet adına konuşmuyor." ifadesi kullanıldı.

Eliyahu'nun Gazze'ye yönelik saldırıların gidişatını belirleyen İsrail güvenlik kabinesinin bir üyesi olmadığını belirten Netanyahu, aşırı sağcı bakanın görüşlerinin kendisine ait olduğunu savundu.

Netanyahu, Bakan Eliyahu'nun 19 Ocak'ta varılan Gazze'de ateşkes ve esir takası anlaşması sonrası kabineden istifa ettiğini ve daha sonra geri döndüğünü hatırlatarak hükümetinin politikasının net olduğunu ve " Gazze'nin tamamını Yahudileştirecekleri" yönündeki açıklamanın hükümeti temsil etmediğini iddia etti.

İsrail'in aşırı sağcı Miras Bakanı Amichai Eliyahu, Tel Aviv yönetiminin Gazze Şeridi'nin yok edilmesi için çabaladığını, bölgedeki Filistinlileri sürgün edip buraya yerleşimcileri dolduracaklarını ve "Gazze'nin tamamını Yahudileştireceklerini" savunmuştu.

Daha önce Gazze'ye atom bombası atılmasının "seçenekleri arasında olduğu" açıklaması yapan Eliyahu, İsrail hükümetinin Gazze'nin yok edilmesine yönelik çaba gösterdiğini belirtmişti.

İsrail hükümeti, Filistinlileri sürgün planında ısrar ediyor

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir'e, Filistinlileri başka ülkelere sürmek amacıyla Refah'ta "insani yardım kenti" kurulması için bir plan hazırlama talimatı verdiğini duyurmuştu.

Katz, söz konusu plan kapsamında, ilk etapta 600 bin Filistinlinin, daha sonra ise Gazze Şeridi'ndeki bütün Filistinlilerin bölgeye sürgün edilmesini hedeflediklerini ve bunun için bir "çadır kent" kuracaklarını açıklamıştı.

Bölgeye aranarak giren Filistinlilerin bir daha Gazze Şeridi'nin diğer bölgelerine dönemeyeceğine dikkati çeken Katz, bunun Filistinlilerin "gönüllü göç" adı altında başka ülkelere sürgün edilmesini hayata geçirmek adına "İsrail için çok önemli" olduğuna işaret etmişti.

Uluslararası hak örgütleri, İsrail'in Filistinlileri namlu ucunda, insani yardımı tekeline alarak bu bölgeye toplamasının "insani yardım kenti" değil "toplama kampı" olacağı eleştirisini yöneltmişti.