Nazilli'de Çiftçiler Pamuk Üretiminde Sıkıntı Çekiyor

Nazilli'de Çiftçiler Pamuk Üretiminde Sıkıntı Çekiyor
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Aydın'ın Nazilli ilçesinde çiftçiler, artan girdi maliyetleri ve yetersiz destekler nedeniyle pamuk üretiminin sürdürülemez hale geldiğini belirtiyor. Akaryakıt fiyatlarındaki artış ve girdi maliyetlerinin yükselmesi, çiftçilerin üretimden çekilme noktasına gelmelerine yol açıyor.

Haber: Osman BEKAR

(AYDIN) - Nazillili çiftçiler, artan girdi maliyetleri ve yetersiz destekler nedeniyle pamuk üretiminin sürdürülemez hale geldiğini belirterek, "Bir kilo pamukla artık 400 gram mazot alabiliyoruz" dediler.

Aydın'ın Nazilli ilçesinde pamuk üretimi yapan çiftçiler, artan girdi maliyetleri ve su sıkıntısı nedeniyle üretimden çekilme noktasına geldi. Akaryakıt ve gübredeki yüksek fiyatlar nedeniyle üretimin sürdürülemez hale geldiğini belirten çiftçiler, pamuk gibi stratejik bir ürünün kaderine terk edilmesine tepki gösterdi.

Nazilli Çapahasan Mahallesi'nde çiftçilik yapan Güray Küçüksavran, pamuk üretiminin ekiminden hasadına kadar büyük maliyetler içerdiğini belirterek en büyük sorunun akaryakıt olduğunu söyledi. Küçüksavran, "7 Mayıs'ta 45 lira 3 kuruş olan mazot bugün 56 lira 12 kuruş. Yani bir buçuk ayda yüzde 25 zam yapıldı. Bu şartlarda hiçbir mahsul ekilmeyecek. Devletimizden destek bekliyoruz" dedi.

Akaryakıtın yanı sıra, çekirdek, gübre ve ilaç gibi tüm girdi maliyetlerinin katlanarak arttığını vurgulayan Küçüksavran, "Artık çiftçinin dayanacak gücü kalmadı. Bu şartlarda hiçbir mahsul ekilmeyecek" ifadelerini kullandı.

Pamuk üretiminde kullanılan gübre, ilaç ve tohum maliyetlerinin de her geçen yıl katlanarak arttığını vurgulayan Küçüksavran, "DAP gübresi bin 300 liraya kadar çıktı. Bir sezonda bir yükseliyor, bir düşüyor, takip edemiyoruz. Ürün fiyatları dolar endeksli hesaplanıyor deniliyor ama dolar artarken pamuğun fiyatı yerinde sayıyor" ifadelerini kullandı.

"Pamukla 400 gram mazot alabiliyoruz"

Üretici Ethem Aydoğdu, bugünün şartlarında çiftçiliğin çok zorlaştığını vurgulayarak, devletin, bilhassa pamuk çiftçisini gözden çıkardığını düşündüğünü belirtti. Aydoğdu da pamuk fiyatlarının dört yıl öncesine göre gerilediğine dikkati çekerek, "Dört sene evvel pamuk 25 liraya çıktı, bu yıl 22-23 lira. Mazot ise 55-56 lira. Eskiden bir kilo pamukla bir buçuk kilo mazot alınırdı, şimdi 400 gram mazot alınamıyor. Bu şartlarda pamuk üretimi yapmak imkansız hale geldi" dedi.

Aydoğdu ayrıca Nazilli'ye özgü bazı sorunlara da dikkat çekti. Bölgedeki arazilerin hala toplulaştırılmadığını, bu nedenle çiftçinin kırgın olduğunu belirtti. Su sıkıntısının da üretimi tehdit ettiğini ifade eden Aydoğdu, 1990 yılında planlanan ancak hayata geçirilmeyen Dalama Çayı projesine işaret etti.

"Artık biz maliyetleri takip etmeyi bıraktık"

Çiftçilik yapan İbrahim Yazıcı ise, her sene maliyetlerin katlanarak arttığını ancak ürün fiyatlarının yerinde saydığını vurgulayarak, "Yıllardır domates üretirim. Bundan 10 sene önce domatesi 10 liraya, 5 liraya satıyordum. 10 sene geçmiş, hala da domates 10 lira, 5 lira, 15 lira diye ifade etti. 10 sene önce 50-100 lira olan işçi yevmiyesinin bugün bin - bin 500 liraya çıktığını, mazot fiyatlarını ise takip edemez hale geldiklerini belirten Yazıcı, "Artık biz maliyetleri takip etmeyi bıraktık. Şu an derdimiz ne yapmak? Ürettiğimiz ürünleri yetiştirmeye çalışıyoruz. Hiç olmazsa onları bir yetiştirip bir şeye katkı sağlamak, ülkeye" dedi.

"Bu sadece kötü ekonomi yönetimi değil, bilinçli bir yok etme"

CHP Nazilli İlçe Başkanı Sema Aslıhan Ökmen, yaptığı açıklamada, "Traktör seslerinin yükselmesi gereken yerdeyiz. Ancak artık o traktörleri çalıştırmak da bu toprağa sürmek de mümkün değil" dedi. Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik çöküşün inkar edilemez bir noktaya ulaştığını belirten Ökmen, "Bir zamanlar meydanlarda 'Verin yetkiyi görün etkiyi' diyenlerin masalı artık bugün 50 lirayla bir litre mazot bile alınamayan bir Türkiye'ye dönüştü" ifadelerini kullandı.

Üreticinin mazot, gübre alamadığını, tarlasını süremediğini, sulayamadığını vurgulayan Ökmen, "Su yok, destek yok, plan deseniz o zaten yok. Bu koşullarda üretim nasıl yapılacak, bu şartlarda çiftçi nasıl ayakta kalacak?" diye sordu. Ökmen, üretimin her aşamasında çiftçiye yüklenen maliyetin tarımı bitirme noktasına getirdiğini belirterek, bunun sadece kötü ekonomi yönetimi değil, bilinçli bir yok etme politikası olduğunu savundu.

Kaynak: ANKA / Güncel
Haberler.com
500
Haberler.com'da yer alan yorumlar, kullanıcıların kişisel görüşlerini yansıtır ve haberler.com'un editöryal politikası ile örtüşmeyebilir. Yorumların hukuki sorumluluğu tamamen yazarlarına aittir.
title