Haberler
Yenidoğan Çetesi davasında Başhekim Fetin Rüştü Yıldız, Fırat Sarı'ya para ödediklerini itiraf etti

Sanık sandalyesine oturan başhekimden Fırat Sarı'yı zora sokacak itiraf

Bahçeli'nin çağrısı sonrası DEM Parti Öcalan'la görüşmek için yazılı başvuru yaptı

Bahçeli'nin Öcalan çağrısı sonrası DEM Parti ilk adımı attı

'Ahmet Özer' tartışması tansiyonu yükseltti, İmamoğlu çileden çıktı

İBB Meclisi'nde tansiyon yükseldi, İmamoğlu çileden çıktı

Ankara'da görüşme hareketliliği! Bahçeli ve Ahmet Türk'ten art arda açıklamalar

Bahçeli "Ağaların kapısı açık olur" dedi, Ahmet Türk'ten yanıt gecikmedi

Mısır ve Suriye'deki Katliamlara Tepkiler

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Suriye'de kimyasal silah kullanılması ve Mısır'da darbe karşıtı göstericilere yönelik katliamlar Diyarbakır, Mardin, Bingöl, Siirt ve Batman'da protesto edildi

Diyarbakır, Mardin, Bingöl, Siirt ve Batman'da Suriye'de kimyasal silah kullanılması ve Mısır'da darbe karşıtlarına yönelik katliam protesto edildi.

Diyarbakır Ulucami'de kılınan cuma namazı sonrasında Mustazaflar Cemiyetince organize edilen ve 26 sivil toplum kuruluşunun destek verdiği bir gösteri yapılarak Suriye'de kimyasal gaz kullanılması ve Mısır'daki katliam protesto edildi. Ulucami önünde açıklama yapan Mustazaflar Cemiyeti Diyarbakır Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Senai Taş, "Bugün ümmet olarak Kerbelaları, Halepçeleri, Dersimleri, Zilanları, Susaları tekrar tekrar yaşıyoruz" dedi.

Mısır'da yaşanan katliamların acıları daha taze iken Suriye'deki vahşet haberinin yürekleri dağladığını vurgulayan Taş, "İnsanım diyen hangi yürek küçük bebelerin çırpınarak can verme görüntülerine dayanabilir? Uykularında ölüme yakalanan mazlumların hallerini izleyip hala bu katliamı kim, nasıl yaptı tartışmalarının anlamı varmıdır? Bebeğinin cansız bedenini elleri arasına alıp göğe kaldıran babanın feryadı, tüm sesleri bastırmıştır artık" şeklinde konuştu.

"Bir ümmetin medeniyet eserleri, hafızası, yok edilmek isteniyor"

Taş, bunca sivilin öldürüldüğü bir katliamda kimyasal silah kullanılıp kullanılmadığının  tartışmasının abes olduğunu vurguladı. Katillerin isimlerinin de bir önemi olmadığını dile getiren Taş, şunları söyledi:

"En büyük acıyı her zaman mustazaf kitleler çekiyor. Kendini savunmaktan aciz kadınlar, çocuklar ve yaşlılar bu savaştan en fazla zararı görüyorlar. BM'nin rakamlarına göre Suriye'de ölenlerin sayısı 100 bini buldu ve bunun yarısına yakınını da masum siviller oluşturuyor. Resmi olarak da 2 milyon kişi göçmen durumuna düştü, 4 milyon insan kendi ülkesinde yer değiştirdi. Suriye'nin şerefli, gururlu insanları Türkiye, Ürdün ve başka ülkelerde dilenci durumuna düştüler. Namusuna düşkün kadınlar, küçücük kızlar fuhuş mafyasının elinde, çocukların organları Avrupa'dan Latin Amerika'ya kadar organ mafyasınca satılıyor. Uluslararası camianın gözlemci olarak Şam'da bulunduğu sırada Doğu Guta bölgesinde vuku bulan bu katliam, dünya tarihine kara leke olarak geçerken, mustazafların hanesine ise bir zafer olarak geçecektir. Mısır'daki siyasal İslam'ın sonu diyerek sevinen Esed, Sisi'nin yaptıklarının yanında kaldığını düşünmüş olmalı ki, kendisi de böyle fütursuzca vahşileşti. Ama tüm zalimler şunu iyi bilsin ki döktükleri mazlumların kanında boğulacaklar."

Taş, tüm vicdan sahibi insanların seslerini yükseltmelerini isteyerek kendilerinin Suriye halkının yanında olduklarını sözlerine ekledi.

Açıklama sırasında, sık sık tekbir getirilerek Suriye ve Mısır'daki yönetimler aleyhine sloganlar atıldı.

-Mardin

Mardin'de Şam'daki kimyasal silah saldırısı sonucu yaşamını yitirenler için gıyabi cenaze namazı kılındı.

Mardin Sivil Toplum Kuruluşları Platformu ve Mardin-Suriye Yardımlaşma Platformu Tertip Komitesi Başkanlığınca düzenlenen programda 13 Mart Mahallesi'ndeki Fuat Yağcı Camisi'nde, Mardin Belediye Başkanı Beşir Ayanoğlu, AK Parti Mardin Milletvekili Abdurrahim Akdağ ve Müftü Yardımcısı Mahsum Taşçı ile sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve vatandaşlar cuma namazının ardından Mısır ve Suriye'deki katliamlarda hayatını kaybedenler ile zulüm gören Müslümanlar için dua etti.

Katılımcılar daha sonra cami avlusunda gıyabi cenaze namazı kıldı.

Namazın ardından basın açıklaması yapan Mardin-Suriye Yardımlaşma Platformu Tertip Komitesi Başkanı Mehmet Timurağaoğlu, son iki yıldır Suriye'de ciddi acıların yaşandığını söyledi. Şam'da sivil halka kimyasal silahlarla saldırıyı lanetlediklerini belirten Timurağaoğlu, her geçen gün acıların katlanarak büyüdüğünü kaydetti.

Bu katliamın tek sorumlusunun silahları kullananlar olmadığını dile getiren Timurağaoğlu, "Bu olaylar karşısında sessiz ve tepkisiz kalanlar da katliamı yapanlar kadar sorumludurlar. Hiçbir şekilde izine rastlanılmayan kimyasal silahların varlığı bahane edilerek Irak'ı işgal eden ve milyonların ölümüne sebep olan Batı, şimdi kimyasallarla çocuklar vahşice katledilirken neden sessiz kalıyor. Anlamakta zorlanıyoruz. Bu katliamlarda İslam dünyasının da şunun farkında olması gerekiyor. Müslüman, din, mezhep, ırk farkı gözetmeksizin mazlumun yanında yer almalıdır. Bizler için Sisi, Esed ve Şaron arasında fark olamaz. Hiçbir siyasi veya stratejik menfaat için çocukların öldürülmesi karşısında sessiz kalmanın hesabını Allah'a veremeyiz" dedi.

Topluluk açıklamanın ardından dağıldı.

-Bingöl

Bingöl'de, cuma namazının ardından bir araya galan vatandaşlar, Mısır ve Suriye için dua etti.

Bingöl-Mısır Halkıyla Dayanışma Platformu öncülüğünde başlatılan dua programının üçüncüsü, cuma namazının ardından Hacılar Camisi avlusunda gerçekleştirildi.

Namazın ardından avluda toplanan vatandaşlar, ilahiyatçı Tahir Gündüz'ün yaptığı duaya eşlik ettiler. Dua programına katılan vatandaşlar, elerinde taşıdıkları döviz ve pankartlar eşliğinde Rabia işareti yaparak Mısır ve Suriyeli Müslümanlara destek gösterisinde bulundu.

Bingöl-Mısır Halkıyla Dayanışma Platformu, dua programının ilkini önceki gün yatsı namazında, ikincisini sabah namazında yapmıştı.

-Siirt

Mısır ve Suriye'deki katliamlarda ölenler için Siirt'te gıyabi cenaze namazı kılındı.

Çarşı Hacı Abdülhakim Sancak Camisi'nde kılınan cuma namazında hutbeyi il müftüsü Faruk Arvas okudu. Gözyaşlarına hakim olamayan Arvas,  İslam dininin kardeşliği ve barışı öngördüğünü ve zalimlerin mutlaka cezalandırılacağını söyledi.

Suriye'de bin 350 masum insanın öldürüldüğünü belirten Arvas, şöyle konuştu:

"Duygularımız köreliyor, hislerimiz ölüyor. İnsanlığımızdan utanıyoruz. Yeryüzünde ilk cinayeti, Adem aleyhiselamın oğlu Kabil işledi. Kabil'in, kardeşi Habil'i öldürdüğü günden bugüne Kabil'in yolunu takip edenler hiç azalmadı. Hep aynı günahla kirlendi insanlık. Katiller ve zalimler hiçbir zaman kana doymadılar. Sadece geçtiğimiz yüzyıl boyunca milyonlarca insan katledildi. Sömürgecilik uğruna nice canlar yok oldu. İşgallerle nice hayatlar son buldu. Saltanat ve hükümranlık uğruna nice masum insanların üzerine kurşun yağdırıldı. Dizginlenemeyen ihtiraslar, kin ve nefret yüzünden nice katliamlar yaşandı. Terör sebebiyle nice anaların yürekleri dağlandı. Töreler uğruna nice ocaklar söndü. Kan davalarında nice aileler yok oldu. Mafyalar haksız yere nice canlara kıydı. Nice büyük insanlar faili meçhul cinayetlerle katledildi. Evet, kardeşlerim, bugün de dünyamızda bir can pazarı yaşanıyor"

Daha sonra kılınan gıyabi cenaze namazına Vali Ahmet Aydın ile vatandaşlar katıldı.

-Batman

Batman Barosu, Suriye'de kimyasal silahların kullanılması sonucu yaşanan katliamı kınadı.

Batman Barosundan yapılan açıklamada, kimyasal silahların kullanıldığı katliamda, savaşla, çatışmayla ilgileri olmayan savunmasız binden fazla kadın, çocuk ve erkeğin yaşamını yitirdiği belirtildi.

Bu tür katliamların toplumlara derin acılar ve kalıcı travmalar bıraktığı kaydedilen açıklamda şu ifadelere yer verildi:

"Savaşta olsa bile sivillere yönelik toplu katliamların toplumsal sonuçları da vicdanlardaki hasarı da daha büyüktür. Bu nedenle Suriye'deki Baas rejiminin akraba olduğu Irak Baas rejiminin Halepçe'deki katliamını andıran zulmü, Suriye savaşının en kara sayfalarından biri olarak hatırlanacaktır. Suriye'de yaşanan bu insanlık dramı, uluslararası güçlerin, bölge devletlerinin siyasi hesapları arasında kaybolmakta, daha acısı bu kirli siyasetlerin malzemesi haline gelmektedir. Bu katliamlar ve siyasi hesaplarla sadece Suriye'nin masum insanları yaşamını yitirmemekte, insanlık vicdanı ve değerleri de yara almaktadır. Failleri insanlığın vicdanında mahkum olduğu insanlığa karşı işlenen bu suçları, yaşanan katliamları şiddetle kınıyoruz, lanetliyoruz." - Diyarbakır

Kaynak: AA / Güncel
title