Haberler
İsrail ve Hizbullah ateşkese çok yakın: 36 saat içinde ilan edecekler

Savaşın bitmesine saatler kaldı! Ateşkes artık çok yakın

Kreş tartışmasında CHP'li Başarır ağzını fena bozdu: Tweet bu kadar, geri zekalı

CHP'li Başarır ağzını fena bozdu! Varank'ın yanıtı ise daha bomba

Naci Görür'den Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

Malatya'daki depremden sonra korkutan açıklama: Sonuncusu 2 bin 500 yıl önceydi

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

İşte kokoreçcide ölen gencin son videosu: Ölürsem bunu paylaşın

"Mısır İçin Direniş İnsanlık İçin Diriliş Mitingi"

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Memur Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Gündoğdu: "Sıhhiye'den yükselen sesimiz; Mısır, Suriye, Arakan, Filistin ve Türkistan için direniş, bütün insanlık için yeni bir diriliştir. Bütün masumların özgür geleceğidir. Dünyada yeni bir özgürlük ve adalet hareketinin doğuşudur" Hak İş Konfederasyonu Genel Başkanı Arslan: "Bu meydandan 'bizim ne işimiz var Mısır'da, Mısır'da öldürülenlerle' diyenlere sesleniyorum: 98 yıl önce Beyrutlu, Rakkalı, Hamalı Müslümanlar neden Çanakkale'de şehit oldu hiç düşündünüz mü? Onlar bu coğrafyada ne için canlarını feda etmişlerse biz de bugün onlara bu meydandan cevap veriyoruz" Mazlum Der Genel Başkanı Ünsal: "Sıhhıye Meydanı, Adeviyye, Saraçhane, Nahda'nın, Sina'nın kardeşidir ve bizler kardeşlerimizin yalnız olmadığını göstermek, hakikate şahit olmak için buradayız" Anadolu Gençlik Derneği Genel Başkanı Turhan: "Bu zulümler, bu katliamlar son bulsun istiyorsak bunun tek yolu vardır. Akan kan dursun, dökülen gözyaşı dinsin istiyorsak, her renkten, her ırktan, her dilden insan huzur içerisinde yaşasın istiyorsak, zalime anladığı dilden cevap vermek istiyorsak, bunun tek yolu vardır İslam Birliğidir" Mısır ve Suriye'de yaşanan katliamlar yurt genelinde de protesto edildi

Memur-Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, "Sıhhiye'den yükselen sesimiz; Mısır, Suriye, Arakan, Filistin ve Türkistan için direniş, bütün insanlık için yeni bir diriliştir. Bütün masumların özgür geleceğidir. Dünyada yeni bir özgürlük ve adalet hareketinin doğuşudur" dedi.

Başkentte, Sıhhiye Meydanı'nda Mazlum Mısır Halkıyla Dayanışma Platformunca "Mısır İçin Direniş İnsanlık İçin Diriliş Mitingi" düzenlendi.

Mitinge Hak-İş, Memur-Sen, Mazlum-Der ve Anadolu Gençlik Derneği (AGD) ve üyeleri ile Türkiye'nin farklı illerinden gelen vatandaşlar katıldı.

Burada konuşan Memur-Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Kahire'den, Şam'a, Kaşgar'dan, Gazze'ye, Mali'den, Arakan'a bütün dünya mazlumlarına selam gönderdi.

Gündoğdu, "Mısır'da, Suriye'de insanlar katlediliyor, insanlık yok ediliyor, demokrasi, insan hakları ve insan onuru çiğneniyor, seyirci kalmayacağız, sessiz durmayacağız" ifadesini kullandı.

Mısır'da ve Suriye'de yaşanan vahşete, akıtılan kanlara, yitip giden canlara sırtını dönenler, gözlerini kapayanlar olduğunu bildiren Gündoğdu, şöyle devam etti:

"BM ya susuyor ya da konuştuğu işe yaramıyor. Bu yapısıyla da ancak, 'Kirleşmiş Milletler' olarak iş görüyor. AB seyrediyor ve bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyor, ABD darbe diyemiyor ve menfaatim nerede diye bakıyor. Bütün bunlar yetmezmiş gibi kimi Körfez ülkeleri vahşete para desteği veriyor. Kimi Körfez ülkeleri de demokrasi kabusu görmemek için darbecileri kutsuyor. Siyonist İsrail, Müslüman kanının akmasından zevk duyuyor, darbecilere askeri istihbarat dahil her türlü desteği sağlıyor, bütün bu ülkeler, 21. yüzyılın Firavunu Sisi'yi destekliyor. Ey darbe destekçileri, ey zalim şakşakçıları, ey mazlum avcıları sizden medet ummuyoruz, sizde insanlık ve haysiyet olmadığını biliyoruz. Müslüman coğrafyada bu zulmü ve vahşeti, imani idrakin ve Muhammedi kardeşliğin bitireceğine inanıyoruz. 'Medet Allah' diyoruz. Yardım Allah'tandır diyoruz."

"Hesabını vereceksin..."-

Nisa suresinde, "Kim bir mümini kasten öldürürse, onun cezası, içinde ebedi kalmak üzere cehennemdir..." buyurulduğunu ifade eden Gündoğdu, "Kimyasal silahla binlerce sabiyi öldüren Cani Esed; iktidar uğruna katlettiğin 100 bin insanın hesabını vereceksin. Baltacılarıyla, keskin nişancılarıyla masum bedenlere ölüm yağdıran Katil Sisi; tetikçiliğini ve kuklalığını ispat adına şehit ettiğin 15 bin masum için hesaba çekileceksin" değerlendirmesini yaptı.

Gündoğdu, şunları kaydetti:

"Sıhhiye'den yükselen sesimiz; Mısır, Suriye, Arakan, Filistin ve Türkistan için direniş, bütün insanlık için yeni bir diriliştir. Bütün masumların özgür geleceğidir. Dünyada yeni bir özgürlük ve adalet hareketinin doğuşudur. Herkes duysun ve bilsin ki; Mısır'ın mazlum halkı, Adeviyye Meydanı'nda silaha sarılmadan, fitneye bulaşmadan, inanarak ve Rabbi'ne sığınarak dünyadaki zulmü sona erdirecek, İslam coğrafyasında hakkın galip gelmesini, batılın sona ermesini sağlayacak idrake hayat veriyor. İnsanlık için yeni bir çığır açıyor. İşte bu yüzden diyoruz ki; Mısır halkı başta olmak üzere mazlumlar ya kazanacak ya kazanacak. Küresel oyunları, küresel senaryoları, küresel tuzakları hep birlikte bozacağız. Hep birlikte Mısır için direniş, insanlık için diriliş diyeceğiz, aklımızla yol alacağız, gönüllerimizle, mazlum dayanışmasına köprü olacağız. Karanlığın en koyu anı, aydınlığın en yakın olduğu andır. Bu eylemler,  şafağın sökmesidir, günün ışımasıdır, aydınlık geleceğin habercisidir. Haksızlık karşısında sesimiz, hak için direnişimiz, hakkı üstün tutan dirilişimiz bütün dünyada yankılanacaktır."

Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Arslan da Ortadoğu'nun adeta bir kan denizi haline geldiğini belirtti.

İnsani ve vicdani bütün ilke ve değerlerin yok sayıldığını ifade eden Arslan, "Tüm dünyanın gözleri önünde Mısır'da, Suriye'de katliam yapılıyor, insanlık bu katliamlara sessiz, itiraz edemeyecek kadar yüreksiz, hatta tarihe tanıklık yapamayacak kadar da mecalsiz. Yazıklar olsun bu katliamlara seyirci kalan uluslararası topluma ve devletlere. Yazıklar olsun ekonomik ve siyasi çıkarlarını milyonlarca insanın yaşamından daha değerli görenlere" diye konuştu.

Hak-İş olarak Mısır'da, Suriye'de yapılan katliamları, katliamlara sessiz kalanları lanetlediklerini bildiren Arslan, şöyle devam etti:

"Bu mesele sadece Mısır'ın meselesi değildir. Kahire'nin, İskenderiye'nin, Minye'nin, Süveyş'in derdi İstanbul'un, Ankara'nın, Diyarbakır'ın, Edirne'nin, Trabzon'un, Konya'nın derdidir. Bizim kayıtsız olmak gibi bir lüksümüz yok. Ey Sisi! Bütün ipleri emperyalist güçlerin eline vermişsin, bize 'içişlerimize karışm' diyorsun. Bu meydandan 'bizim ne işimiz var Mısır'da, Mısır'da öldürülenlerle' diyenlere sesleniyorum: 98 yıl önce Beyrutlu, Rakkalı, Hamalı Müslümanlar neden Çanakkale'de şehit oldu hiç düşündünüz mü? Onlar bu coğrafyada ne için canlarını feda etmişlerse biz de bugün onlara bu meydandan cevap veriyoruz."

Batı'nın, Mısır'daki katliamı büyük bir ikiyüzlülükle seyrettiğini vurgulayan Arslan, kendilerine demokrasinin layık görülmediği Mısır halkının ise kanlarıyla demokrasi destanı yazdığına işaret etti.

Çağdaş Firavunların Hz. Musa'nın yurdunda kan döktüğünü dile getiren Arslan, şunları kaydetti:

"Bereketli Nil'den su akmıyor kan akıyor. Tarih Musa'nın asasının Firavunları, saraylarını nasıl yerle bir ettiğini gördü. Elbette gün gelir bir Musa hesap sorar ve Nil'in dibine batar kardeş katledenler. Ramseslerin tarihe gömüldüğü gibi Sisiler de gömülür. Unutmayın keskin nişancılarından, tanklarınızdan korkmayan kadınlar mağlup edecek sizi. Şehit Esma'nın, şehit Habibe'nin kanı er geç boğacak sizi."

Zulüm, baskı ve ıstırabın sadece Mısırla ilgili olmadığına değinen Arslan, Mısır'ın yanı sıra Suriye, Arakan, Filistin ve Doğu Türkistan'da da katliamların devam ettiğini, 25 yıl sonra Suriye'de yeni bir Halepçe yaşandığını sözlerine ekledi.

İngilizce, Arapça ve Türkçe ortak açıklama

Aynı anda 10 Arap kanalının da canlı yayınla dünyaya duyurduğu mitingde Mazlum Mısır Halkıyla Dayanışma Platformu ortak açıklaması da İngilizce, Arapça ve Türkçe olarak Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Kaytan tarafından okundu.

Uluslararası camiaya seslenilen açıklamada, Mısır'da barışçıl gösterilere darbe yönetimi tarafından hukuk ve insanlık dışı yöntemlerle müdahale edilerek binlerce masum insanın katledilmesinin 21. yüzyılın en büyük ayıplarından biri olarak tarihe geçtiği belirtildi.

Mısır'daki katliamın sadece Mısırlı cunta yönetiminin değil, buna destek veren bütün zalimlerin alnında bir kara leke olarak kalacağı vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Firavunlar çağının binlerce yıl önce kapandığını düşünenler yanılıyor. Mısır'da çağdaş Firavunlar kendi insanına her türlü zulmü uyguluyor. Çocuk, kadın, yaşlı, masum demeden insanları katlediyor. Canlı yayında keskin nişancıların insanları sırtlarından vurduğunu, tankların genç bedenleri ezdiğini, çocuklu kadınların yerlerde sürüklendiğini, bebeklerin katledildiğini, meydanların ateşe verildiğini, camilerin kuşatıldığını izliyoruz. İçimiz yanıyor, canımız acıyor, öfkemiz kabarıyor. Bütün bu insanlık dışı felaketin sorumluları, Mısır'daki gayrımeşru cunta yönetimi olduğu kadar, buna sessiz kalan küresel güçler ve onların bölgedeki işbirlikçileridir.

Başta Birleşmiş Milletler, ABD, Avrupa Birliği, İsrail ve diğer uluslararası kuruluşlar olmak üzere,  bölge ülkelerin darbeye destek yönetimlerinin bu tutumunu nefretle kınıyoruz. Mazlumların haklarını gasp edenler, canlarına kıyanlar, Mısır'ı karanlığa sürükleyenler asla başaramayacak."

Mazlum-Der Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal da Mısırlıların haksızlığa boyun eğmeyip kanlarıyla tarih yazdıklarını, düğüne gider gibi direnişe gittiklerini ifade etti.

Ünsal, "Sıhhıye Meydanı, Adeviyye, Saraçhane, Nahda'nın, Sina'nın kardeşidir ve bizler kardeşlerimizin yalnız olmadığını göstermek, hakikate şahit olmak için buradayız" şeklinde konuştu.

Mursi'nin suçunun Filistin'e destek vermek olduğunu belirten Ünsal, şehadete hazırlananlar için esaretin olmadığını ve benzer senaryoların geçmişte de yazıldığını, farklı Müslüman ülkeler üzerinde de oynandığını vurguladı.

Mısır'daki darbe Büyük Ortadoğu Projesinin yeni bir stratejisidir

Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Genel Başkanı Salih Turhan da Mısır'daki darbenin İsrail'in varlığını teminat altına almak için yapıldığını dile getirdi.

Darbenin, İslam ülkelerinin sınırlarını değiştirmek, Müslüman halklarını parçalamak, ümmetin çocuklarını birbirine düşürmek için işletilen bir sürecin neticesi olduğunu kaydeden Turhan, şöyle devam etti.

"Mısır'daki darbe Büyük Ortadoğu Projesinin yeni bir stratejisidir. Elbette bu İslam coğrafyasının bir parçası olan ülkelerin darbeye destek olan işbirlikçi yöneticileri kınıyoruz, lanetliyoruz ancak kuklalara olan öfkemiz kuklacıyı görmemize engel olmasın. Biz biliyoruz ki Irak'ta patlayan bombaların, Suriye'de akan kanın, Mısır'daki katliamın tek kazananı vardır: O da terörist ve işgalci İsrail'dir. Bu zulümler, bu katliamlar son bulsun istiyorsak bunun tek yolu vardır. Akan kan dursun, dökülen gözyaşı dinsin istiyorsak, her renkten, her ırktan, her dilden insan huzur içerisinde yaşasın istiyorsak, zalime anladığı dilden cevap vermek istiyorsak bunun tek yolu vardır İslam Birliğidir."

Farukiye Vakfı üyeleri de Suriye'de yaşananları protesto etmek amacıyla çocuklara temsili kefen giydirerek miting alanına getirdi.

Katılımın geniş olduğu mitinge bazı siyasi parti temsilcileri de destek verdi. Konuşmaların ardından tüm İslam coğrafyasında zulme uğrayan Müslümanlar için dua edildi.

Yurdun çeşitli yerlerinde düzenlenen mitinglerde de Mısır ve Suriye'deki katliamlar protesto edildi.

Kahramanmaraş

Anadolu Platformu Rıdvan Hoca Vakfı üyeleri, Mısır'da darbe karşıtlarına yönelik katliamlar ile Şam'daki kimyasal silah saldırısını protesto etti.

Rıdvan Hoca Vakfı tarafından düzenlenen protesto gösterisine katılan çok sayıda kişi, Müftülük Meydanında toplanarak, Sisi, Esed, ABD, AB ve İsrail aleyhinde sloganlar atıp tekbir getirdi.

Grup adına konuşan Vakıf Başkanı Osman Kurtoğlu, Suriye diktatörlüğünün kendi halkına karşı işlediği cinayetlere her gün yenilerinin eklendiğini belirtti.

Kurtoğlu, son olarak Şam banliyölerinde kimyasal silahla yapılan saldırıda, çoğunluğu çocuk ve kadın olmak üzere yüzlerce insanın katledilidiğini belirterek şunları kaydetti.

"Halepçe'de kimyasal silahla yapılan katliam gibi bu saldırıda insanlığa karşı işlenmiş açık bir cinayettir. Yazık ki BM ve uluslararası toplum bu katliam kaşısında da herzamanki suskunluğunu sergilemekte ve Müslüman toplumlara karşı işlenen cinayetlerde takındıkları iki yüzlü tutumlarını sürdürmektedir."

Açıklamanın ardından çeşitli pankartlar taşıyan gruptakiler, Rabia işareti yapıp tekbirler getirerek Gaziantep'teki mitinge katılmak üzere meydandan ayrıldı.

Adıyaman

Besni ilçesinde, Mısır'da darbe karşıtlarına yönelik katliam ve Suriye'deki kimyasal saldırıda hayatını kaybedenler için gıyabi cenaze namazı kılındı.

Dolunay Eğitim Kültür ve Yardımlaşma Derneği öncülüğünde, Merkez Hacı Reşit Camisi avlusunda toplanan vatandaşlar, Mısır, Suriye, Somali, Myanmar'da ölen Müslümanlar için gıyabi cenaze namazı kıldı.

Gıyabi cenaze namazına AK Parti Adıyaman Milletvekili Mehmet Erdoğan da katıldı. Namaz sonrası edilen dua sırasında bazı vatandaşların göz yaşlarını tutamadığı görüldü.

Gümüşhane

Kelkit Platformu Oluşumu, Mısır'daki darbe karşıtlarına yönelik katliam ile Şam'daki kimyasal silah saldırısını protesto etti.

Kelkit Tahir Efendi Derneği önderliğinde çeşitli sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle düzenlenen protesto gösterisine katılan çok sayıda kişi, Güllü Hatun Köprüsü'nde toplandı.

Grup, Milli Egemenlik Meydanı'na kadar, Sisi, Esad, ABD ve İsrail aleyhinde slogan atıp tekbir getirerek yürüdü. Milli Egemenlik Meydanı'nda Kuran okunmasıyla başlayan protesto gösterisine Kelkit'te bulunan Suriyeli çocuklar da katıldı.

Protesto gösterisinde Rabia adlı kız çocuğu İstiklal Marşı'nı okudu.

Çeşitli pankartlar taşıyan gruptakiler, Rabia işareti yaptı, tekbir getirdikten sonra dağıldı.

Gösteriler akşam ve yarın da devam edecek

İnsan ve Medeniyet Hareketi çatısı altındaki Genç Hareket oluşumu önderliğinde, çeşitli sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle örgütlenen kişiler, Mısır'da darbe karşıtlarına yönelik katliamı ve Şam'daki kimyasal silah saldırısını Saraçhane Parkı'nda protesto edecek.

Pazar günü ise Antikapitalist Müslümanlar, Mısır'da darbe karşıtlarına yönelik katliamı protesto etmek için ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu önünde saat 17.00'de buluşacak. İstanbul'daki Adıyamanlılar, Suriye ve Mısır'da yaşanan insanlık katliamına karşı tepki göstermek için saat 20.00'de Eyüp'te Silahtarağa Meydanı'nda bir araya gelecek.

İzmir Konak Meydanı'nda 24-25 Ağustos'ta saat 20.00'de katliamlar protesto edilecek.

Malatya'da faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları da belediye binasının arkasındaki alanda, 25 Ağustos Pazar günü saat 17.00'de Mısır'da darbe karşıtlarına yapılan katliamı ve Suriye'deki kimyasal silah saldırısını protesto edecek.

Mardin'in Midyat ilçesinde bugün ve yarın yatsı namazı sonrasında Suriye ve Mısır'daki katliamlar protesto edilecek. - Ankara

Kaynak: AA / Güncel
title