Milli Savunma Bakanı Canikli Açıklaması
Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, "Türkiye S 400'lerin dışında ayrıca uzun vadeli kendi yerli milli kapasitesini geliştirmek amacıyla hava savunma sistemi geliştirmek, üretmek ve kullanmak için EUROSAM Konsorsiyumu'nu oluşturan ülkelerle ön anlaşmayı gerçekleştirdi.
Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli, "Türkiye S 400'lerin dışında ayrıca uzun vadeli kendi yerli milli kapasitesini geliştirmek amacıyla hava savunma sistemi geliştirmek, üretmek ve kullanmak için EUROSAM Konsorsiyumu'nu oluşturan ülkelerle ön anlaşmayı gerçekleştirdi." dedi.
Canikli, AK Parti Giresun Merkez İlçe Başkanlığı 6. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada, 2002 yılında savunma sistemlerinin sadece yüzde 18'inin yerli imkanlarla üretilebildiğini söyledi.
Bunlara da çok teknoloji içermeyen, sofistike olmayan, harcı alem savunma ürünleri denilebileceğini belirten Canikli, "Onlarla kalmış olsaydık, sadece onlarla yola çıkmış olsaydık, onlarla bu toprakları savunmaya çalışıyor olsaydık kesinlikle başarma şansımız olmazdı ya da bedeli çok ağır olurdu." diye konuştu.
Canikli, Rusya'dan S 400 füzelerinin satın alındığını anımsatarak, "O iş bitti, S 400 füzeleri satın alınmıştır bundan sonra artık detaylar ama onunla yetinmiyoruz kendi savunma sistemimizi geliştirmek için EUROSAM Konsorsiyumu ile ayrı bir çalışma yapıyoruz yine hava savunma sistemi geliştirilmesi çerçevesinde ama orada özellikle bu teknolojiye yerli imkanlarla kendimizin sahip olmasını hedefliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
EUROSAM'ın, Fransa ve İtalya başta olmak üzere Avrupa ülkeleri konsorsiyumu çerçevesinde kurulmuş bir şirket olduğunu dile getiren Canikli, "Türkiye S 400'lerin dışında ayrıca uzun vadeli kendi yerli milli kapasitesini geliştirmek amacıyla hava savunma sistemi geliştirmek, üretmek ve kullanmak için EUROSAM Konsorsiyumu'nu oluşturan ülkelerle ön anlaşmayı gerçekleştirdi." dedi.
"2018'de 17 milyar lira ilave savunmaya kaynak aktarıyoruz"
Canikli, bu alandaki açığı kapatmak için birkaç koldan gittiklerini belirterek, bunların çok pahalı sistemler olduğunu söyledi.
Artan savunma ihtiyaçlarını karşılayacak kaynakları oraya yönlendirme imkanına sahip olunduğuna işaret eden Canikli, şöyle devam etti:
"Bu çok önemli bir konu, sadece 2018'de 17 milyar lira ilave savunmaya kaynak aktarıyoruz ve kaynak ayırıyoruz. Bir önceki yıla göre yüzde 30'luk artış anlamına geliyor. Tabii bu sadece silah ve mühimmat satın alınması değil, onun yanında özellikle füze savunma sistemi başta olmak üzere güçlü ana savunma sistemlerin geliştirilmesine ilişkin harcamayı da içeriyor."
Canikli, zaman zaman 'bu kaynaklar nereden geliyor, nereden bulunuyor?' şeklinde tartışmalar olduğuna dikkati çekerek, "2002 ve öncesinde savunma alanına ya da başka alanlara ihtiyacımız olan kaynakları aktarmamız, sağlamamız mümkün değildi çünkü bütçenin neredeyse yarısı faiz ödemelerine aktarılıyordu. Şu anda bütçenin yüzde 9'una kadar düşürülmüştür faize aktarılan para." diye konuştu.
"PYD ve YPG kesinlikle bir terör örgütüdür"
İHA'lardan atılan bir cirit füzesinin maliyetinin 65 bin dolar olduğunu ifade eden Canikli, şunları kaydetti:
"Çok da pahalı sistemler. Bin 400 kilometre sınır var, Suriye ve Irak sınırı, terörist her yerden gelebiliyor hem onları takip edeceksiniz, gözleyeceksiniz bulduğunuz zaman da imha edeceksiniz. Bu kolay değil, anlatıldığı gibi kolay bir iş değil ama hamdolsun bugün Türkiye tüm bunları en iyi şekilde yapabilen, yönetebilen, terörle ve Türkiye'ye yönelik saldırıların tamamıyla mücadele edebilen bir Türkiye'dir."
Canikli, PYD ve YPG'nin kesinlikle bir terör örgütü olduğunu vurgulayarak, "En ufak bir şüphe yok ve temel hedefi de PKK'nın Türkiye'ye ilişkin hedefi, emelleri neyse YPG'nin PYD'nin de o. Tabii buna müsaade etmemiz mümkün değil." dedi.
Böyle bir terör örgütünün, üyesinin, teröristinin bulunduğu her yerin Türkiye'nin doğal hedefi olduğuna işaret eden Canikli, "Bu bizim uluslararası hukuktan doğan hakkımızdır. Terörün, terör örgütünün, teröristin olduğu her yer bizim hedefimizdir. Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi ama ne zaman geleceğimiz, ne zaman vuracağımız bilinmez, her an olabilir. Hiç kimse bunu engelleyemez." ifadelerini kullandı.
Subay ve astsubay atamaları
Canikli, 15 Temmuz'dan sonra Türk Silahlı Kuvvetleri ve diğer kurumlarda çok ciddi operasyonlar yapıldığını, ihraçlar gerçekleştirildiğini belirterek, "Hızlı bir şekilde bu ihraçların açığını kapatmak için çalışma yapıyoruz. Bunun sonucunda 15 Temmuz'dan sonra eğitime alınan 868 ilk subay teğmenlerimizin atamasını 10 gün içinde gerçekleştireceğiz. Bunlar dört yıllık üniversite mezunları arasından 15 Temmuz'dan sonra alınan, eğitilen ve şimdi mezun olan subaylar." diye konuştu.
"Hain örgütün oraya nüfuz etmesi, oradaki gençleri, subayları zehirlemesi nedeniyle ortaya çıkan o açığın kapatılması için ilk çalışmayı bu şekilde yaptık." bilgisini aktaran Canikli, şöyle devam etti:
"Şimdi şu an, yine 9 ay sonra teğmen olarak nasbedilmek üzere 2 bin 500 subay adayının mülakatı devam ediyor. Onlar da inşallah bu ay içerisinde tamamlanacak. 9 ay sonra onları da subay, teğmen olarak nasbedeceğiz. Bütün bunlar yeni kurulan Milli Savunma Bakanlığına bağlı Milli Savunma Üniversitesi bünyesinde gerçekleştiriliyor. İnşallah önümüzdeki iki yıl içerisinde bu şekilde ortaya çıkan subay ve astsubay açığının tamamı kapatılmış olacak."
Bakan Canikli, 9 ay önce iki yıllık yüksekokul mezunları arasından astsubay yetiştirmek üzere seçilen bin 526 gencin de 10 gün içinde astsubay olarak atamasının gerçekleştirileceğini sözlerine ekledi.