Haberler
Türk-İş Başkanı Atalay'dan asgari ücret çıkışı: Ortada dolaşan rakamları kabul etmek mümkün değil

Türk-İş Başkanı Atalay'dan gündem yaratacak asgari ücret çıkışı

Piyasaları alt üst eden sahte dolar skandalı akıllara Saddam'ın yaptığını getirdi

Sahte dolar skandalı akıllara Saddam'ın yaptığını getirdi

Çete ile anılan Güney Hastanesi'nin sahibi: Ortaokul mezunuyum, sigorta primim için hastaneyi satın aldım

İstanbul'un göbeğindeki hastaneyi bakın ne için satın almış

Esenyurt Belediye Başkan Yardımcısı Osman Yalçın hakkında yakalama kararı

Özel'in cezaevi ziyareti sırasında başkan yardımcısına operasyon

Mevcut Gıda Üretimi Artan Nüfusa Yetmeyecek

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Akdeniz Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Erbaş: "Artan nüfusun ihtiyacının karşılanması için gelecek 40 yılda mevcut gıda üretiminin yaklaşık yüzde 50 artırılması ger...

GÜÇ GÖNEL - Akdeniz Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Erbaş, dünyada artan nüfusun ihtiyacının karşılanması için gelecek 40 yılda mevcut gıda üretiminin yaklaşık yüzde 50 artırılması gerektiğini bildirdi.

Doç. Dr. Erbaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gıda kaynaklarının enerji kaynaklarından daha stratejik bir konuma geldiğini ifade etti. Dünyada gıda kaynaklarının dengesiz bir dağılım gösterdiğinin altını çizen Erbaş, dünya nüfusunun yeterli miktar ve kalitede gıdaya ulaşamadığını vurguladı.

Yeterli ve kaliteli gıdaya ulaşma hakkı olarak tanımlanan gıda güvencesinin temin edilememesinin insanlığının en temel sorunlarından olduğunu belirten Erbaş, "Toplumsal boyutta gıda güvencesinin yetersizliği ve açlık nedeniyle birçok sorun ortaya çıkmakta, ülkesel huzursuzluklar ve savaşlar olmaktadır. Gıda dengesizliği nedeniyle oluşan bu sosyal kargaşalar, gıda güvencesini daha da büyük tehlikeye sokmaktadır" dedi.

Bireysel boyutta ise açlığın çeşitli sağlık sorunlarını ortaya çıkardığını vurgulayan Erbaş, şöyle devam etti:

"Bu sorunlar çoğunlukla kalp ve damar hastalıkları, solunum ve sindirim sistemi rahatsızlıkları, bağışıklık sistemi zayıflamaları, tüberküloz, felç ve enfeksiyon gibi hastalıklar ve prematüre bebek doğumlarıdır. Açlığın fazla olduğu toplumlarda bu tip sağlık sorunları nedeniyle ortalama ömür süresi de oldukça düşüktür. Ortalama ömrün açlığın olmadığı veya çok az olduğu gelişmiş Avrupa ve Kuzey Amerika ülkelerinde 75 yaştan daha yüksek, açlığın yoğun yaşandığı ülkelerde ise 50 yaştan daha düşük olduğu tespit edilmiştir."

"Dünya gıda fiyatları hızla artıyor"

Doç. Dr. Mustafa Erbaş, yaklaşık 7 milyar olan dünya nüfusunun 2050 yılında 11,3 milyara çıkmasının öngörüldüğünü bildirdi.

"Artan nüfusun gıda ihtiyacının karşılanması için gelecek 40 yılda mevcut gıda üretiminin yaklaşık yüzde 50 artırılması gerekir" diyen Erbaş, "Ancak yeni tarım alanları açma imkanının hemen hemen olmadığı dikkate alınırsa artan gıda ihtiyacının ancak verim artışı, üretim planlaması ve tarımsal üretimin teşvik edilmesi gibi faktörlerle sağlanabileceği açıktır" diye konuştu.

Erbaş, son yıllarda dünya gıda fiyatlarında hızlı bir artış yaşandığına dikkati çekerek, "Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü tarafından Dünya Bankası verileri dikkate alınarak, 200'den fazla indikatör gıda maddesinin fiyatı kullanılarak hesaplanan dünya nominal gıda fiyat indeksi, 1990-2005 yılları arasında yaklaşık ortalama 100 değerinde iken, 2006-2010 yılları arasında 150 değerine ulaştı. 2011 yılından bu yana ise dünya gıda fiyat indeksi 200 değerinin üzerinde seyretmektedir" dedi.

Hazırlanan bir rapora göre 2011-2020 yılları arasında tahıl fiyatlarının yüzde 20, et fiyatlarının ise yüzde 30 oranında artacağının öngörüldüğüne işaret eden Erbaş, gıda fiyatlarında meydana gelen dalgalanmaların açlık çeken nüfusun hızla artmasına neden olacağını vurguladı.

Doç. Dr. Erbaş, gıda fiyatlarında hızlı bir yükselişin olduğu 2007-2008 yıllarında açlık çeken kişi sayısının 100 milyon kadar arttığının tespit edildiğini bildirdi.

"Kişi başına düşen ekilebilir alan azalıyor"

Mevcut tarım alanlarının erozyon, hastalık, tarım dışı faaliyetlerde kullanma, miras paylaşımı yoluyla parsel boyutlarının küçülmesi gibi tehlikelerle karşı karşıya olduğunu anlatan Erbaş, şunları kaydetti:

"Yapılan araştırmalarla dünyada 1959 yılında kişi başına düşen ekilebilir alanın yaklaşık 5 hektar olduğu, 2006 yılında bu değerin yarı yarıya azalarak 2,5 hektara indiği belirlenmiştir. 2040 yılında ise 1,1 hektara ineceği tahmin edilmektedir. Ayrıca her yıl 2 ile 5 milyon hektar ekilebilir alan erozyon veya kuraklaşma gibi etkenlerle kaybedilerek tarım dışı kalmaktadır."

Erbaş, gıda güvencesinin sağlanması için küresel ısınmayla mücadele edilmesi, dünya nüfus artış hızının yavaşlatılması, tarım alanlarının ve suyun etkin kullanılması gerektiğini dile getirdi.

Yerel gıda üretim imkanlarının desteklenmesi, yerel gıdaların tüketiminin teşvik edilmesi ve gıda kayıplarının en aza indirilmesi gibi çalışmaların da yapılmasının önemine değinen Erbaş, "Aksi takdirde insanlık açlık çekilen bölgelerden refah içerisindeki bölgelere önlenemez kitlesel göçlerle savaşlarla ve açlığa bağlı toplu ölümlerle yüzleşecektir" dedi. - Antalya

Kaynak: AA / Güncel
title