Metin Altıok Ödülü Sahibini Buldu
Metin Altıok ödülü sahibini bulduİSTANBUL, (DHA) Metin Altıok anısına bu yıl 10'uncusu verilen Metin Altıok Şiir Ödülü dün akşam Caddebostan Kültür Merkezi'nde düzenlenen bir törenle "Aşktan Alır Rengini" kitabıyla Hicri İzgören'e takdim edildi.
Metin Altıok ödülü sahibini buldu
İSTANBUL, (DHA) Metin Altıok anısına bu yıl 10'uncusu verilen Metin Altıok Şiir Ödülü dün akşam Caddebostan Kültür Merkezi'nde düzenlenen bir törenle "Aşktan Alır Rengini" kitabıyla Hicri İzgören'e takdim edildi.
Törenin açılışını, Sivas olaylarında yaşamını yitiren şair Metin Altıok'un kızı Zeynep Altıok Akatlı yaparken Fazıl Say, Serenad Bağcan ve Tilbe Saran da mini bir konser verdiler.
Kırmızı Kedi Yayınevi desteğiyle gerçekleştirilen ödülün, jüri başkanlığını ise Hürriyet Gazetesi yazarı Doğan Hızlan yaparken, Hilmi Yavuz, Eray Canberk, Ahmet Telli, Şükrü Erbaş, Ali Cengizkan ve Haydar Ergülen'den oluşan isimler de seçici kurulda yer aldı.
"ÖDÜLÜMÜ DİRENENLERE İTHAF EDİYORUM"
Şair Hicri İzgören ödülünü Eray Canberk'in elinden alırken yaptığı konuşmada, Metin Altıok'un şiirini ve duruşunu saygıyla karşıladığını ve kendisini usta bildiğini belirterek şunları söyledi: "Metin Altıok adına konulmuş bir ödülü almaktan son derece mutlu ve onurluyum. Bu ödülü bana layık gören seçici kurulun değerli üyelerine saygılarımı ve teşekkürlerimi bildiriyorum. Bu ödülü şiirin muhalif kimliği adına barış, özgürlük ve adalet adına mücadele eden, içerde ve dışarıda direnenlere ithaf ediyorum."
"BU ÜLKENİN KARANLIĞINDA YOK EDİLEN AYDINLARI, GAZETECİLERİ, SANATÇILARI AYDINLIĞI ÇAĞIRAN GÜNLERLE ANALIM İSTEDİK"
Törenin açılışını ve sunumunu gerçekleştiren Zeynep Altıok Akatlı, konuşmasında akademisyenleri, aydınları, gazetecileri, sanatçıları, karanlığı simgeleyen günlerle değil aydınlığı çağıran ve onları yaşatan günlerle anmak gerektiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Metin Altıok ve onun gibi kendini hep sözde bulanlar bugün ömrünü nefrete, kine, ayrıştırmaya odaklayanlar tarafından hedef oldular, yakıldılar, vuruldular, bombalandılar, katledildiler. Bu akıl ne yazık ki bugün en şiddetli ağırlığıyla kendisini bize hissettiriyor ve aydınlanmayı, devrimleri, Cumhuriyetimizi, laikliği hedef alan bu karanlık, bu sistemli yok edişi, sözü, düşünceyi, sanatı, şiiri, romanı, müziği yok etmeyi de şiar ediniyor. Çünkü biliyor ki muhakeme, biatın karşısındaki en kuvvetli silahtır. Çünkü biliyor ki muhakemeyi tetikleyen sanattır, şiirdir, düşüncedir, bilimdir. Cumhuriyet'in yarattığı dünya sanatçısı yok zannedenler kendi karanlıklarını gerçek zannediyorlar. Oysa biz bugün burada Cumhuriyet'in, aydınlanmanın, bütün devrimcilerini selamlamak için buluştuk. Biz istedik ki Metin Altıok'u, Behçet Aysan'ı, Asaf Koçan'ı, Uğur Kaynar'ı nice canımızı, 35 kişiyi, bu ülkenin bu karanlığında yok edilen, akademisyenlerimizi, aydınlarımızı, gazetecilerimizi, sanatçılarımızı, karanlığı simgeleyen günlerle değil aydınlığı çağıran ve onları yaşatan günlerle analım."
(FOTOĞRAF-VİDEO)