'Mersinli gelin'in ihracat başarısı
2012 yılında Mersin'den Sinop'a gelin gelen girişimci kadın, 2013 yılında Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı'ndan (KUZKA) aldığı destekle ürettiği tarım makinelerini geliştirerek 60 ülkeye ihracat yapmaya başladı.
2012 yılında Mersin'den Sinop'a gelin gelen girişimci kadın, 2013 yılında Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı'ndan (KUZKA) aldığı destekle ürettiği tarım makinelerini geliştirerek 60 ülkeye ihracat yapmaya başladı. Yıllık 5 milyon dolar ithalat yapan firmayı dalga geçenlere inat ihracat yapacak konuma getiren Fatma Şefika Özer, 35'i kadın olmak üzere 350 kişiye de ekmek kapısı açtı.
Mersin'de dünyaya gelen ve eğitim hayatını İstanbul'da tamamlayan Tekstil Mühendisi Fatma Şefika Özer, 2012 yılında eşi Barbaros Özer ile evlenerek Sinop'a yerleşti. Eşinin sahibi olduğu yıllık 5 milyon dolar tarım ürünleri üreten ithalatçı firmanın başına geçen Mersinli gelin Fatma Şefika Özer, 2013 yılında Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı'na (KUZKA) makine parkurunu geliştirmek için proje hazırladı. Projesi KUZKA tarafından desteklenen Özer, makine parkurunu geliştirerek ithalat ettikleri ürünleri destek sayesinde kendi bünyelerinde üretmeye başladı. Ürettikleri ürünleri ilk olarak Romanya'ya ihracat eden Özer, şu anda 60 ülkeye yıllık 3,5 milyon dolar civarında tarım ürünleri ihracatı yapıyor. Özer, ayrıca Mersin'den gelin geldiğinde tek üretim tesisi olan Barbaros Motor'a ait şu an 4'üncü fabrikanın temelini atmak için hazırlık yapıyor.
2012 yılında evlendikten sonra Sinop'a yerleştiğini belirten Barbaros Motor Limited Şirketi Yönetim Kurulu Üyesi Fatma Şefika Özer, "Ticareti ve üretimi çok seven bir ailenin ilk çocuğu olarak Mersin'de dünyaya geldim. İstanbul Teknik Üniversitesi'nden mezun olduktan sonra çeşitli büyük kuruluşlarda, işletmelerde mühendis olarak hayatıma devam ettim. 2012 yılında eşimle evlendikten sonra Sinop'a gelin geldim. Sinop'ta ne yapabilirim diye düşündüm. Çünkü benim uzmanlık alanım tekstil mühendisliği ve evde oturmak istemiyordum, bir şeyler yapmak istiyordum. Eşime yardım etmeye karar verdim. Eşimin büyük çapta ticaret yapan bir firması vardı. Biz bu firmayı üretim yapan bir firma haline getirmek istedik. Bu nedenle ciddi çalışmalar yaptık. Baş başa verip projeler ürettik. İmalata başladık. İmalata başladıktan sonra biz bu ürettiğimiz malları yurt dışına satışını yapalım dedik. Neden yurt dışına ihracat yapmıyoruz dedik. İç pazara zaten gereken ürünleri veriyoruz. Yurt dışına da açılalım istedik. Bunun üzerine çalışmalar yaptık, yurt dışında ilk bağlantılarımızı yaptık ve ihracata başladık. Biz ciddi anlamda ithalat yapan bir firma iken üretip bunu ihracat eden bir firma haline yani değer üreten bir firma haline geldik" dedi.
5 milyon dolar civarında bir ithalat hacimlerinin olduğunu söyleyen Özer, "Bu ithalat hacmi ülkemiz içinde yorucu bir miktardı. Dış ticaret açığına neden olan firmalardan bir tanesi de bizdik. Bunu kapatanlardan niye bir tanesi de biz olmayalım dedik. Niye üretmeyelim. Bunun üzerine üretim kararı aldık. Yaklaşık şu an 3 milyon dolar civarında bir ihracatımız var, ithalatımızı da azalttık. Belki şu an 1-1,5 milyon dolar civarında bir ithalatımız vardır. Artık dış ticaret açığı veren bir firma değil de ülkesinin ve bölgesinin ekonomisine de ciddi anlamda katkı sağlayan bir firma haline geldik" diye konuştu.
İthalatçı bir firmayı ihracat yapar hale getirmek için çalışmalara başladığında herkesin kendisiyle dalga geçtiğini anlatan Özer, "Ben, fabrikaya gelip artık bu firmada ihracata başlayacağız dediğimde 'biz mi ihracat yapacağız, nasıl satış yapacağız, yurt dışına nasıl mal satarız' diyerek benimle dalga geçmişlerdi. Ama ben bu dalga geçmelere boyun eğmedim, dedim ki tabii ki satacağız, bir değer üretiyorsak bunu da satacağız. Bunu başka ülkelere satmamız gerekiyordu. Ciddi çalışmalar yapıp hangi makineyi nasıl pazarlamamız gerektiğini öğrendim. Bunların üzerinde çalıştım ve en sonunda ekibimle birlikte ilk olarak Romanya'dan başlayarak şu anda 60 ülkeye ihracat yapan bir firma konumuna geldik" şeklinde konuştu.
2013 yılında Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı'nın projeleri ile tanıştıklarına dikkat çeken Özer, "Hazırladığımız projeler KUZKA'dan destek gördü. Biz de makine teçhizat anlamında yatırımlar yaptık. Bu makine ve teçhizatlarla üretim kapasitemizi arttırdık. Mevcut üretim kapasitemizin üzerine çıktığımızda pazarın da ihtiyaçlarını karşılayabilecek daha fazla üretim yapabilen bir firma haline geldik. Şu anda tesisimizde plastik enjeksiyondan, metal işlemesine, montajdan, kaynağa pek çok işlemi yapabiliyoruz. Amerika, İngiltere, İrlanda, Fransa, Bulgaristan, Yunanistan, Romanya gibi ülkeler başta olmak üzere dünyanın 60 ülkesine ihracat yapmaktayız" ifadelerini kullandı.
Üretime yönlenmeye başladıktan sonra kadın istihdamının kendileri için daha önemli hale geldiğini söyleyen Özer, şöyle devam etti:
"Çünkü ürettiğimiz parçalar içerisinde elle işleme gerektiren nazik ellere uygun işler vardı. Bu işleri yapmak için kadınlarla çalışmaya başladık. Daha sonra kadınların bu işletme için gerçekten değer üreten kişiler olduğunu fark ettik ve kadın istihdamına daha fazla yoğunluk vermek istedik. Şu an işletmemiz bünyesinde kalite kontrolden üretim aşamasına, montajdan kaynakçıya kadar pek çok departmanda kadınlarımız çalışmakta. Şu an firmamız bünyesinde 300 civarında çalışanımız bulunuyor. Bu çalışanların içerisinde 35'in üzerinde kadın çalışanımız bulunuyor. Bu da bizim için önemli bir rakam, çünkü bölgede evinde dikiş nakış yapıp bir şeyler üretmeye çalışan kadınlara artık sen tornavida tutabilirsin, sen kaynak yapabilirsin diyerek kilit departmanlarda çalıştırmaya başladık."
Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı'na hazırladıkları projeler sayesinde hem 2013 yılında hem 2015 yılında makine teçhizat desteklerinden faydalandıklarını anlatan Özer, şunları kaydetti:
"Firmamız üretime geçtikten sonra kapasitemizi arttırmak istediğimizde, makine teçhizat ihtiyacımız ortaya çıktı. Bu makine teçhizatını nasıl ve ne şekilde temin edebiliriz, ekonomik anlamda üzerimizdeki yükü nasıl azaltabiliriz diye araştırma yaptık. Bölgede Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı'nın varlığını fark ettik. Bu ajansın sunmuş olduğu çeşitli desteklerin olduğunu öğrendik. Makine teçhizat destekleri konusunda ilk çalışmamızı 2013 yılında yaptık. Daha sonra 2015 yılında farklı bir projeyle tekrar makine teçhizat aldık. Bu sayede imalat kapasitemizi her geçen gün artırmış olduk."
KUZKA'nın vermiş olduğu destekler sayesinde en son çapa makinesi imalatına girdiklerini vurgulayan Özer, "Çapa makinesi imalatında 5,5 beygir dizel motordan 6,5 beygir, 12 beygir ve 17 beygir benzinli motorlara kadar çeşitli kapasitelerde üretim yapabiliyoruz. Bu, şirketimiz için çok zorlu dönemlerde yorucu bir yatırım oldu. Ancak bu yatırım şirketimize farklı bir ivme kazandırdı. Üretim kapasitemiz arttıkça tabii ki imalathanemizin de genişlemesi gerekti. Bu nedenle fabrika sayılarımız 1 iken 2'ye, 2 iken 3'e çıktı, şu an 4'üncü fabrikamızın temellerini atmak için hazırlık yapıyoruz. Hedefimizde ihracat kapasitemizi artırmak ve farklı pazarlara giriş yapmak var. Bu nedenle de çeşitli yönetim danışmanlığı desteklerinden ve ihracat pazarlarını geliştirmeyle ilgili çeşitli desteklerden yararlanmak istiyoruz. Bununla ilgili KUZKA'nın sunmuş olduğu desteklerin olduğunu biliyoruz. Bu desteklerden de faydalanıyoruz" dedi.
"KUZKA'nın ihracat danışmanlığı ve hedef ülke araması desteklerinden yararlanacak"
Firmaya KUZKA tarafından ihracat danışmanlığı yapılacağımı söyleyen KUZKA Sinop Yatırım Destek Ofisi Koordinatörü Halil İbrahim Kırlı ise, "Barbaros Motor firması, 2013 yılında ve 2015 yılında ajansımızın desteklerinden faydalanmıştır. Bu yıllardaki desteklerden özellikle makine ekipman desteğinden faydalandılar. Önümüzdeki süreçte de daha soft alanlarda teknik destek ile danışmanlık desteği verilerek firmanın üretiminin daha da geliştirilmesi sağlanacak. Bu firma, 60'dan fazla ülkeye ihracat yapmaktadır. Önümüzdeki yıllarda yine ihracat yaptığı ülke sayısını arttırmak istemektedir. Bu kapsamda firmaya KUZKA tarafından ihracat danışmanlığı, hedef ülke araması gibi destekleri sağlamayı düşünüyoruz" dedi.
Süt sağım makinelerinin imalatını yaptıklarını belirten firma çalışanlarından Havva Keleş de, "Kendim bu işletmede başından beri çalışmaktayım. Daha öncesinde kendi evimde atölyem vardı, atölyede terzilik yaptım yıllar boyunca. Ama bu işin ilerisinin ve sosyal güvencesinin olmadığını düşünerek bu işletmeye başvurdum. İlk başladığımızda biz burada 4 bayandık, şu anda 11 bayan ile çalışıyoruz. Daha da genişletme projelerimiz var" açıklamasında bulundu.
-İHA-