Memur-Sen İl Temsilcisi Öner: "12 Eylül darbesi emperyalist bir projedir"
Memur-Sen Manisa İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Manisa Şube Başkanı Mesut Öner, "Siyasi, askeri ve ekonomik güç odaklarının Türkiye'ye karşı giriştikleri kuşatma operasyonu artık bir sır olmaktan çıkmış, bazı ülke yöneticilerinin söylem ve fiilleriyle ayyuka çıkmıştır.
Memur-Sen Manisa İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Manisa Şube Başkanı Mesut Öner, "Siyasi, askeri ve ekonomik güç odaklarının Türkiye'ye karşı giriştikleri kuşatma operasyonu artık bir sır olmaktan çıkmış, bazı ülke yöneticilerinin söylem ve fiilleriyle ayyuka çıkmıştır. Şüphesiz bu kuşatmanın yarılması milletimizin birbirine kenetlenmesiyle mümkün olacaktır" dedi.
Memur-Sen Manisa İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Manisa Şube Başkanı Mesut Öner; 12 Eylül darbesiyle ilgili açıklamalarda bulundu. 12 Eylül darbesinin emperyalist bir proje olduğunu vurgulayan Öner, "12 Eylül, bir başbakanın, iki bakanın idam edildiği, siyasetçilerin derdest edildiği, binlerce insanın cezaevlerine doldurularak işkenceden ve dayaktan geçirildiği kanlı bir darbedir. Darbeciler, 12 Eylül'de ülkeyi büyük bir hapishaneye dönüştürerek, insanımızın hürriyetini gasp etmişlerdir. Türkiye'de 1960 askeri darbesiyle başlayan 71 Muhtırasıyla devam edip 12 Eylül'le bütün sistemi emperyalistlerin direktifleri doğrultusunda değiştiren darbeler silsilesi, 28 Şubat, 27 Nisan e-muhtırası ve nihayet 15 Temmuz darbe girişimiyle devam etti" dedi.
Darbe müsebbiplerinin içimizdeki emperyalizmin taşeronları olduğunu belirten Öner, "Tam 40 yıl önce gerçekleştirilen 12 Eylül darbesini kurgulayanı ve taşeronunun kimler olduğunu görmek istiyorsak, 1970'li yıllarda CİA Türkiye Şefliği yapan Paul Henze'nin, ABD Başkanı Jimmy Carter'a ilettiği 'bizim çocuklar başardı' mesajına bakmamız yeterlidir. Kaldı ki, vatanına ve milletine hizmet etmekle yükümlü olan, Anadolu insanının vergileriyle geçimlerini sağlayıp çocuklarına yedirip içiren darbeciler 12 Eylül sabahı ilk iş olarak NATO ve ABD'ye bağlılık yemini kurgu ve taşeron denklemini çok net ortaya koymaktadır. Her neresinden bakarsanız bakınız emperyalizmin taşeronları tarafından gerçekleştirilen bu kanlı darbe sürecinde;1 milyon 683 bin kişi fişlendi, 230 bin kişi yargılandı. Bir sağdan bir soldan denilerek, 26 kişi idam edildi.
171 tutuklu işkence sırasında öldürüldü. 14 bin kişi vatandaşlıktan çıkarıldı. 30 bin kişi mülteci olarak yurtdışına çıkmak zorunda kaldı. 30 bin emekçi işinden atıldı. 23 bin 677 derneğin faaliyetleri durduruldu. Siyasi partiler kapatıldı. Anayasa askıya alındı. TBMM lağvedildi ve birçok gazete ve derginin yayınlarına son verildi. Bununla birlikte, ilerleyen süreçte darbeciler, devlet anlayışını darbeci bir sistem algısıyla tesis ettiler. 1982 Anayasası defalarca değiştirilmesine rağmen, mevzuattan müfredata, bürokrasiden devlet felsefesine kadar devletin arterlerini silah zoruyla işgal etti" dedi.
Millet olarak darbeye karşı bilinçlendiklerini ifade eden Öner açıklamalarına şu şekilde devam etti: "15 Temmuz FETÖ darbe girişiminde milletin Amerikancı darbeye geçit vermeyişi tarihe adını altın harflerle kazımıştır. Unutulmamalıdır ki, 15 Temmuz emperyalistlerin ve Türkiye düşmanlarının ülkemize yönelik gerçekleştirdiği son saldırı olmayacaktır. Ne yazık ki bu topraklarda yaşamanın bedeli diğer coğrafyalara nazaran tarihin bütün bölümlerinde ağır olmuştur.Siyasi, askeri ve ekonomik güç odaklarının Türkiye'ye karşı giriştikleri kuşatma operasyonu artık bir sır olmaktan çıkmış, bazı ülke yöneticilerinin söylem ve fiilleriyle ayyuka çıkmıştır. Şüphesiz bu kuşatmanın yarılması milletimizin birbirine kenetlenmesiyle mümkün olacaktır. Tarih, Anadolu'da Haçlı seferlerinden beri tekerrür etmektedir.
15 Temmuz'da darbeye karşı meydanlara inen ilk Konfederasyon olarak, darbeler düzenine karşı değişim iradesine öncülük ettik etmeye devam ediyoruz. Kamuda darbeci düzenin ürünü olan yasakların kalkması, özgürlüklerin genişletilmesinde Memur-Sen olarak büyük katkılarımız oldu. Bu vesileyle Eğitim-Bir-Sen olarak, emperyalistlerin ve yerli işbirlikçilerinin millet iradesine, bağımsızlığımıza ve kutsallarımıza karşı her türlü güç ve girişiminin karşısında durma kararlılığımızı yineliyoruz" - MANİSA