Meme Kanseri Tedavisi Gören Kadın, Akciğer Kanseriyle de Mücadele Ediyor

Sakarya'da 13 yıl önce meme kanseri tedavisi görürken akciğer kanserine de yakalanan ve 4 ay önce eşini kalp rahatsızlığından kaybeden Tuğba Kopal, tedavi ve moralle hayata bağlandı.

Erenler ilçesinde yaşayan 3 çocuk annesi 39 yaşındaki Kopal, 2011 yılında göğsünde şişlik ve ağrı şikayetiyle başvurduğu hastanede meme kanseri olduğunu öğrendi.

Ameliyat geçiren ve kemoterapi tedavisi gören Kopal'ın, 4 yıl önce yapılan tetkiklerinde pankreas ve safra kesesinde kitle görüldü.

Bu sırada 8 haftalık hamile olduğunu öğrenen Kopal, ilaç tedavisine rağmen çocuğunu sağlıklı şekilde dünyaya getirdi.

Kopal'a, 2 yıl önce de ağzından kan gelmesi ve sırt ağrısı şikayetiyle gittiği hastanede akciğer kanseri teşhisi konuldu.

Kanserli hücrenin kalbe ve şah damarına yakın olması ve hayati risk oluşturması nedeniyle ameliyat edilemeyen Kopal, tedavi ve moralle hastalığının üstesinden gelmeye çalışıyor.

Eşini kalp rahatsızlığı nedeniyle 4 ay önce kaybeden Kopal, yaşadığı sıkıntılara rağmen yaşama azmiyle örnek oluyor.

"Mücadelemden hiç vazgeçmedim"

Tuğba Kopal, AA muhabirine, yaklaşık 13 yıldır zorlu bir süreçten geçtiğini söyledi.

Ayakta kalmayı başardığını belirten Kopal, hastalığıyla ilgili olumsuz sözler duysa da hiç yıkılmadığını ve kararlı şekilde savaşmaya devam ettiğini anlattı.

Kopal, mücadelesinden hiç vazgeçmediğini dile getirerek, "Vazgeçmek de istemiyorum. Zoru başarmayı çok seviyorum. Hep mücadele, hep savaş veririm çünkü biliyorum ki düştüğüm an kimse beni kaldırmayacak. Çocuklarımı yarı yolda bırakmaktan da korkuyorum, tek endişem bu. Onlara iyi bir anne olmaya çalışıyorum." diye konuştu.

Hastalıklar konusunda araştırmalar yaptığını aktaran Kopal, herkesin 6 ayda bir düzenli kontrollerini yaptırması gerektiğini belirtti.

Kopal, hastalık ve tedavi sürecinde en büyük moral kaynağının 4, 15 ve 17 yaşındaki çocuklarının olduğuna dikkati çekerek, "4 ay önce eşimi kaybettim. Çocuklarım için ayakta durmak zorundayım. İnsanların başarabilmesi için sadece evlatlarının gözünün içine bakması yeterli. Çocuğu isterse 20-30 yaşında olsun. Onun gözünün içine baktı mı, o elektriği aldı mı insan zaten yaşama tutunuyor. İnsanın en büyük ilacı evladıdır." ifadelerini kullandı.

Kontrollerinin devam ettiğini aktaran Kopal, ilerleyen günlerde kendisine yeni bir tedavi planlaması yapılacağını sözlerine ekledi.