Haberler
Bahçeli'nin çağrısı sonrası DEM Parti Öcalan'la görüşmek için yazılı başvuru yaptı

Bahçeli'nin "İmralı ile yüz yüze temas olmalı" çağrısına DEM Parti'den jet yanıt

Ankara'da görüşme hareketliliği! Bahçeli ve Ahmet Türk'ten art arda açıklamalar

Bahçeli "Ağaların kapısı açık olur" dedi, Ahmet Türk'ten yanıt gecikmedi

Yenidoğan Çetesi davasında kan donduran sözler: Kötü bir bebekti

Sanık hemşireden kan donduran sözler: Kötü bir bebekti

CHP lideri Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a 3 yıl önceki market alışverişi üzerinden yüklendi

Erdoğan'a 3 yıl önce yaptığı alışveriş üzerinden yüklendi

Mehmet Akif Ersoy'un Vefatının 82. Yılı

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Yazar Yusuf Tosun, "Daha çok sloganik ve spot bazı cümlelerle Mehmet Akif'i tanıyoruz.

Yazar Yusuf Tosun, "Daha çok sloganik ve spot bazı cümlelerle Mehmet Akif'i tanıyoruz. Onun davasını, mücadelesini, şahsiyetini, seciyesini, kişiliğini, sanatının derinliğini yeterince anlayabilmiş değiliz." dedi.

Mehmet Akif Ersoy'un konuşulduğu "Babıali Enderun Sohbetleri"nin 50. toplantısı Cağaloğlu'ndaki Yeni Dünya Vakfı'nda gerçekleştirildi.

Şakir Kurtulmuş ile Mehmet Nuri Yardım'ın yönettiği toplantıda yazar Yusuf Tosun, Akif'in kişiliğini ve eserlerini anlattı.

Ersoy'un hayatı, fikir dünyası ve şiirlerine ilişkin araştırmalar yapan, ayrıca Çıra Yayınları'ndan Akifçe Okumak Yazmak Yaşamak, Akif'i Anlamak ve Bizim Akif isimli üç eseri yayımlanan Tosun, Akif'in herkes tarafından tanınan bir isim olduğunu söyledi.

Türkiye'deki 80 milyon insanın neredeyse her birinin Mehmet Akif ile ilgili az veya çok bilgi sahibi olduğunu vurgulayan Tosun, "Sokaktan sıradan bir insanı çevirseniz Mehmet Akif hakkında mutlaka bir şeyler söyleyecektir. İstiklal Marşı'nın şairi, Safahat kitabının sahibi diyecek ya da şiirlerinden birkaç mısra okuyacaktır." dedi.

-"Akif toplumdan bilinçli olarak gizlenmeye çalışılmış"

Tosun, Akif'in bu kadar çok bilinen bir isim olmasına rağmen tam anlamıyla anlaşılamadığını belirterek, şunları kaydetti:

"Daha çok sloganik ve spot bazı cümlelerle Mehmet Akif'i tanıyoruz. Onun davasını, mücadelesini, şahsiyetini, seciyesini, kişiliğini, sanatının derinliğini yeterince anlayabilmiş değiliz. Bu biraz da geçmişten bu yana o dönemin hükümetlerin ve rejimlerin de politikası. Mehmet Akif bu toplumdan bilinçli olarak gizlenmeye çalışılmış. Bilinçli olarak hakkında bazı dedikodular çıkartılmış. Biraz da bu yönlerinin ön plana çıkıyor olması asıl bilmemiz gereken yönlerini perdelemek içindir diye düşünüyorum."

Mehmet Akif ile ilgili okumalar yaparken daha çok hayatını, kişiliğini ve dava boyutu üzerinde durduğunu dile getiren Tosun, "Tam da 100 yıl öncesini yeniden yaşıyor olduğumuz bir dönemde yine aynı şekilde Batının, çevremizi kuşatan düşmanların tekrar bize ve İslam dünyasına saldırdığı bir dönemde, Mehmet Akif'in yeniden konuşulması, tartışılması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bu sadece bir kişiyi konuşmak değildir, kendi geçmişimizi, tarihimizi tartışmaktır. Kendi halimizi yeniden ortaya koymak demektir." ifadesini kullandı.

-"Akif'in ses kayıtları Almanya'dan talep edildi"

Mehmet Akif Ersoy'un torunu Selma Argon'un, Almanya'daki ilgili makamlara dilekçe vererek dedesinin ses kayıtlarının kendisine verilmesini talep ettiğini aktaran Tosun, "İkinci dünya savaşında bütün arşivlerinin yok olduğu, ellerinde olmadığı cevabını vermişler ama ümit ederiz ki var. Günün birinde orada ses kayıtları ortaya çıkabilir." dedi.

Akif'in sesinin kaydedilişine dair bilgi veren ve İstiklal şairinin yurt dışı seyahatlerinin önemine dikkati çeken Tosun, "Gittiği yerlerden biri de Berlin'dir. Oraya gidiş sebebi de Teşkilat-ı Mahsusa'dan görevli olarak gidiyor." diye konuştu.

Birinci Dünya Savaşı esnasında kandırılarak İngiltere ve Rusya cephesinde Osmanlı'ya karşı savaşan farklı milletlerden Müslümanlar bulunduğunu hatırlatan Tosun, şöyle devam etti:

"Almanya, orada esir düşen Müslümanlar için Türkiye'den gazeteci ve yazarlar çağırıyor. Bunların arasında Mehmet Akif de var. Teşkilat-ı Mahsusa onu da görevlendiriyor. Akif, onlara Müslümanlara ve hilafete karşı savaştıklarını izah ediyor. Orada bir cami yaptırmışlar, Mehmet Akif de bu camide vaaz veriyor, konuşmalar yapıyor ve o konuşmaları plaklara kaydediliyor. Konuşmalar yine cephelerde dinletiliyor."

Mehmet Akif Ersoy'un hitabetinin çok kuvvetli, candan ve içten bir konuşma tarzı olduğunu söyleyen Tosun, sözlerini şöyle tamamladı:

"Tesirli bir konuşma dili vardı. O Müslümanlardan bir çoğu hatasını anlıyor hatta o esir Müslümanlardan oluşan 'Asya Taburları', Irak cephesinde İngilizlere karşı savaşa gitmişler."

Kaynak: AA / Güncel
title