Malatya'daki Darbe Girişimi Davası
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin Malatya'daki 2. Ordu ve 7. Ana Jet Üs komutanlıklarında görevli 28'i tutuklu 76 sanığın yargılandığı davada dönemin İstihkam Alay Komutan Vekili Yarbay İsmail Akın, savunma yaptı.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin Malatya'daki 2. Ordu ve 7. Ana Jet Üs komutanlıklarında görevli 28'i tutuklu 76 sanığın yargılandığı davada dönemin İstihkam Alay Komutan Vekili Yarbay İsmail Akın, savunma yaptı.
Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesince Yakınca Spor Salonu'nda görülen duruşmanın öğleden sonraki bölümünde tutuklu yargılanan dönemin İstihkam Alay Komutan Vekili Yarbay İsmail Akın'ın savunması alındı.
Akın, savunmasında, Malatya'daki görevine 11 Temmuz'da başladığını belirterek ne 2. Ordu Komutanlığında ne de İstihkam Alayında kişisel tanışıklığı olan kimse bulunduğunu söyledi.
15 Temmuz akşamı orduevindeyken İstanbul ve Ankara'daki olayları gördüğünü ardından yeni olması ve alay komutanlığına vekalet etmesi nedeniyle Altay Kışlası'na gittiğini aktaran Akın, "Tüm personelin içtimada toplanmasını ve kışlada herhangi bir şey olup olmadığının tarafıma iletilmesini istedim. Eğitim mi, tatbikat mı, sosyal bir olay mı olduğunu o anda bilmek ve sorgulamak mümkün olmaz. Söz konusu faaliyetlerin hepsi ne darbeye teşebbüs ne de darbeye teşebbüs mahiyetinde yapılan çalışmalar değildir." ifadesini kullandı.
Akın, Zırhlı Personel Taşıyıcısı ile Altay Kışlası'ndan dışarıya çıkılmasına ilişkin ise şunları söyledi:
"Kışla kapısının kamyonlarla kapatılması nedeniyle 2 zırhlı araçla Ahmet Üçbudak ile keşif yapmak için dışarı çıktık. Nizamiye açık olsaydı sivil aracımla giderdim. Malatya şehir merkezinde ne yapıldığı konusunda herhangi bir bilgi yoktu. Amacımız darbe girişimine destek vermek değil, durumu anlamaktı. Kışla içerisinde çıkarak durumu öğrenmenin riskli ve tehlike olduğunun farkındaydım. Amacım, Ordu Komutanlığının Kolluk Kuvvetlerinin Toplumsal Olaylarda Desteklenmesi emrini yerine getirmekti. Amacım darbecilere ya darbe teşebbüsü yapanlara destek vermek, anayasal düzeni bozmak, hükümeti düşürmek değildir. Olayları kendi gözümle görmek, sorumluluk üstlenmek amacıyla bu olayı yaptım, bunun dışında herhangi bir amacım olmamıştır. Olay gecesi ya da sabahı kimseyle bir görüşmem olmadı. Kimseye ateş edilmesi ya da farklı bir talimatım olmamıştır. Ordu karargahına desteğe gidileceği ya da darbe teşebbüsü yapanlara destek verileceği talimatım olmamıştır."
İddianamede geçen ve FETÖ/PDY'nin haberleşme için kullandığı "Kakao Talk" yüklemenin suç olduğunu bilmediğini öne süren Akın, bu programın Güney Kore menşeli olduğunu ve 200 milyonun üzerinde kullanıcısı olduğunu savundu.
Kendisinin de Güney Kore'de görev yaptığı sırada bir telefon aldığını ve bu programı yüklediğini öne süren Akın, "2011 yılından beri kullanıyorum. Güney Kore'de eğitim gördüğüm sürece tüm sosyal şeylerde bu program kullanmaktadır. Hem Koreliler hem de meslektaşlarımla görüşmek için bu programı kullanmaya devam ettim. Bu programı kullanmanın suç olduğunu bilmiyordum. Bunu savcı beyin iddianamesiyle öğrenmiş bulunuyorum. Şifresiz, açık bir mesajlaşma programıdır." savunmasını yaptı.
15 Temmuz gecesi söz konusu faaliyet ve eylemlerin hepsinin darbeye destek kapsamında yapılmış eylemler olmadığını savunan Akın, bu faaliyetlerin hepsinin üs komutanlığı tarafından verilen emirler olduğunu ve darbe faaliyetinde bulunmadığını iddia etti.
Duruşma, mahkemede hazır bulunan diğer tutuklu sanıkların savunmalarıyla devam ediyor.