Mahrem İmamlardan Fetö İtirafı
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) Beytepe Jandarma Okullar Komutanlığı'ndaki "mahrem" yapılanmasına ilişkin 88'i asker, 52'si sivil, 140 kişinin yargılandığı davaya, sanık savunmalarıyla devam edildi.
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) Beytepe Jandarma Okullar Komutanlığı'ndaki "mahrem" yapılanmasına ilişkin 88'i asker, 52'si sivil, 140 kişinin yargılandığı davaya, sanık savunmalarıyla devam edildi.
Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, FETÖ'nün mahrem imamları ile bunlardan talimat aldıkları belirlenen sanık eski jandarma personeli hakim karşısına çıktı.
Tutuklu sanık Şükrü Harmancı, FETÖ üyesi olmadığını, hakkında isnat edilen suçlamalara ilişkin iddianamede somut delillere yer verilmediğini iddia etti. Örgütün kriptolu haberleşme programı ByLock kullandığına ilişkin tespiti kabul etmediğini belirten Harmancı, geçmişte FETÖ'ye bağlı okullarda görev yaptığı için yargılandığını iddia etti.
Harmancı, hazırlık aşamasındaki ifadesinde etkin pişmanlıktan yararlanmak istediğini ancak bu aşamada etkin pişmanlıktan faydanlanmak istemediğini, önceki talebini geri çektiğini söyledi.
Sanık Ali Mutlu da örgütün evlerine gitmediğini, yaşamı boyu FETÖ ile irtibat kurmadığını iddia etti.
Mahkeme Başkanı Abdullah Köksal'ın sorusu üzerine Mutlu, "15 Temmuz darbe girişimini FETÖ yapmıştır, Fetullah Gülen de bu darbeyi yapan, darbe girişimini gerçekleştiren yapının lideridir." cevabını verdi.
"Cezaevinde baskı mı gördün?"
"Mahrem imam" olduğu iddia edilen sanık Doğan kod isimli Abdülkadir Erdoğan ise kolluk ve savcılıkta verdiği ifadeleri kabul etmediğini, mahkeme huzurundaki beyanlarının esas alınmasını isteyerek savunmasına başladı.
Batman'da görülen bir başka FETÖ davasının da sanığı olduğunu belirten Erdoğan, hakkında isnat edilen suçlamaları kabul etmediğini ifade etti. ByLock kullandığına ilişkin iddianamedeki tespitin gerçeği yansıtmadığını iddia eden Erdoğan,
"Bu yapı içinde bulunmadım, hem kendi evlatlarıma hem de öğrencilerime bayrak sevgisi aşıladım." iddiasında bulundu.
Erdoğan, çapraz sorgu sırasında 2002-2011 yılları arasında FETÖ'nün eğitim kurumlarında öğretmen olarak görev yaptığın kaydetti.
Mahkeme Başkanı Köksal'ın, savcılık sorgusu sırasında etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini, bu kapsamda birçok sivil imamı deşifre ettiğini hatırlatması üzerine Erdoğan, etkin pişmanlıktan yararlanmak istemediğini söyledi.
Bunun üzerine Başkan Köksal'ın, "Cezaevinde baskı mı gördün, birileri seni yönlendirdi mi? İlk başta etkin pişmanlıktan yararlanmak istediğini belirtmişsin neden vazgeçiyorsun?" sorusuna Erdoğan, hür iradesiyle bu kararı verdiğini savundu.
Çapraz sorgu sırasında bir soru üzerine 15 Temmuz için "Hain bir darbe girişimidir" diyen Erdoğan, "FETÖ'nün yapmış olduğu bir darbe girişimidir. Fetullah Gülen, önceki cemaat lideri bildiğimiz, sonra da örgüt lideri olarak gördüğümüzü bir kişidir. FETÖ, 15 Temmuz'da devlete karşı hain bir girişimde bulunmuştur, Gülen de bu yapının lideridir." değerlendirmesini yaptı.
"Gülen din istismarcısıdır"
Batman Cezaevi'nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden duruşmaya katılan sanık Mustafa Pınar, jandarma personelinden sorumlu "hususi abi" olduğuna ilişkin tespitleri kabul etmediğini ifade etti.
"Hususiler" kavramını medyadan öğrendiğini savunan Pınar, 2010'dan beri kullandığı cep telefonunda ByLock olduğuna ilişkin iddianameye yansıyan bilgiyi hatırlatarak, söz konusu programı kullanmadığını öne sürdü.
ByLock üzerinde yaptığı yazışma ve sesli görüşme bilgilerinin mahkeme heyeti tarafından açıklanması üzerine sanık Pınar, "Tutuklanmadan önce TRT Haber'de muhabir olarak görev yapıyordum. Ankara'da bakanlık programlarına katılmadan önce telefonlarımızı polis kontrol noktasına bırakıyorduk. Program boyunca telefonlarımız orada kalıyordu. Telefonuma burada müdahale yapılmış olabilir." iddiasında bulundu.
ByLock yazışma grubunda yer aldığı belirlenen Cemil Doğan, Cevheri Güven, Lütfi Kapan, Onur Kafalı ve Ersin Şanlı'yı TRT'de görev yapmalarından dolayı tanıdığını belirten Pınar, bu isimlerle yazışma yapmadığını savundu.
FETÖ ile irtibatının mümkün olmayacağını, sigara içtiğini, alkol aldığını dile getiren Pınar, örgüt yapısı dışında bir yaşam tarzı benimsediğini sözlerine ekledi.
"Kontrollü darbe olarak görmüyorum"
Sanık eski Jandarma Astsubay Ahmet Arslan da FETÖ'nün kapatılan yayın organı Zaman gazetesinin bir dönem aleyhinde yaptığı haberler nedeniyle ceza aldığını, bu nedenle örgütten nefret ettiğini söyledi.
İlerleyen zamanlarda girdiği istihbarat sınavında başarılı olduktan sonra Konya'ya atandığını söyleyen Arslan, burada FETÖ üyelerine ilişkin tespit çalışmaları yaptığını, bunların ıslak imza ile kayıt altına alındığını savundu.
Sanık Orhan Özay ise çapraz sorgu sırasında Mahkeme Başkanı Köksal'ın "Ülkenin sosyal demokrat lideri 15 Temmuz için 'kontrollü darbe' diyor. Sen ne düşünüyorsun darbe girişimi için?" sorusuna, "FETÖ tarafından gerçekleşen bir darbedir, kontrollü darbe olarak görmüyorum. Gülen, ülkeyi kaosa sürüklemek isteyen, sinsi planlar yapan biridir. Bu darbeyi yapanları lanetliyorum." cevabını verdi.
Sanık Ertuğrul Gör de çapraz sorgu sırasında, "Şu anda medyada takip ettiğim kadarıyla Gülen, FETÖ lideridir." ifadesini kullanırken, sanık Ertuğrul Uysal da Gülen için "Din istismarcısıdır." değerlendirmesini yaptı.
Duruşmaya yarın sanık savunmalarıyla devam edilecek.