Mahkumlar Üniversiteli Olma Yolunda
ADALET Bakanlığı, Ceza İnfaz Kurumları'nda bulunan tutuklu ve hükümlülerin diploma sahibi olmalarına olanak sağlıyor.
ADALET Bakanlığı, Ceza İnfaz Kurumları'nda bulunan tutuklu ve hükümlülerin diploma sahibi olmalarına olanak sağlıyor. Diyarbakır Açık Ceza İnfaz Kuru'nda açık öğretim fakültesinde kayıtlı 35 öğrenci, laborant ve veterinerlik, adalet, sosyoloji, uluslararası ilişkiler ve felsefe bölümlerinde okuyor.
Ceza İnfaz Kurumu'nda bulunan tutuklu ve hükümlüler için Adalet Bakanlığı tarafından sürdürülen eğitim programında mezun olan olanla diploma sahibi oluyor. Çeşitli sebeplerle okul hayatlarını yarıda bırakan ya da hiç okula gitmeyen tutuklu ve mahkumlara sunulan imkanlarla yeniden eğitim öğretim hayatlarına kaldıkları yerden devam ediyor. Eğitim, öğretim, çıraklık, kalfalık, ustalık veya usta öğreticilik gibi kurslarında yer aldığı iyileştirme faaliyetlerinin uygulandığı Diyarbakır Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda, açık öğretimde ilkokula devam eden 119, liseye devam eden 286, açık öğretim fakültesine devam eden 35 öğrenci bulunuyor.
CEZAEVİNDE ORTAOKULU VE LİSEYİ BİTİRDİ ŞİMDİ ÜNİVERSİTELİ
18 yıldır demir parmaklıklar ardında ortaokulu ve liseyi bitiren şimdilerde de üniversite okuyan 38 yaşındaki O.Y., cezaevinde ilgi duyduğu tüm kurslardan da yararlandığını söyledi. Oğlunun tavsiyesi üzerine okumaya karar verdiğini anlatan O.Y., "Tutuklandığımda ortaokuldan terktim. Beni en çok oğlum destekledi. 'Ben okuyorum baba sen de okusan iyi olur' dedi. Ben de okumaya başladım. Ortaokulu bitirdim. Eşim de oğlumda destek veriyor. Liseyi de burada bitirdim. Büro yönetim ve sekreterliği okuyorum. KPSS sınavına da girdim. Dışarıda ticaretle uğraşıyordum ama dışarı çıkınca artık devletin verdiği imkanlardan yararlanmak istiyorum. Örneğin hükümlü kadrosu kontenjanı var. Mesela ben daha önceden hiç kitap, gazete okuyamazdım. Okumaya hiç merakım yoktu. Artık kurslar açılınca hemen kayıt oluyorum. Berberlik ve bilgisayar kurslarına gittim ve sertifika altım. Cezaevindeki hayatım dışarıdakine nazaran daha güzel geçiyor. Dışarıdakilere de söylüyorum aileme, eşime onlar da takdir ediyor. Dışarıdayken bunları yapamazdım" dedi.
ŞOFÖRLÜKTEN TARIM MÜHENDİSLİĞİNE
4,5 yıldır cezaevinde olduğunu söyleyen 40 yaşındaki S.D., şu an 6.'ncı sınıfta. Maddi imkansızlıklar yüzünden okuyamadığını dile getiren O.Y., "Dışarıdayken şoförlük yapıyordum. Eğitime devam eden biri ile eğitim almayan biri arasında çok fark var. İmkanlar kısıtlıydı ve o yüzden okuyamadım. Buradan çıktıktan sonra inşallah tarım mühendisi olmak istiyorum" diye konuştu.
'ÇIKTIĞIMDA SUÇLARLA MÜCADELE EDECEĞİM'
38 yaşındaki M.E. ise 17 aydır cezaevinde. En büyük hedefinin resim öğretmeni olmak olduğunu söyleyen M.E., cezaevlerinin işlenen suçların bedelinin ödendiği adres olmaktan çıktığını, kendilerini topluma kazandıran kurumlar olduğunu dile getirdi. M.E., şunları söyledi:
"Lise ikinci sınıftayım. Ailemiz şunu derdi hep, 'dışarıda okusaydınız buraya düşmezdiniz.' Burada da bir hayır vardır. Ama hiçbir şey için geç değil. Üniversiteyi gidip resim öğretmeni olmak istiyorum. Dışarısı ile burayı kıyasladığınızda, burası dışarıya bizi daha aydın olarak gitmemizi sağlıyor. Bu bize büyük bir ders oldu. Şu anda dışarıda okul hayatlarını yarıda bırakan, suçun eşiğinde olan ya da suça bulaşmış insanlara şunu söylüyorum ki, suça teşvik eden edilen kim varsa bilgilendirilmeli. Ben de dışarı çıktığımda bunun için büyük çaba sarf edeceğim. Burada güzellikler edindim. Kurumdan hocalarımızdan çok şey öğrendik. Cezaevi diyorlar, burası aynı zamanda bizim bir evimiz. Suçları bir daha işlememek adına burada topluma bizi yetiştirme anlamında bir çaba var. Bunun için gerçekten çaba harcıyorlar."
OKUL BİRİNCİLİĞİNDEN CEZAEVİNE
27 yaşındaki V.T. de okul birinciliğinden cezaevine giriş sürecini 'kötü arkadaş çevresi' olarak değerlendirdi. İki yıldır cezaevinde olan V.T. tekrar kitaplarla barıştığını ve hedefinin matematik öğretmeni olduğunu söyledi. En büyük destekçisinin de ziyaretine gelen ailesinin olduğunu anlatan V.T., "2 yıldır cezaevindeyim. Lise ikinci sınıftayım. Burada terk ettiğim liseye tekrar başladım. Biraz maddi olanaksızlıklardan biraz da kötü arkadaş çevresinden dolayı okulu bıraktım. Tekrar kitaplarla okulla barıştım. Buradaki hedefim hem zamanımın daha güzle geçmesi hem de boş zamanınım olmaması hem de ileriye dönük matematik öğretmeni olmak. Eğitim öğretim cehaletin engellenmesi ve suçun önlenmesinin için en önemli parçası. Hiçbir şey için geç değil. Zararın neresinden dönersen kardır. Ailem bu durumu öğrendikten sonra benim adıma çok sevindiler. Zamanında okul birinciliğim vardı. Tekrar okul hayatına başlamam onları çok mutlu ediyor" diye konuştu.
Diyarbakır Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Yüksel Alan, Ceza İnfaz Kurumları'nda hükümlülerin topluma kazandırılmasına yönelik temel eğitimden yükseköğrenime kadar bütün eğitim öğretim faaliyetlerinin devam ettiğini dile getirerek, eğitim öğretim gören mahkumların verilerine ilişkin şu bilgileri verdi: "Hali hazırda kurumumuzda açık öğretim ilkokula devam eden 119 öğrenci, liseye devam eden 286, açık öğretim fakültesine devam eden 35 öğrencimiz kayıtlı bulunmaktadır. Bunlara artı olarak örgün eğitime devam eden öğrencilerimiz vardır. Mesleki açık öğretim lisesine devam eden 27 öğrencimiz var. Burada yaş sınırı, 65 yaşına kadar sağlıklı olduğu sürece ilkokul diplomasını alabiliyor."
Diyarbakır Açık Ceza İnfaz Kuru'nda açık öğretim fakültesinde kayıtlı 35 öğrenci, laborant ve veterinerlik, adalet, sosyoloji, uluslararası ilişkiler ve felsefe bölümlerinde okuyor. Mesleki açık öğretim lisesi kapsamında ise öğrenci mahkumlar, elektrik ve elektronik, bilişim ve teknoloji, imam hatip, büro yönetimi ve sekreterliği, tesisat teknolojisi ve iklimlendirme alanı, motorlu araçlar teknolojisi, muhasebe ve finansman alanı en çok tercih edilen bölümler arasında yer alıyor.
- Diyarbakır