Haberler
İsrail ile Lübnan arasındaki ateşkes için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

İsrail-Lübnan ateşkesi için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı: İran tehdidine odaklanmak

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

Mahkeme, Oktay Can Davasında Kusurlu Buldu

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Askeri Mahkeme, Murat Oktay Can davasında kusurlu bulduğu Milli Savunma Bakanlığı'nı faiz hariç 6 bin 500 lira tazminata mahkum etti.

Ankara Askeri Yüksek İdare Mahkemesi İkinci Daire Başkanlığı, Tunceli'nin Hozat İlçesi'ne bağlı Sarıtaş Jandarma Karakolu'nda askerlik görevini yaparken 2009 yılında intihar sonucu öldüğü öne sürülen er Murat Oktay Can davasına ilişkin kararını verdi.

Baba Oktay Can'ın 2011 yılında '100 bin liralık maddi ve manevi tazminat istemi' ile açtığı davayı görüşen mahkeme, Askeri Savcılık Soruşturması'nda yer alan bilgiler ışığında değerlendirme yaptı. İntiharla sonuçlandığı iddia edilen olayda er Murat Oktay Can'ın üstlerinin ve dolayısıyla Milli Savunma Bakanlığı'nın kısmen kusurlu olduğuna kanaat getiren mahkeme, yasal faizi de ayrıca hesaplanmak kaydıyla Milli Savunma Bakanlığı'nın aileye 6 bin 500 lira maddi ve manevi tazminat ödemesine karar verdi.

1 GÜN GÖZETİM ALTINDA TUTULMUŞ

Mahkeme kararında yer verilen savcılık soruşturmasında; Er Murat Oktay Can'ın 4 Ekim 2009 günü akşam saatlerinde bir komutanına, kız arkadaşının trafik kazası sonucu yaralandığını, moralinin çok bozuk olduğunu ve bu nedenle izne gitmek istediğini söylediği belirtildi. Bu beyanın ardından komutanların yaptığı araştırmada trafik kazasına ilişkin bir bilgiye ulaşılamadığı, er Murat Oktay Can'a sakin olması ve gerekirse izne gönderilebileceği yönünde telkinde bulunulduğu ifade edildi. Er Murat Oktay Can'ın aynı akşam yanına refakatçi verilerek sabaha kadar gözetim altında tutulduğu aktarılırken, ertesi gün kız arkadaşının durumunun iyi olduğu ve izne gitmek istemediğini beyan etmesi üzerine günlük faaliyetlerine devam etmesine izin verildiği kaydedildi.

O gün akşam 18.00-19.00 saatleri arasında silahlı olarak nöbet tutmasına karar verilen er Murat Oktay Can'ın nöbete gitmeden önce son görüştüğü arkadaşına; 'İyiyim ama canım çok sıkkın' dediği, nöbet sırasında da hamili olduğu G-3 piyade tüfeğiyle kafa bölgesine ateş etmek suretiyle hayatını kaybettiği belirtildi. Er Can'ın üzerinden çıkan notta ise 'Seni seviyorum S., dayanamıyom artık bu hasrete Murat hakkınızı helal edin' şeklinde kendi el yazısı beyanların bulunduğu vurgulandı.

İDARE KISMEN KUSURLU BULUNDU

Savcılık soruşturmasında yer alan bilgiler ışığında olayın bir intihar vakası olduğunu değerlendiren Askeri Yüksek İdare Mahkemesi İkinci Daire Başkanlığı, devlet adına kamu hizmetini yürüten idarenin kimsenin zarara uğramaması için gerekli önlemleri alması gerektiğine işaret etti. Bu olayda ise kız arkadaşı veya ailevi nedenlerden kaynaklı psikolojisinin bozuk olduğu bilinen er Murat Oktay Can'ın psikiyatrik muayeneden geçirilmesi ve bu süre zarfında silahtan uzak tutulması gerekirken, ertesi gün silahlı olarak nöbete gönderilmesinden dolayı olayda idarenin kısmen de olsa hizmet kusuru olduğuna hükmedildi.

Mahkeme bilirkişi raporları doğrultusunda Milli Savunma Bakanlığı'nın davacı baba Oktay Can'a yasal faizi de ayrıca hesaplanmak kaydıyla 5 bin lira maddi, 1500 lira manevi olmak üzere toplam 6 bin 500 lira tazminat ödemesine karar verdi.

OĞLUM NEDEN TEDAVİ EDİLMEDİ

Kararın ardından açıklama yapan baba Oktay Can, "Biz bu işin maddi boyutunda değiliz. Bu karara da ayrıca itiraz ettik. Bu karar olayla ilgili komutanların hatalı olduğunu ortaya koymuştur. Madem ki oğlumun psikolojisinin bozuk olduğu biliniyordu neden tedavi edilmedi. Yüksek mahkeme oğlumun şehitliğini vermezse konuyu hem Anayasa Mahkemesi'ne, hem de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne taşıyacağım" dedi. Oktay Can, 'oğlunun intihar etmediği, cinayete kurban gittiği' yönündeki iddiasını sürdürdü.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
title