Ermenek'te Cansız Bedenlerine Ulaşılan 8 Madenciye Son Veda
Ermenek'teki maden ocağında dün ve önceki gün cansız bedenlerine ulaşılan 8 işçi, gözyaşları içinde son yolculuklarına uğurlandı.
Ermenek'teki maden ocağında dün ve önceki gün cansız bedenlerine ulaşılan 8 maden işçisi kimliklerinin tespit edilmesinin ardından, bugün düzenlenen törenle son yolculuklarına uğurlandı. Kurtarma ekipleri 21 gün sonra ulaşabildikleri işçilerden 3'ünü birbirine sarılmış halde bulmuş ve gözyaşlarına boğulmuştu.
CENAZE NAMAZINI DİYANET İŞLERİ BAŞKANI KILDIRDI
8 işçinin cenazesi, kimliklerinin belirlenmesinin ardından Ermenek Devlet Hastanesi'nden alınarak, cenaze namazının kılınacağı Keleşoğlu Camii'ne getirildi.
Madencilerin cenaze namazını Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez kıldırdı. Görmez cenaze namazının ardından acılı ailelere seslendi.
Görmez şöyle konuştu:
"Bugün 20 gün önce elim bir kazada hayatını kaybeden can veren işçi kardeşlerimizi ebediyete uğurlamak, için hazır bulunuyoruz. Öncelikle cenabı hak her birine ayrı ayrı rahmet eylesin, makamlarını cennet eylesin. Geride kalan eşlerine kardeşlerine evlatlarına yavrularına bütün milletimize cenabı hak engin sabırlar versin. Bugün ebediyete uğurladığımız bu 8 kardeşimiz, öncekiler ve daha sonrakilerle birlikte bu kardeşlerimizin yer yüzünün metrelerce altında çocuklarına eşlerine ailelerine helal lokma temin etmek için emekleriyle ekmek kazanmak için bulunuyorlardı. Bu vesileyle şehittir. Cenabı hak onları hakiki şehitlerle, peygamberlerle birlikte olmayı nasip eylesin. Biz hamdolsun ki ölümü yok olmak olarak değerlendirmeyen, hayatı dünya hayatı olarak kabul etmeyen bir inancın mensuplarıyız. Bizim inancımıza göre hayat bundan sonra ebedidir. Ölüm, Mevlana'nın ifadesiyle şeb-i aruzdur. Her birine cennete kavuşmayı nasip eylesin."
(Cenaze namazı sonrası konuşan Mehmet Görmez'e bir madenci yakını "Şehitlerimize bak hocam yürek dayanmıyor hocam. Sayın hocam utansınlar, bunlar bizim şehitlerimiz. Utansınlar. O işverenler utansın" diye bağırdı. Ulaştırma Bakanı Lütfi Elvan, madenci yakınına sarıldı.)
"İŞ ADAMLARINA HAYKIRIYORUM"
"Aynı zamanda bu kardeşlerimiz, bir müddet önce Soma'da, bu defa Ermenek'te hayatını kaybeden, can veren bu kardeşlerimiz aynı zamanda bize büyük bir mesaj verdiler. Dediler ki, helal lokma helal kazanç emek değerlidir, mukaddestir. Onun için ben buradan hem emeğin alın terinin vicdanı adına bütün işverenlerimize iş adamlarımıza haykırıyorum."
"İŞ GÜVENLİĞİ SAĞLAMADAN ÇALIŞTIRMAK BÜYÜK GÜNAH"
"İşçilerimizin alın teri kurumadan hakkını vermek ne kadar mukaddes ise, ne kadar değerli ise onların iş güvenliğini sağlamak, güvenli ortamlarda çalışmalarını sağlamak, o kadar büyük bir adalet mukaddes bir vazifedir. Tekrar bütün iş adamlarımıza işverenlerimize sesleniyorum. İşçinin alın teri kurumadan hakkını vermemek ne kadar büyük bir vebal günah ise, onların emeklerini çalmak ne kadar büyük bir günah ise, onların iş güvenliğini sağlamadan maliyetleri indirmek adına onların hayatını tehlikeye atmak o kadar büyük bir suç vebal ve günahtır.
Dünyada bunun hukuk önünde hesabı olduğu gibi, asıl hesap ahirette olacaktır. Ben bir daha böyle bir acıyı yaşatmaması için cenabı hakka niyaz ediyorum. Rabbimiz bir daha böyle acılar yaşatmasın bize.
Geride kalan annelerimize, ablalarımıza, eşlerine, kardeşlerine, evlatlarına sabır niyaz ediyorum. Cenabı hak bize böyle acılar yaşatmasın."
CENAZE TÖRENİNE 18 MADENCİNİN AİLESİ KATILDI
Sadece 8 maden işçisinin değil 18 maden işçisinin aileleri de cenazeye katıldılar. "Onlar da bizim akrabalarımız kardeşlerimiz." dediler.
Osman Çoksöyler'in eşi, biri dört aylık biri beş yaşında iki çocuğu var. Çocuklarına "babanız arkadaşlarını kurtarmaya gitti" demişti.
Hüseyin Çolak'ın eşi, priminin dolmasını bekliyordu. Ama olmadı.
Ayşe teyze, Tezcan Gökçe'nin annesi "oğlum yüzme bilmezdi" sözleriyle Türkiye'yi ağlatmıştı.
Mehmet Tokal'in eşi, hem eşinden hem kardeşi Uğur'dan haber bekliyordu. İkisinden de acı haber geldi.
MEZARLARI YAN YANA
Ermenek kent meydanında Keleşoğlu Camii önünde düzenlenen törenin ardından Aşağı Çağlar Köyü'nden olan Hüsnü Çolak, Osman Çoksöyler ve Bahri Üzer'in cenazeleri ambulans ve cenaze araçlarıyla köye getirildi. Üç işçinin cenazelerinin köye getirilmesiyle işçi yakınları gözyaşlarına boğuldu.
Üç işçinin cenazesi yeniden kılınan cenaze namazının ardından 6 Kasım perşembe günü ocaktan cansız bedenleri çıkartılan Kerim Haznedar ve İsa Gözbaşı'nın mezarlarının yanına yan yana defnedildi. Facianın meydana geldiği ocaktaki işçilerden aralarında halen kurtarılması için çalışılan Ali Haznedar ile birlikte 6 kişinin Aşağı Çağlar Köylü olması nedeniyle işçilerin defnedildiği mezarlığın Madenci Şehitliği olarak düzenleneceği belirtildi.
MADENCİ EŞİ: TÜRK BAYRAĞIYLA MI YETİNECEĞİM
Toprağa verilen işçilerden 2 çocuk babası 29 yaşındaki Osman Çoksöyler'in eşi 28 yaşındaki Şadiye Çoksöyler, maden sahiplerine tepki gösterdi.
"Kocamı yediniz. Bunun hesabını soracağım" diyen Şadiye Çoksöyler, eşinin tabutunun sarıldığı ay yıldızlı bayrağı öperek alırken yanındakilere, "Ben bu bayrakla mı yetineceğim?" diyerek ağladı.
BİRBİRLERİNE SARILMIŞ HALDE BULUNDULAR
Karaman'ın Ermenek ilçesinde su baskını sonucu 18 işçinin mahsur kaldığı maden faciasında dün sabaha karşı 6 işçinin daha cansız bedenine ulaşılmıştı. Birer metre aralıklarla işçileri çıkartan ekipler, üç işçiyi birbirine sarılmış şekilde buldu. İki işçiyi ise yüzleri birbirine dönük şekilde bulan ekipler, gördükleri manzara karşısında gözyaşlarına boğuldu.
Ekipler, facia sırasında işçilerin beraber hareket ettiklerini tespit etti.
"ALLAHIM BENİ DE AL KUZUMUN YANINA"
Oğlu Bahri Üzer'in öldüğü öğrenen Emine Üzer, gözyaşları içinde ''Kınalı kuzum, dönmez gayri. Kuzumu arayıp bulamam gayri. Sabırlar ver yarabbi. Seni topraklara mı verecektim kuzum. Bir daha görmek kuzumu gayri. Allahım beni de al kuzumun yanına, daha doyamadım ben kuzuma." diye ağıt yaktı.
8 İŞÇİ HALA MAHSUR
Ermenek'te kömür ocağında 28 Ekim'de meydana gelen su baskını nedeniyle 18 işçi mahsur kalmış, arama kurtarma çalışmaları kapsamında 6 Kasım'da 2, 17 Kasım'da 2, 18 Kasım'da da 6 işçinin cansız bedenine ulaşılmıştı. Madende mahsur kalan 8 işçinin kurtarılması için çalışmalar sürdürülüyor.