Lojman Cinayeti" Davası
Eski SHP İzmir Milletvekili Erol Güngör'ün oğlu Mustafa Güngör'ün, 24 Haziran 1991'de TBMM lojmanlarında öldürülmesiyle ilgili davaya devam edildi.
Eski SHP İzmir Milletvekili Erol Güngör'ün oğlu Mustafa Güngör'ün, 24 Haziran 1991'de TBMM lojmanlarında öldürülmesiyle ilgili davaya devam edildi.
Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, başka bir suçtan tutuklu sanık Abdullah Gökalp, müşteki Erol Güngör ve avukatları katıldı.
Duruşmaya eski TBMM Başkanı Hikmet Çetin'in tanık olarak dinlenmesiyle devam edildi. Olay tarihinde milletvekili olduğunu belirten Çetin, "Bayram öncesi olduğu için olay tarihinde meclis lojmanları tenhaydı. Olay gecesi lojmanlarda bir cinayet işlendiğine dair haber verdiler, polisle beraber lojmana girdik." dedi.
Cinayetin işlendiği lojmanda detaylı bir arama yapıldığını ve polislere tahminde bulunduğunu aktaran Çetin, "Tahmine göre maktulün ailesinin burada olmadığının bilinmiş olması, lojmanın tenha oluşu ve bahçe kapısından girilebileceğini bilen kişi ya da kişilerin yapmış olabileceğini söyledim. Soruşturma sürecinde polisler birkaç kez benimle görüştü, daha sonra soruşturmanın istenilen düzeyde yürümediğini gördüm." ifadelerini kullandı.
Soruşturmanın yürütülmesindeki sıkıntıların "milletvekili dokunulmazlıklarından" kaynaklandığı izlenimini edindiğini bildiren Çetin, şunları kaydetti:
"Olaydan sonra basına bu cinayetin, 'faili meçhul cinayetler arasına katılmasından korkuyorum' şeklinde açıklamalarım olmuştu. Bunu da dokunulmazlıklarla ilgili bazı sıkıntılar olduğu yönünde anlatımlardan söyledim. Cinayetin siyasi içerikli olması ihtimalini, maktulün yaşını da değerlendirdiğim zaman çok az olarak gördüm, halen aynı kanaatteyim. Olay yerine girdiğimde, lojmanda çalışan bir polis ve iki tane de cinayet masasından polis vardı. Biz dört kişi olarak girmiştik, olay yerinde mermi çekirdeği veya mermi araması yapıldı ancak bulunamadı. Benim orada olduğum müddetçe, polis dışında pek içeri giren çıkan olmadı."
Çetin'in ifadesinin ardından, dönemin Jandarma Kaçakçılık ve Organize Suçlar Daire Başkanı olarak görev yapan Cengiz Yıldırım'ın tanık sıfatıyla ifadesine başvuruldu.
Bir soruşturma kapsamında dinleme yaparken, lojman cinayetiyle ilgili bir telefon kaydının alındığı, buna yönelik önceki tanık beyanlarının bulunduğu Yıldırım'a hatırlatıldı. Böyle bir ses kaydının olmadığını ifade eden Yıldırım, "Bu beyanı veren Metin Güvercin, psikolojik sorunlarından ötürü görevden alındı, bu soruşturma ile ilgili herhangi bir bilgim yok, yaptığımız soruşturmalarda delil niteliğinde bir husus olursa derhal savcılığa bildiririz." açıklamasında bulundu.
Tanık beyanlarının ardından sanık Abdullah Gökalp, yeterli güvenliğin sağlanması halinde tüm delilleri mahkemeye sunacağını söyledi. Gökalp, "Ben cinayetten sonra yüzüğümü olay yerinde unutmuşum, bu yüzüğü olay yerinden alan, getirip teslim eden o tarihte Meclis İdare Amir Yardımcısı olarak çalışan, Kemal Şensoy'dur. Şensoy'un tanık olarak dinlenmesini talep ediyorum." ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti, sanık Gökalp'in delilleri sakladığı yerleri bildirmesi, teminat olarak ne istediğini kendi el yazısıyla mahkemeye sunması ve Kemal Şensoy'un tanık olarak çağrılmasına karar vererek duruşmayı erteledi.