Lisinia'da Dağçayı Yetiştirilecek
BURDUR'daki Lisinia Doğa Proje Alanı'nda, Burdur Gölü'ndeki kurumaya dikkati çekmek ve suya az ihtiyaç duyan aromatik bitkiler yetiştirmek amacıyla 'dağçayı' olarak da bilinen sideritis bitkisi dikildi.
BURDUR'daki Lisinia Doğa Proje Alanı'nda, Burdur Gölü'ndeki kurumaya dikkati çekmek ve suya az ihtiyaç duyan aromatik bitkiler yetiştirmek amacıyla 'dağçayı' olarak da bilinen sideritis bitkisi dikildi.
Burdur merkeze bağlı Karakent Köyü'ndeki Lisinia Doğa Proje Alanı'nda ve Akçaköy'deki Lavanta Deresi alanında 'elduran' ya da 'dağçayı' olarak bilinen sideritis bitkisi dikildi. Yaklaşık 100 dekar alanda dikimi yapılan dağçayı, Burdur Gölü'ndeki su çekilmesine dikkati çekmek amacıyla az su kullanan aromatik bitkilerin yetiştirilmesi projesinin bir parçası olarak ve gelir elde etmek amacıyla yetiştirilecek.
DİKİLDİKTEN SONRA SUYA GEREKSİNİM DUYMUYOR
Lisinia Doğa Proje Sorumlusu Öztürk Sarıca, "Dağçayı olarak da bilinen sideritisi üretmeye başladık. Özellikle Burdur Gölü'nün suyunun çekilmesine karşı yürütmüş olduğumuz aromatik bitki projesi dahilinde yetiştirdiğimiz sideritis ilk dikildiğinde suyla dikiliyor, daha sonra suya gereksinim duymadan yetişebiliyor" dedi.
'PEK ÇOK BAKTERİYE KARŞI ETKİNLİĞİ ÇOK YÜKSEK'
Sideritisin Türkiye'de 6 çeşidi olduğunu belirten Sarıca, "Biz dağçayı olarak bilinen türünü yetiştiriyoruz. Sağlığa katkıları çok fazla. Özellikle Türkiye, Yunanistan ve Avrupa'nın iç kesimlerinde çok fazla tüketilmekte. Göller bölgesinde insanlarımız bunu 'adaçayı' olarak tüketmekte ama adaçayından daha farklı bir yapısı var. Adaçayından çok daha fazla kimyasala sahip. Antimikrobiyel anlamda, mide mikrobuna karşı bile etkisi çok fazla. Öldürülemeyen pek çok bakteriye karşı etkinliği çok yüksek. 18'e yakın bakteride ciddi anlamda etkisi var. Özellikle oksidasyona bağlı oluşan kanser türlerinde etkin bir tedavi yöntemi olarak kullanılıyor. Dolaşım sisteminde, libido problemlerinde, kan basıncına ilişkin problemlerde, üst solunum yolu hastalıklarında, akciğer hastalıklarında neredeyse hastalıkların tamamında kullanılan bir bitki" diye konuştu.
'HER DERDE DEVA'
Bu bitkinin son yıllarda köklerindeki farklı bileşenleri elde etmek için yurt dışına kaçırıldığını vurgulayan Öztürk Sarıca, şöyle dedi:
"Hem bunu engellemek, hem gen kaynaklarının Türkiye'de kalmasını sağlamak, hem de Burdur Gölü'ne destek sağlamak amacıyla sideritisi yetiştirmeye başladık. Önümüzdeki yıllarda sideritis bitkisiyle ilgili daha fazla araştırma yapılması için, bitki kaynağı olarak yetiştirmiş olduğumuz bitkileri kullanacağız. Her derde deva diyebileceğimiz sideritis Lisinia Doğa Alanı ve Lavanta Deresi alanında 100 dekar alanda dikimi yapıldı. Ticari anlamda hem yağı çıkarılacak hem de bitkinin kendisi satılacak."
'İNSAN VE ÇEVRE SAĞLIĞI İÇİN ÖNEMLİ'
Sideritisin Antalya ve Burdur'un pek çok yerinde kahvelerde özellikle kış aylarında insanların grip ve soğuk algınlığına karşı tükettiği bir çay türü olduğunu da aktaran Sarıca, "Yaygınlaştığı bölgelerde insanların çok fazla hastalanmadığını görüyorsunuz. Türkiye'de yaygınlaştırılmasının insan ve çevre sağlığı açısından önemli olduğunu düşünüyorum" dedi. - Burdur