Kuşoğlu: "Yıl Sonuna Kadar Kur Korumalı Mevduat Hesabı Olanlara 140-150 Milyar Lira Aktaracağız. Böyle Anormallik Olmaz. Hiçbir Devlet Fakirinden...
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu, “Yıl sonuna kadar Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesabı olanlara, Hazine’den 140-150 milyar lira aktaracağız. Birkaç yüz bin kişi KKM hesabı açabiliyor. İşi gücü bıraktık zengini daha zengin etmek için uğraşıyoruz. Böyle bir anormallik olmaz. Hiçbir ülke, hiçbir devlet fakirinden alıp birkaç yüz bin zenginine vermez” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu, "Yıl sonuna kadar Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesabı olanlara, Hazine'den 140-150 milyar lira aktaracağız. Birkaç yüz bin kişi KKM hesabı açabiliyor. İşi gücü bıraktık zengini daha zengin etmek için uğraşıyoruz. Böyle bir anormallik olmaz. Hiçbir ülke, hiçbir devlet fakirinden alıp birkaç yüz bin zenginine vermez" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, Youtube'da "CHP Ekonomi Masası TV" adlı kanalın yayınında ekonomist Evren Devrim Zelyut'un yayınına katıldı ve gündemi değerlendirdi:
"AKKUYU, RUSLAR TARAFINDAN BİZE ELEKTRİK SATILACAK BİR YER OLARAK GÖRÜLÜYOR"
Akkuyu Nükleer Santral Projesi'ndeki sözleşme feshi ile ilgili soru üzerine Kuşoğlu, şunları söyledi:
"En fazla enerji ithalatı yaptığımız ülke Rusya. Rusya'ya çok önemli ölçüde bağımlıyız. Bir de Rusya'dan Akkuyu Nükleer Santrali'ni Yap-İşlet-Devret modeliyle alıyoruz. Şimdiye kadar 'alıyoruz'du. Yapılan işlemlerden sonra 'yap, işlet, devam et'e döndü. Akkuyu bize devredilmeyecek görünüyor. Akkuyu, Ruslar tarafından bize elektrik satılacak bir yer olarak görülüyor. Akkuyu Nükleer Santrali, Rusların olmuş gibi gözüküyor. Bunu Türk firması da teyit ediyor. Türkiye şimdiye kadar çok pahalı döviz bulabiliyordu, böyle bir durumda borçlanmamızı devam ettirebilmek için bir taviz daha vermişiz. Bu siyasi bir taviz. Elinizdeki nükleer santrali veriyorsunuz, ama tümüyle önemli ölçüde enerjide bağımlı olduğunuz ülkeye tümüyle bağımlı hale geliyorsunuz, bu gerçekten siyasi bir tavizdir. Rusya, sanayi üretimimizi durdurabilecek güçteydi. Şimdi tümüyle teslim olmuş durumdayız, Rusya'ya karşı. Önemli olan Türkiye'nin bu konuma gelmiş, getirilmiş olmasıdır. Bu çok önemli bir konu. Bu, Türkiye'nin teslim olmasıdır, siyasi taviz vermeye başlamış olmasıdır. Bunun herkes tarafından konuşulması lazım. Türkiye, enerjide tümüyle maalesef teslim olmuş vaziyette. Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptığı çok önemli bir kötülük de bu olmuş oldu. Bunun devamı nasıl gelecek, çok merak ediyorum. Ama hemen tedbir alınması gereken, çok önemli bir konu."
"KKM TÜRKİYE'NİN BAŞINA BELA BİR UYGULAMA HALİNE GELDİ"
Kur Korumalı Mevduat (KKM) Sistemi ile ilgili soru üzerine Kuşoğlu, şu değerlendirmeleri yaptı:
"Gelinen noktada KKM, Türkiye'nin başına bela bir uygulama haline geldi. Ağustos ayında, şubat ayında açılan KKM hesaplarının altıncı ayı doluyor. Hazine'ye ne kadar maliyet getireceğini çok net göreceğiz. Dövizden, Türk lirasına geçen hesapların ne kadar maliyet getirdiğini henüz bilmiyoruz ama ilk dört ayda açıklandığına göre hazineye 37,2 milyar dolarlık bir maliyeti var.
"YIL SONUNA KADAR TÜRKİYE'DE KKM HESABI OLANLARA HAZİNEDEN 140-150 MİLYAR LİRA AKTARACAĞIZ"
Geçen yıl kurdan dolayı oluşan karlar 40 küsur milyar liraydı, oradan 10 milyar lira kurumlar vergisi ödenmedi, kaldırdılar. Mevzuatı değiştirdiler, KKM hesabı olan şirketler yıl içindeki kurdan dolayı oluşan karlarda, kurumlar vergisinden muaf tutuldu. Orada da en az ilk üç ayda ve ikinci üç ayda 10'ar milyar lira vergiden vazgeçilmiştir.
Biz bu şartlar altında, yıl sonuna kadar Türkiye'de KKM hesabı olanlara hazineden 140-150 milyar lira aktaracağız. Anormal bir rakam bu. Türkiye'de KKM hesabı olan birkaç yüz bin kişi var. Birkaç yüz bin kişi KKM hesabı açabiliyor. Bu insanlara, Türkiye'nin geriye kalan 84 milyonu, Hazine destek oluyor. İşi gücü bıraktık zengini daha zengin etmek için uğraşıyoruz.
"HİÇBİR ÜLKE, HİÇBİR DEVLET FAKİRİNDEN ALIP BİRKAÇ YÜZ BİN ZENGİNİNE VERMEZ"
Böyle bir anormallik olmaz. Hiçbir ülke, hiçbir devlet fakirinden alıp birkaç yüz bin zenginine vermez. Böyle bir politika olmaz. Bu kur korumalı mevduat hesabından nasıl çıkacağımızı da bilmiyoruz. KKM hesabında Türkiye 1 trilyon 100 milyar lirayı aşmış durumda. KKM kaldırıldığında ne olacak? Bunu düşünüyoruz.
Ben bir muhalefet milletvekiliyim, canım sıkılıyor, uykum kaçıyor. 1 trilyon 100 milyar lira KKM'den çıktığında ne olacak? Gidip döviz alacaklar ya da parayı yurt dışına çıkaracaklar. Bu Türkiye için çok büyük felaket getirecek. Dengeleri alt üst ettiler. KKM hesabı ne zaman bitecek, nasıl bitecek, nasıl sıkıntısız bir şekilde altından kalkacağız kimse bilmiyor. Binilmiş bir alamete gidiyoruz kıyamete ama ne Merkez Bankası ne Hazine ne Maliye Bakanlığı ne de Strateji ve Bütçe Başkanlığı bu işten nasıl çıkacağız, nasıl sıyrılacağız bilmiyor. Bunun altından kalkmakta mümkün değil. Her şey anormal oldu. Türkiye ayakta duramayacak duruma geliyor, bunu görün artık.
"TAYYİP ERDOĞAN'A YAKIN SERVET KAZANMIŞ ŞİRKETLERİN YURT DIŞINDA EN AZ 200-300 MİLYAR DOLARI VAR"
Biz tabi ki bir market ekonomisine, liberal ekonomiye inanıyoruz ancak bunlardan farklı olarak bu ekonomiye devletin müdahale etmesi, destek olması gerektiğine inanıyoruz. Şu anda Erdoğan hükümeti dünyanın en liberal hükümetidir. Devlet olarak üretim yapmıyoruz, destek olmuyoruz. Recep Tayyip Erdoğan'ın açmış olduğu tek bir kamu fabrikası yok. Sattıkları çok ama tek bir devlet fabrikası açmış değil. CHP olarak özel sektöre finans, kurumsal, kadro ve teknolojik desteği mutlaka vereceğiz. Bunu en başta eğitim sektörü için yapacağız. Sonra tarım için sağlık ve AR-GE alanında bu destekleri vereceğiz. Özel sektörü acımasız bir dünya rekabeti içerisinde yalnız bırakmayacağız. Özel sektörün daha iyi yatırım yapabilmesi için güvene, adalete, bağımsız yargıya, demokrasiye ihtiyacı vardır. Biz bunu sağlayacağız. Bu çok büyük bir farklılıktır. Şu anda Türkiye'ye gelen paranın birçoğu kendileri de itiraf ediyorlar, kaçıyor. Özellikle Tayyip Erdoğan'a yakın servet kazanmış şirketlerin yurt dışında en az 200-300 milyar doları var.
"BU ZİHNİYETLE BU İKTİDAR DEVAM EDEMEZ, EKONOMİYİ DEVAM ETTİREMEZ"
Biz bir taraftan çok büyük faizle borç alıyoruz ama aldığımız borçları, dövizi yurt dışına çıkarıyoruz. Bu bize çok pahalıya geliyor. Bu şekilde altından kalkılamaz. Bu zihniyetle bu iktidar devam edemez, ekonomiyi devam ettiremez. İhracatın, ithalatı karşılama oranı geçen yıl ocak-haziran döneminde yüzde 83'tü şimdi 70'e düştü. Faiz ödemesinin dışında, siyasi taviz veriyoruz. Bugün Akkuyu Nükleer Santrali'ni verdik tümüyle enerjide Ruslara bağımlı hale geldik. Üç kuruş döviz bulabilmek için yarın Amerikalılara ne taviz vereceğiz? Kıbrıs tavizi mi vereceğiz? Türkiye çok kötü bir şekilde götürülüyor, yönetilmiyor."