Haberler
Bahçeli, Öcalan çağrısını bir kez daha yineledi

Bahçeli, Öcalan çağrısını bir kez daha yineledi

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan teğmenler için talimat

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan teğmenler için talimat

Komisyonda gerginlik! Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler salonu terk etti

CHP'li vekilin sözleri sonrası Bakan Güler salonu terk etti

Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı

Deniz Akkaya hakkında gözaltı kararı

Kurumlar Birbirinden Habersiz!

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Şanlıurfa'da çocuklara yönelik ihmal ve istismarın masaya yatırıldığı çalıştayda kurumlar arası koordinasyon eksikliği ortaya çıktı.

Aile ve Sosyal Politikalar Şanlıurfa İl Müdürlüğü (ASPİM) tarafından 'Çocuk Koruma Hizmetlerinde Koordinasyon Strateji Belgesi Hazırlık Çalıştayı'nın ikinci gününde yapılan grup çalışmaları raporlar halinde sunuldu.

Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü tarafından GAP Tarımsal Araştırmalar Merkezi'nde (GAPTEM) iki gün devam eden çalıştay dün sona erdi. Yedi gruba ayrılarak 'çocuk ihmalini ve istismarını önleme', 'suça sürüklenen çocuklar', 'Suriyeli çocuklar', 'madde bağımlısı', 'çocuk dostu kentler', 'çocuk işçiliği' ve 'özel eğitim gerektiren çocuklar' konuları ele alındı.

Çalıştaya 220 kişinin katıldığını belirten Şanlıurfa Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Murat Demirkol, ülkenin değişik illerinden başta akademisyenler olmak üzere farklı kurum ve branşlarda katılımcıların çocuklara ilişkin pek çok konuda tebliğler sunduğu çalıştayın yoğun ilgi gördüğünü söyledi. Demirkol, çalıştayın ASPİM koordinesinde Harran Üniversitesi, Halk Sağlığı Müdürlüğü, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü, Çalışma ve İŞKUR il müdürlüğü ile kamu hastaneler birliğinin düzenlendiğini ifade ederek, "Çalıştaya katılan ve destek sunan çocuk hizmetleri genel müdürlüğü, GAP İdaresi başkanlığı ve Karacadağ kalkınma ajansına ve katılımcılara teşekkür ediyorum" dedi. Her grup başkanının sorun ve çözüm önerilerini ayrı ayrı sunduğu çalıştayda en büyük eksikliğin konuyla ilgili kurumlar arasındaki koordinasyon eksikliği olduğu anlaşıldı. Raporlarda kurumların yerine getirmesi gereken sorumlulukları yerine getirmede ya yetersiz kaldığı ya da bu sorumluklarını yerine getirmediği ifade edildi.

KURUMLAR ARASI EŞGÜDÜM EKSİKLİĞİ

Çocuk istismarına karşı çocukların ve ebeveynlerin eğitiminin çok önemli olduğunu belirten oturum başkanı Hasan Kandemir, kurumlar arasındaki eşgüdüm eksikliğine vurgu yaptı. Kandemir, "Çocukların ve ailelerin eğitilmesi gerekiyor. Burada görülen en önemli etkenler meslek elemanlarından birçok kişi giriyor. Sağlık çalışanları, kolluk kuvvetleri, Diyanet İşleri Personeliyle eğitimlerinin işbirliğiyle sağlanması. Bunlar arasında işbirliği olmayınca kimin ne yapacağı belli olmuyor. İşbirliği gerçekten çok önemli bir nokta. Şanlıurfa'da özelde iletişime geçerken dilin önemli bir problem olduğu, insanlarla anlaşamadıklarını ifade etmeleri, bunu bilen profesyonellerle bu eğitimin verilmesi ve personelin de eğitilmesi, çocukluk döneminde kötü dokunma, iyi dokunma ile gençlik döneminde temel zihinsel ve gelişim eğitimlerinin verilmesi istismar ve ihmali azaltabilir. Medyayla iletişim kurularak bilinçlendirme programlarının yapılması. Yasal düzenleme yapılması. Var olan hakların yerine getirilmesi. Bu hakların ne kadar yerine getirildiği avukat arkadaşlar daha iyi bilir. Bunların takip edilmesi gerekiyor. Kurumlar arası eşgüdüm oluşturulması. En önemli şeylerden bir tanesi risk haritasının oluşturulması. İstismar ve ihmal grubu altında olanlar kimlerdir. Bunların tespit edilip bununla ilgili çalışmaların hızlandırılması lazım. İstismar ve ihmal denilince ilk akla cinsel istismar geliyor. Bunun yanında çocuğun fiziksel ve duygusal istismarı da çok çok önemli bir nokta. Cinsel istismar konuşulurken bunların gözden kaçırılmaması gerekiyor. Her kurumda çocuk istismar ve ihmalleriyle ilgili komitelerin oluşturulması gerekiyor" diye konuştu.

'HER ŞEY KAĞIT ÜZERİNDE YAPILIYOR'

Hiçbir kurumun kendi kurumunu koruyarak çalıştaya katılmadığını belirten oturum başkanı Serdar Taşkın, sahada çalışanların ne gibi sıkıntılar yaşadıklarını çekinmeden dile getirdiklerini kaydetti. Taşkın, sıkıntılı alanlarla ilgili güzel bir analiz ortaya konulduğunu ifade etti. Taşkın, "Tamam kağıt üzerinde her şey yapılıyor ama aslında yapılmıyor. Urfa, Diyarbakır ve Antep'ten sonra suçlu çocuk sayısı bakımından en yoğun illerden bir tanesi. Bu yıl içerinde bin 450 çocuk hakkında tedbir kararı uygulanmış ve şu anda mükerrer suç işleyen 50'den fazla çocuk var. Demek ki, polis ve adliye safhasından sonra biz çocuğu teslim ediyoruz. Diğer mekanizmalara sokuyoruz ama bu mekanizmada işlemeyen bir şeyler var. Çünkü işlemeyen bir şeyler var ki, yine bu çocuk suç işleyip karşınıza geliyor. Polis ve savcılık aşamasından sonra görevi olan dört tane kurum karşımıza çıktı. Birincisi İl Sağlık Müdürlüğü, ikincisi Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü, üçüncüsü Milli Eğitim İl Müdürlüğü ve sonuncusu olarak Denetimli Serbestlik İl Müdürlüğü. Bu kurumlardan beklenen şey şu: Birincisi koruma bakım, eğitim ve sağlık tedbirlerinin alınması. Sağlık müdürlüğünden katılan arkadaşlar şunu söyledi: Bir yıl içerisinde baktıkları çocuk sayısı 10'dan az. Altı demişlerdi sanırım. Hakkında tedbir kararı verilen bin 400 çocuk varsa sadece altı tanesiyle sağlık müdürlüğü ilgileniyorsa, il sağlık müdürlüğünün çok aktif bir görevi yok anlamına geliyor. Esas kurum olarak karşımıza Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü çıkıyor. Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü'nün normalde üç aylık periyotlarda suça sürüklenen çocuklarla ilgili denetimler yapmaları, ziyaretler yapmaları gerekiyor. Bu üç aylık periyot sürecinde en az sekiz defa gitmesi gerekiyor fakat Urfa'da üç aylık süre zarfında bir defa görüşülmüş." dedi.

SURİYELİ ÇOCUKLAR

Çalıştayda Suriyeli çocukların da durumu ele alındı. Suriye çocuklarla ilgili grubun hazırlamış olduğu raporu paylaşan oturum başkanı Nazif Dağ da, kurumlar arası eşgüdüm eksikliği ve kurumlar arası işbirliğinin eksikliğine gönderme yaptı. Suriyeli çocukların sıkıntıların eğitim, sağlık, sosyal ve güven sorunu olarak sıralayan Dağ, en önemli sorunun eğitim olarak karşılarına çıktığını söyledi. Suriyeli çocukların eğitimi için en büyük eksikliğin fiziki mekanların yetersizliğini dile getiren Dağ, "Öğretmen temini, bina yetersizliği, ders materyallerinin temini, eğitime ulaşmada yaşanan sorunlar en büyük sorunlar olarak karşımıza çıkıyor" dedi.

Suriyeli çocukların yaşadığı sorunlardan da başlıklar halinde örnekler veren Dağ, salgın hastalıkların olması, hijyen koşullarından uzak yaşanılması, çocukların travma yaşamaları, organ kaybı yaşayan çocukların protez sorunu yaşamaları, kimliğin olmamasından dolayı hastanede tedavi olunamaması ve beslenme yetersizliğinden kaynaklanan sorunların olduğunu belirtti. Çalıştay yapılan genel değerlendirin ardından grup başkanlarına teşekkür belgesi verilmesi ve hatıra fotoğrafının çekilmesi ile son buldu.
(Kaynak: Gazeteipekyol)

Kaynak: Temsilci / Güncel
title