Küresel Ölçekte Dolarda Satışlar Hızlanabilir"

Destek Yatırım Araştırma Müdürü Murat Tufan, Donald Trump'ın ABD'de başkanlık koltuğuna oturmasıyla kısa vadede dolar endeksinde yaşanan geri çekilmelerin küresel ölçekte dolarda satışları getirebileceğini bildirdi.

Tufan, haftanın önemli gelişmeleri ve beklentilerine ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, anketlerin ve tahminlerin tersine sürpriz bir şekilde ABD başkanlık seçimlerini kazanan Trump'ın yemin töreni sonrası görevine başladığını hatırlatarak, piyasaların cuma akşamından bu yana büyük ölçüde Trump'ın yaptığı konuşmaya odaklandığını ifade etti.

Trump'ın icraatlarıyla ilgili çok net sinyaller vermemesinin özellikle gelişen ülke kurları ve altının onsunu gevşeyen dolar sonrası primlendirdiğine işaret eden Tufan, kısa vadede Trump sonrası dolar endeksinde yaşanan geri çekilmelerin küresel ölçekte dolarda satışları getirebileceği tahmininde bulundu.

Trump'ın ilerleyen günlerde tüm dünya ekonomilerini etkileyebilecek önemli açıklamalarda bulunduğunu ve ABD ekonomisinin bundan sonraki süreçte daha yerel ve büyüme odaklı olacağının sinyallerini verdiğini belirten Tufan, Trump'ın ticaret anlaşmalarını değiştirme adımlarına hazırlandığı yönündeki algı ile dolar varlıklarının değer kaybettiğini, güvenli liman varlıklarında ise yukarı yönlü hareketler gözlendiğini kaydetti.

Tufan, Beyaz Saray'ın, Trump yönetiminin uygulayacağı tüm bu politikaların ABD ekonomisinin yıllık büyüme hedefinin yüzde 4 olacağını söylediğini aktardı.

Büyüme hedefinin bu denli yukarı revize edilme olasılığının ABD Merkez Bankası'nın (Fed) uzun süredir yükseltmek istediği enflasyonu hızla artırabileceği ve Fed'in daha agresif faiz artışı yapmak zorunda kalabileceği şeklinde okumak gerektiğini kaydeden Tufan, "Böyle bir senaryonun gerçeğe dönüşmesi durumunda ise orta vadede dolar endeksinde ve Amerikan faizlerinde yeni rekorlar görülebilir. Türk lirası (TL) ve diğer gelişen ülke kurları 2013 yılından beri halihazırda yaşadığı kayıpları orta ve uzun vadede devam ettirebilir." yorumunu yaptı.

"TCMB'nin politika faizinde bir artış yapacağını düşünmüyorum"

Murat Tufan, yurt içi tarafta gözlerin yarın Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) faiz kararı ve 27 Ocak'ta ise Fitch'in Türkiye değerlendirmesinde olacağını bildirdi.

Hızla yükselen kura faiz dışı yollarla önlem alan TCMB'nin Trump sonrası doların gevşemesi ve likidite yönünde attığı adımların kurda geri çekilmeyi sağlaması nedeniyle bu toplantıda politika faizinde bir artış yapacağını düşünmediğini aktaran Tufan, "Ancak TCMB, TL likiditesini iyice sıkıştıran faiz dışı hamlelerinin kura etkisinin şu an için pozitif olmasından kaynaklı Geç Likidite Penceresi faiz oranını yüzde 10'dan yüzde 11'e yükseltebilir ya da faiz koridoruna iç ve dış şoklara karşı daha farklı önlemler alabilmek için esneklik katabilir." değerlendirmesinde bulundu.

Tufan, haftanın son işlem gününde ise Fitch'in kararının piyasalar tarafından takip edileceğini belirterek, bankaları negatif izlemeye alan Fitch'ten gelecek olumsuz bir kararın piyasalarda dalgalanmalara neden olabileceğini, bu hareketin fiyatlanmasının geçen hafta içerisinde görülse de mutlaka yerel piyasa üzerinde yeni etkileri olacağını kaydetti.

Tufan, geçen hafta açıklanan TCMB beklenti anketinde yıl sonunda dolar kurunun 3,86 seviyesinde tamamlanmasının öngörüldüğüne değinerek, yurt içi ve dışı gündem dikkate alındığında kurda orta vadeli ana destek bölgesini 3,65-3,75 olarak takip etmeyi sürdürdüklerini kaydetti.

Önemli destek olan 3,75 seviyelerinin kırılması halinde geri çekilmelerin devam ettiğinin görülebileceğini belirten Tufan, "Hafta genelinde beklenen haber akışlarının TL aleyhine açıklanması durumunda ise kurda orta vadeli direnç bölgelerini 3,85-4,00 olarak tahmin ediyoruz. Kısa vadeli direnç olarak ise 3,80 psikolojik seviyesi takip edilebilir. Bu seviyenin aşağısında kalındığı sürece geri çekilmeler devam edebilir." ifadelerini kullandı.

"Petrolde OPEC ülkelerinden gelecek mesajlar önemli"

Destek Yatırım Araştırma Müdürü Tufan, petrol fiyatlarında OPEC ülkelerinden gelecek mesajların önemini koruduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

"Zorlu bir haftanın habercisi olarak gördüğümüz gelişmeleri toparlarsak, çarşamba günü açıklanacak ham petrol stokları ve cuma günü gelecek Baker-Hughes sondaj kuyu sayısı petrol fiyatlarının yönü açısından önemli. Son 7 günde değer kaybı yaşayan Brent petrol fiyatlarında ana destek bölgesi ise 53,42-51,62 dolar seviyeleri. Bu hafta açıklanacak olan petrol stoklarının ve sondaj kuyu sayılarının azalması durumunda ise takip edeceğimiz direnç bölgesi 56-58 dolar olacak. Emtiada orta ve uzun vadede yükseliş trendi devam ediyor."

Tufan, Brexit'in gündemde yeniden yer alması ve Trump fiyatlamalarının kısa vadede dolar aleyhine olmasının altının onsunun bin 200 dolar seviyesi üzerinde tutunmasını sağladığını bildirdi.

Orta ve uzun vadede genel görünümün zayıf olduğu altında, kısa vadede oluşan yukarı yönlü hareketlerde takip edilecek direnç bölgelerinin bin 225-bin 240 dolar seviyeleri olduğunu belirten Tufan, destek bölgesi olarak da bin 195-bin 183 seviyelerinin önemini korumaya devam ettiğini vurguladı.

Tufan, ons altının kısa vadeli yukarı yönlü hareketlerinin ise gram altın fiyatlarını gevşeyen kura rağmen 145 lira üzerinde olmasını sağladığını, gram altında kurda yaşanacak olası geri çekilmelerin bir miktar düzeltme hareketleri getirebileceğini ancak orta ve uzun vadeli oluşan yukarı yönlü trendin gelişmelere bağlı olarak 150 lira seviyelerine ulaşabileceği öngörüsünü taşıdığını kaydetti.

TCMB'nin atacağı adımların TL varlıklarını desteklemesi halinde BIST 100 endeksi tarafında da yükselişlerin devam ettiğinin görülebileceğini belirten Tufan, "Önemli destek bölgesi olarak 80 bin seviyesi takip edilebilir. Bu seviyenin üzerinde kalınması halinde yükselişler 85 bin-85 bin 400 kritik direnç bölgesine doğru sürebilir. 80 bin seviyesinin kırılması halinde ise geri çekilmelerde 78 bin 400 seviyesi izlenebilir." yorumunu yaptı.