Kumpas" Sanıkları Hakim Karşısına Çıkacak
ÖMER SÜT - İzmir'deki askeri casusluk davasının soruşturma safhasında çeşitli usulsüzlükler yapılarak sahte delil üretildiği iddialarıyla ilgili Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik açılan davanın duruşma günü, 21 Haziran 2016 olarak belirlendi.
GÜLCAN KAPLAN - ÖMER SÜT - İzmir'deki askeri casusluk davasının soruşturma safhasında çeşitli usulsüzlükler yapılarak sahte delil üretildiği iddialarıyla ilgili Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik açılan davanın duruşma günü, 21 Haziran 2016 olarak belirlendi.
Davanın İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin duruşma salonunda görülmesine karar verilirken, İzmir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Okan Bato'nun hazırladığı bin 13 sayfadan oluşan iddianameyi kimin okuyacağı mahkeme heyetinin alacağı tensip kararıyla belirlenecek.
Duruşma, iddianamenin okunması tamamlanana kadar haftanın 5 günü devam edecek.
Gözler HSYK'da
Savcı Bato'nun hazırladığı iddianameyi kabul eden heyette bulunan Mahkeme Başkanı Hakim Ahmet Badalı, İzmir Bölge İdare Mahkemesine atandığı için davaya kimin başkanlık edeceği henüz belli değil. Mahkeme başkanı, HSYK belirleyecek.
Beraat sonrası ilk karşılaşma
Aralarında muvazzaf askerlerin de bulunduğu 357 kişi hakkında "askeri gizli bilgi ve belge bulundurma" suçlamasıyla açılan davada yargılanan ve FETÖ davasına müşteki olarak katılan sanıklar, "kumpas" kurduğu öne sürülen emniyet mensuplarıyla mahkeme salonunda ilk kez karşı karşıya gelecek.
"Askeri casusluk davası"ndan beraat eden asker sanıkların avukatlarından Mahir Işıkay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 7 müvekkilinin "Askeri casuslukta kumpas" davasında müşteki konumunda bulunduğunu söyledi.
Bu davanın "kumpas"ın bir ayağı olduğunu ve sadece emniyetçileri kapsadığını belirten Işıkay, "TSK, yargı ve medya ayağı da var." dedi.
"Casusluk davasında göz göre göre ne hukuksuzluklar yapıldı. Hiçbir talebimiz kabul edilmedi." diyen Işıkay, askeri casusluk davasında maddi gerçeğin ortaya çıktığını ve bütün sanıkların beraat ederek masumiyetlerinin kanıtlandığını hatırlatarak, "Ama yetmez. İnsanların mağduriyetlerinin giderilmesini bekliyoruz çünkü mesleklerinden olanlar, sağlığını yitirenler oldu. Hayatları mahvoldu." diye konuştu.
FETÖ/PDY operasyonlarını yürüten kolluk güçlerine ve soruşturmayı tamamlayarak iddianameyi hazırlayan Savcı Okan Bato'ya teşekkür ettiklerini diye getiren Işıkay, "Çok hızlı ve detaylı şekilde bir çalışma yürüttüler. Bizim dava (askeri casusluk) devam ederken bu kumpası kuranlar ortaya çıktı. Bu, dünya yargı tarihinde bir ilktir." dedi.
Askeri casusluk davasında beraat eden ve yargılama sürecinde TSK'dan istifa eden sanıklardan İlter Halaç da Savcı Bato'nun hazırladığı iddianamede, kendisiyle ilgili hiçbir bir delil olmadan usulsüz dinleme ve teknik takip yapıldığı bilgisine yer verildiğini aktardı.
Halaç, "kumpas" davasına müşteki olarak katılacağını belirterek, "Kamuoyunda İzmir Askeri Casusluk Davası olarak bilinen davada yaklaşık 4 yıl boyunca yargılandım. 21 ay tutuklu kaldım. Hiçbir zaman neden bu davada olduğumuzu, neden yargılandığımızı bilmiyorduk. 2012-2014 yılları arasında özel yetkili savcı ve hakimler tarafından yargılandık. O dönem bizlere yaşatılan hukuksuzlukları 21 Haziran'da başlayacak bu davada, 68 sanığın hiçbirinin yaşamamasını dilerim." diye konuştu.
Dava ve iddianame
"Gizli bilgi ve belge bulundurma" iddialarına ilişkin İzmir Emniyet Müdürlüğüne 10 Ağustos 2010'da gelen ihbar maili üzerine başlatılan ve aralarında muvazzaf askerlerin de bulunduğu 357 sanık ve üst düzey askeri yetkililer, devletin gizli bilgi ve belgelerini yabancı istihbarat servislerine vermekle suçlanmış, İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi şubat ayında tüm sanıkların beraatına karar vermişti.
Söz konusu davaya yönelik kumpas soruşturması kapsamında ise İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosundan Sorumlu Başsavcı Vekili Okan Bato'nun hazırladığı ve Fetullah Gülen'in bir numaralı sanık olarak yer aldığı 68 sanıklı iddianame, 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.
İddianamede, sorus¸turma belgelerinin FETO¨/PDY mensupları tarafından yasa dışı yollarla elde edildiği, çeşitli usulsüzlükler yapılarak sahte delil üretildiği ve suc¸ tes¸kil eden eylemlerin TU¨BI·TAK, TI·B, TSK, emniyet, yargı ve kurumların teftis¸ kurulları gibi digˆer kurumlara yerles¸tirilmis¸ o¨rgu¨t mensuplarınca du¨zenlenen raporlarla mes¸rulas¸tırılmasının sagˆlandıgˆı ifade edilmişti.