Kulp'ta Kemikleri Bulunan 11 Köylüyle İlgili Soruşturma
Diyarbakır'ın Kulp ilçesi Alaca köyünde 1993 yılında Bolu Jandarma Dağ Komando Taburu askerleri tarafından gözaltına alındıktan sonra bir daha haber alınamayan ve 2004 yılında bir toplu mezarda kemikleri bulunan 11 köylünün öldürülmesine ilişkin dosya, zaman aşımına 1 gün kala şüpheli Yavuz Ertürk'ün ifadesinin alınmasıyla yeniden açıldı
Diyarbakır'ın Kulp ilçesi Alaca köyünde 1993 yılında Bolu Jandarma Dağ Komando Taburu askerleri tarafından gözaltına alındıktan sonra bir daha haber alınamayan ve 2004 yılında bir toplu mezarda kemikleri bulunan 11 köylünün öldürülmesine ilişkin dosya, zaman aşımına 1 gün kala şüpheli Yavuz Ertürk'ün ifadesinin alınmasıyla yeniden açıldı.
İHD Diyarbakır Şubesinden yapılan açıklamada, iki ayrı kayıp olayını daha bu dosyayla birleştiren savcının, dönemin Tugay Komutanı Yavuz Ertürk hakkında 'yakalama kararı' çıkardığı belirtildi.
Ertürk'ün dün İstanbul Adliyesi'nde şüpheli sıfatıyla ifade verdiği kaydedilen açıklamada şöyle denildi:
"Böylece dosyanın zaman aşımına uğraması önlendi. Kayıp olayının üzerinden 11 yıl geçtikten sonra 4 Kasım 2004'te, İHD'nin girişimleri sonucu Alaca Köyü Keper bölgesinde kemikler ve uzun namlulu silah bulunmuştu. İHD Diyarbakır Şubesi yöneticileri ve bir grup köylü bölgeye giderek kemikleri incelemiş, savcılığın emri üzerine 9 kişiye ait olduğu belirtilen kemikler bir çuvala doldurulup savcılığa verilmişti. Adli Tıp Kurumu tarafından 2005'te verilen raporda, kemiklerden birinin Mehmet Salih Akdeniz'e, diğerinin Behçet Tutuş'a ait olduğu, 'mevcut kemiklerin erişkin yaştaki en az dokuz kişiye' ait olduğu belirtilmişti."
Komutan Ertürk'ün ifadesi alındı
Diyarbakır 7. Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığında bulunan ve bugüne kadar herhangi bir işlem yapılmayan dosyaya ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Savcılığının yürüttüğü ayrı bir soruşturmada, dönemin Bolu Dağ Komando Tugayı Komutanı Yavuz Ertürk'ün dün İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca ifadesinin alındığı kaydedildi.
Soruşturma Savcısı'nın bu olayın yanısıra aynı ilçede 4 kişinin kaybedilmesi ve Bingöl'de bir başka kayıp vakasına ilişkin iki dosyayı daha birleştirdiği, olaylarda adı geçen Ertürk hakkında yakalama kararı çıkarılıp şüpheli sıfatıyla ifadesinin alınması üzerine zaman aşımı süresinin durdurulduğu ifade edildi.
Dosyanın avukatlığını yürüten İHD Diyarbakır Şube yöneticisi Rahşan Bataray, bu gelişmenin sevindirici olduğunu belirterek, zaman aşımına 1 gün kala dosyanın tekrar açılmasının önemli bir gelişme olduğunu söyledi.
Olayın yaşandığı günden itibaren birçok delil ve görgü tanığı beyanlarına rağmen katliamı gerçekleştirenler hakkında en ufak bir girişimin yapılmadığını belirten Bataray, "20 yıl boyunca ailelerle hukuk mücadelesi verdik. Dosya askeri suçlar kapsamında olduğu gerekçesiyle askeri savcılığa sevk edildi. Askeri Savcılık da tüm ısrarlara rağmen herhangi bir işlem yapmadı. Ertürk'ün ifadesinin alınmasıyla yeni bir sürece girildi" dedi.
Olay
Diyarbakır'ın Kulp ilçesi Alaca köyünde 1993 yılında gözaltına alındıktan sonra kaybolduğu öne sürülen 11 köylünün kemikleri yapılan kazıda bulunmuştu. Kemiklerin Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan DNA testi sonucunda kaybolan 11 köylüye ait olduğu kesinleşmişti. Yaşam hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle 1993 yılında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan başvuru, Mayıs 2001'de sonuçlanmış, ailelere toplam 1 milyon lira tazminat ödenmişti. - Diyarbakır