Haberler
Türkiye sınırındaki kaosa Putin desteği! Rusya Ordusu Halep'e operasyon başlattı

Esed'e Putin desteği! Rusya Ordusu, Halep'teki muhalifleri vuruyor

Halep düştü! Muhalifler camilerden ezan okumaya başladı, kamu binalarını ele geçirdi

Muhalifler camilerden ezan okumaya başladı, kamu binalarını ele geçirdi

Antalya açıklarında 4.8 büyüklüğünde deprem

Antalya'da 4.8 büyüklüğünde deprem! Açıklamalar peş peşe geldi

Bakan Uraloğlu açıkladı: Özel araçlara kış lastiği zorunluluğu geliyor

Özel araçlara kış lastiği zorunluluğu geliyor

Küçük Yağmur'a Cinsel İstismarda Bulunan Şahıs Tutuklandı

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İzmir’in Bornova ilçesinde, torununun arkadaşı Yağmur K.’yi taciz ettiği suçlamasıyla hakkında ’çocuğa cinsel istismarda bulunmak’tan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan sanık T.Ç., çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı.

İzmir'in Bornova ilçesinde, torununun arkadaşı Yağmur K.'yi taciz ettiği suçlamasıyla hakkında 'çocuğa cinsel istismarda bulunmak'tan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan sanık T.Ç., çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı.

Torunu G.A.'nın (9) arkadaşı Yağmur K.'yi (9) taciz ettiği suçlamasıyla hakkında 'çocuğa cinsel istismarda bulunmak'tan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan 56 yaşındaki T.Ç., ilk duruşmaya gelmezken, bugün İzmir 7'nci Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ikinci duruşmaya katıldı. İlk duruşmaya 2 gün kala, iddiaya göre yaşadığı stres, bunalım ve sanık ile yüz yüze gelme korkusu nedeniyle fenalaşınca kaldırıldığı hastanede kalp krizinden hayatını kaybeden küçük Yağmur'un ailesi de ilk duruşmaya gelememişti. Duruşmaya sanık T.Ç.'nin yanı sıra sanığın avukatı Bekir Can Dadaş, Yağmur K.'nin babası Tamer K., annesi Fikriye K., yakınları, ailenin avukatları Ayşe Esra Polat, İlke Erol, Sinan Sayman, davaya müdahil olan İzmir Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü adına Avukat Emine Şentüfekçi Tezcan, İzmir Barosu Başkanlığı adına Avukat Hümeyra Ertosun Paldumlar, Avukat Melek Özener ve Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyeleri katıldı. Tanık olarak gösterilen sanık T.Ç.'nin torunu G.A. ise duruşmaya katılmadı.

Sanık suçlamaları kabul etmedi

Üzerine atılı suçu kabul etmediğini belirten sanık T.Ç., "Böyle bir olaya karışmadım. Mağdur benim, torunum yaşında, aynı yaşta torunum var. Kızıma da ben baktım. İyi bir aile babasıyım. Neden bu şekilde suçlandığımı bilmiyorum. Zannedersem kavga sonrasında öfkeyle bu şekilde hakkımda suçlamalarda bulunulmuştur. Olay günü torunum ile Yağmur K. oyun oynamak için eve geldi. Ben hoş geldin dedim ve Yağmur K.'nin yüzünden öptüm. Daha sonra ben salonda otururken balkonda oyun oynayan torunum ile Yağmur K. kavga etmiş gürültü geldi. Ben de balkona çıktım torunum kapıyı tutuyordu, Yağmur K. gelmesin diye. Yağmur K. de kapıyı açmaya çalışıyordu. Ben de Yağmur K.'yı kucaklayıp kapıdan uzaklaştırdım, 'evine git' dedim. O da bana 'zaten ben de evime gidecektim' dedi ve evine gitti. Ben denildiği gibi Yağmur K.'ye cinsel tacizde bulunmadım" dedi.

"Sanık elini kolunu sallaya salaya dışarıda gezmesin"

Duruşmada yakınlarının desteğiyle oturan Yağmur K.'nin annesi Fikriye K. ise, "Kızım olay günü ağlayarak yanıma geldi. T.Ç.'yi kastederek, 'Amca beni yatağa yatırdı. Koltuğun üstünde öpmeye çalıştı. Kaçmak istedim, bırakmadı. Sana manzarayı göstereyim diyerek beni kaldırıp balkondan dışarıyı gösterdi. Annene babana söylemezsen sana bebek alacağım diyerek oramı buramı elledi' dedi. Kızım Yağmur bana, 'Anne sana söylemekle iyi mi ettim' şeklinde söz söyleyip devamında 'Ben bebekle kanar mıyım' diye sözler söyledi. Biz konuşurken evde olan eşim de bizi duydu. Ben sanıktan şikayetçiyim. Sanığın elini kolunu sallayarak serbestçe dolaşmasını istemiyorum. Benim gibi başka annelerin canının yanmasını istemiyorum" diye konuştu.

"Sürekli tükürüyordu"

Kızının olaydan sonra psikolojisinin bozulduğunu ifade eden anne Fikriye K., "Hastanede tedaviye gittik. Daha önce altına kaçırma huyu yokken altına kaçırmaya başladı. Sürekli tükürmeye başladı. Sanıktan iğreniyordu. Kızıma neden sürekli tükürdüğünü sorduğumda, 'Anne beynimdekileri nasıl sileceğim, kalbimdekini nasıl atacağım' şeklinde sözler söylüyordu. Kızım geceleri uyuyamaz hale geldi, sokağa çıkamıyordu. Bu olay nedeniyle ben de psikolojik tedavi görmeye başladım. 9 buçuk yaşındaki kızım kara toprağa girdi" şeklinde konuştu.

"İstesek linç edebilirdik adalete güveniyoruz"

Yağmur'un babası Tamer K. ise, "Olaydan bir gün önce komşumuz olan sanığın torunu bizim eve gelip kızımla oynamıştı. Olay günü de akşam saatlerinde eve geldiğimde kızım eve geldi. Önce annesiyle fısıldaştı. Ben 'ne oldu' diye sorunca kızım bana da olayı anlattı. Olayı kızımdan duyunca ben sanığın evine gittim ve sanığın ismini bilmediğim için sanığın torununun ismi ile dışarıdan seslendim. Dışarıya sanık çıktı, ben de 'konuşabilir miyiz' dedim. Sanık da bana 'çocuklar kavga etmiş' deyip eve girip kapıları kapatarak kilitledi. Biz istesek sanığı linç edebilirdik ancak adalete güvendiğimiz için yasal şikayete başvurduk" dedi.

Avukatlar tutuklanmasını talep etti

Tamer K. ve Fikriye K.'nin avukatları, mağdur Yağmur K.'nin hayattayken verdiği ifadesi tutarlı olup sanığın savunmasının soyut ve iknaya yönelik olduğunu belirterek, sanık savunmalarını kabul etmediklerini, kamu vicdanı açısından sanığın tutuklanmasını talep ettiklerini belirtti. İddia makamı savcı Zafer Sercan Yetişer ise sanık T.Ç.'nin torunu tanık G.A.'nın pedagog katılımı ile mahkeme huzurunda beyanının alınmasını, dosya ve delilleri karartma ihtimalinin bulunmaması hususları nedeniyle sanığın tutuklanmamasına karar verilmesini talep etti.

Tutuksuz yargılanan sanık tutuklandı

Mahkeme Başkanı Hülya Nurcan Ünsal ile mahkeme üyeleri Türkan Akkanat ve Fatma Yıldırım; sanık T.Ç.'nin torunu tanık G.A.'nın bir sonraki duruşmada pedagog eşliğinde hazır bulunmasına, sanık T.Ç.'nin suçun niteliği, kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların bulunması, sanığın delilleri karartma ihtimaliyle kaçma şüphesinin bulunması nedeniyle tutuklanmasına karar verdi. Duruşma Mart ayına ertelendi.

Olayın geçmişi

Geçen yıl 29 Temmuz akşamı, Bornova Kızılay Mahallesi'nde ilkokul öğrencisi 9 yaşındaki Yağmur K., ailesinden izin alıp arkadaşı olan komşularının kızı G.A. ile balkonlarında oynamaya başladı. Oyun oynayan çocuklar arasında tartışma çıktı ve iddiaya göre G.A. balkondan ayrıldı. Balkonda tek kalan Yağmur K.'nin yanına arkadaşının dedesi T.Ç. (56) geldi. T.Ç., Yağmur K.'yi bebek vereceği yalanıyla torununun odasına götürüp iddiaya göre taciz etti. Yaşanan olaydan rahatsız olan küçük Yağmur odadan koşarak çıkıp evlerine gitti. Küçük kız durumu anne ve babasına anlattı. Aile polise giderek T.Ç.'den şikayetçi oldu. Şikayet üzerine harekete geçen polis, T.Ç.'yi gözaltına aldı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adli makamlara sevk edilen T.Ç. tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, T.Ç. hakkında 'çocuğa cinsel istismarda bulunmak' suçundan İzmir 7'nci Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı.

Davaya 2 gün kala kalp krizinden ölmüştü

Yaşadığı olaydan dolayı büyük korku yaşayan minik Yağmur, olaydan sonra okula gidemedi ve evden dışarı çıkamadı. Psikolojik tedavi görmeye başlayan küçük kız tek başına kalamazken, geceleri kabuslar görmeye başladı. Dava günü yaklaşmaya başlayınca strese giren ve cinsel saldırıya uğradığı T.Ç.'yi karşısında görme korkusu yaşayan Yağmur K., ilk davadan 2 gün önce, geçtiğimiz 21 Kasım günü evinde fenalaştı. Ailesi tarafından Ege Üniversitesi Hastanesine kaldırılan Yağmur K., yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Yağmur K.'nin ilk incelemelere göre kalp krizinden hayatını kaybettiği bildirildi. - İZMİR

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel
title