Kraker satarken umudu büyüten kız: Mekke'de Sümeyye'nin hikâyesi

Gazeteci yazar İbrahim Ethem Gören İttifak gazetesindeki köşesinde Mekke sokaklarında mendil satan Sümeyye'nin hikayesini köşesine taşıdı.

Bölgede hava sıcaklığının bazen 50 dereceye yaklaştığını belirten Gören, "Güneş, Mekke-i Mükerreme'nin sıcak sokaklarını kavururken, Sümeyye, annesi Humeyra Hanım ve kardeşleri Zeynep, Habibe ve Meryem ile Halil'ur-Rahman Caddesi'nde yerlerini almışlardı" diyerek giriş yaptığı yazısının gelişme bölümünde Sümeyye'nin hayat hikayesinden detaylara da yer verdi.

İbrahim Ethem Gören o bölümde şu ifadeleri kullandı:

"Babası, Gazze'de İsrail savaş uçaklarının bombardımanında şehit olmuştu. O günden sonra, annesi Humeyra, çocuklarıyla birlikte hayatta kalmak için her türlü zorluğa göğüs germek zorunda kalmıştı. Gazze tünellerinden Mısır'a, oradan da Suudi Arabistan'a kaçmışlardı. Mekke'nin varoşu Kakiyyah'taki derme çatma evleri, onlara bir sığınak olmuştu ama hayatları her geçen gün daha da zorlaşıyordu."

Ethem Gören Türkiye'den gelen ve Sümeyye'nin krakerlerini satın alan ve ona tekrar geri veren hacı amcanın alışverişini ise yazısının son bölümünde okuyucusuyla şu sözlerle buluşturdu:

"Sümeyye o gece annesine kraker satışından kalan parayı verdi. Çok değildi. Ama bir umuttu. "Biraz daha satsak, belki Habibe'ye yeni terlik alırız," dedi. "Hep kayıyor ayağından." Anne gülümsedi. Gözleri dolu doluydu.

Ve kız kardeşler, sabah yine aynı yerlerinde olacaklardı. Belki güneş yine yakacaktı. Ama onlar yine orada, birbirlerine sımsıkı tutunmuş olarak duracaklardı.

Çünkü onlar sadece şeker ya da kraker değil; onurlarını, sabırlarını ve en çok da gözlerindeki baharı satmıyorlardı."