KPSS Sorularının Sızdırılmasına İlişkin İlk Dava
İptal edilen 10 Temmuz 2010 yılındaki Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) sorularının sızdırılmasına ilişkin, 230 sanık hakkında "Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyesi olmak, nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik" suçlarından açılan ilk davanın bugünkü celsesi sona erdi.
İptal edilen 10 Temmuz 2010 yılındaki Kamu Personel Seçme Sınavı ( Kpss ) sorularının sızdırılmasına ilişkin, 230 sanık hakkında "Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyesi olmak, nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik" suçlarından açılan ilk davanın bugünkü celsesi sona erdi.
Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davaya bazı sanıklar ve avukatları ile şikayetçi kurumların avukatları katıldı. Duruşmaya, önceki celselerde savunmaları alınmayan 16 sanığın savunmalarının alınmasıyla devam edildi.
Sanıklardan Esma Uludağ, fizik bölümü mezunu olduğunu ve alanından devlete atamanın kısıtlı olduğu için özel bir kurumda kısa bir süre çalıştığını aktardı. FETÖ ile bir bağının olmadığını ve KPSS puanıyla bir yere atanmadığını söyleyen Uludağ, "Hayatımın hiçbir döneminde terör örgütü üyesi olmadım. Eşimin ailesi vasıtasıyla ben de bir şehit yakınıyım. Ülkemi, devletimi, vatanımı seven bir insanım. Suçlamaları kabul etmiyorum." ifadelerini kullandı.
Savunmasını yapan diğer sanık Ayşe Eracar da hakkındaki kopya iddialarının gerçeği yansıtmadığı iddiasında bulunarak, "2011 KPSS'de, 2010 KPSS'ye yakın bir puan aldım. Soruları daha önceden temin etmiş olsam, 2011'de bu başarıyı sağlayamazdım." diyerek beraat talebinde bulundu.
Sanıklardan Mehmet Köker de hakkındaki suçlamaları reddetti. Anadolu Üniversitesi eğitim bilimleri fakültesinden mezun olduğunu aktaran Köker, "Hiçbir şekilde kopya çekmedim. Sınav sonucuyla hiçbir kamu kurumuna atamam yapılmadı." dedi.
Bir önceki celse tutuklanmasına karar verilen sanık Asım Kartal da tutukluluk haline itirazda bulunarak tahliye talebinde bulundu. Sanık Kartal, beyanlarında kendisi hakkında "cemaat abisi" olduğuna dair ifade veren Yüzbaşı Cemil Çetin'in hedef şaşırttığını ve cemaatteki gerçek abilerin açığa çıkmamasını amaçladığını ileri sürdü. Kartal, "Cemil Çetin, beyanlarında kendisini kurmaylık sınavına hazırladığı kişi hakkında bilgi vermezken benim adımı veriyor. Adımı basından öğrenip bunu yaptığını düşünüyorum." diye konuştu.
Sanık savunmalarının ardından taraf avukatlarının beyanlarını dinleyen mahkeme heyeti, dosya kapsamında tutuklu bulunan 3 şüphelinin tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
İddianame
Davada 230 sanık "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme ile zincirleme biçimde resmi belgede sahtecilik ve kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık" suçlarından yargılanıyor.
İddianamede, soruşturmanın 10 Temmuz 2010 tarihli KPSS Eğitim Bilimleri, Genel Kültür ve Genel Yetenek alanlarında gerçekleştirilen 3 sınav öncesinde, soruların Fetullah Gülen cemaatine yakınlığıyla bilinen Ankara Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneğinde görevli ofis elemanı Berat Koşucu tarafından Yalvaç'ta kuyumculuk yapan Süleyman Mustafa İnanıcı aracılığıyla, yine o dönem Yalvaç'ta ikamet eden sanık Baki Saçı'ya e-maille gönderildiğine dair deliller üzerine başlatıldığı belirtiliyor.
Buradan hareketle sınavlarda usulsüzlük yapıldığı ve soruların sınav öncesinde aralarında irtibat bulunan bazı kişilerce elde edildiği ve paylaşıldığının anlaşıldığı aktarılan iddianamede, şu ifadeler yer aldı:
"Devam eden soruşturmada olayın sadece yerel ölçüde kalmadığı, soruların bu şahıslar haricinde sınava giren birçok adaya da örgütlü şekilde ulaştırıldığı, şüpheli konumundaki kişilerin birlikte hareket ettikleri, bu birlik ve beraberliğin tesadüflerden ibaret olmadığı ve birçok ortak noktalarının olduğu, dosya kapsamında bulunan şüpheli ve müşteki ifadeleri, dijital veri incelemeleri, bilirkişi raporları ve dosya kapsamındaki diğer delillerle tespit edilmiştir. Elde edilen tüm delillerin değerlendirilmesinde eylemlerin hiyerarşik ve örgütlü biçimde gerçekleştiği anlaşılmıştır."
Sanıklar arasında "cemaat bağı" olduğu, soruların sınavdan günler önce genellikle bu bağa uygun dağıtıldığına işaret edilen iddianamede, profilleri, iş yerleri, aralarındaki mali ve sosyal irtibatları incelendiğinde, soruşturma konusu eylemleri gerçekleştirenlerin, FETÖ/PDY içinde yer aldıkları savunuldu.