KPSS Sorularının Sızdırılması Davası

Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) sorularının sızdırılmasına ilişkin açılan ve 68'i tutuklu 100 sanığın yargılandığı davada, tutuklu bulunan tek kadın sanığın tahliyesine karar verildi.

Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın bugünkü celsesi sona erdi.

Bugün yapılan duruşmada tutuklu sanıklar Yakup Yiğit, Yaşar Güven ve Zekai Yolaçan'ın savunmaları alındı. Sanıklar, haklarındaki suçlamaların asılsız olduğunu iddia ederek, KPSS sorularını sınavdan önce almadıklarını ve FETÖ ile bir bağlarının bulunmadıklarını ileri sürdü.

Tutuklu sanıkların avukatları da beyanda bulunarak, müvekkillerinin tahliyelerini istedi. Mahkeme heyeti tutuklu sanık Aynur Köse'nin tahliyesine, diğer 67 kişinin tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.

Duruşma, 21 Kasım'a ertelendi.

İddianame

10 Temmuz 2010'da yapılan KPSS sorularının sınavdan önce ele geçirilerek sanıklara dağıtıldığının belirtildiği iddianamede, sanıklar arasında "Cemaat bağı" olduğu, soruların sınavdan önce genellikle bu bağa uygun dağıtıldığına işaret edilerek, profilleri, iş yerleri, aralarındaki mali ve sosyal irtibatları incelendiğinde, sanıkların FETÖ/PDY içinde yer aldıkları kaydedildi.

Fetullah Gülen'in, örgüt mensuplarına yurt dışından medya üzerinden talimat verdiği ifade edilen iddianamede, Gülen'in, devlete sızmayı esas alan bir konuşması hatırlatılarak, şu bilgilere yer verildi:

"Gülen'in, geçmiş yıllardaki konuşma kayıtlarında, devletin yasama, yürütme ve yargı erklerinin ele geçirilmesine ilişkin talimatlar verildiği, örgütün gerçek amacına ulaşmak maksadıyla ve örgüte bağlı kadroları kamu kurumlarına yerleştirmek suretiyle devleti ele geçirmeyi hedeflediği görülmektedir."

Tekrarlanan sınavla devlet, 9 milyon 111 bin lira zarara uğradı

İddianamede, 294 bin 909 adayın katıldığı 2010'daki KPSS Eğitim Bilimleri sınavının iptal edilerek yeniden yapılmasıyla, devletin 9 milyon 111 bin 138 lira 13 kuruş zarara uğradığı belirtilerek, YÖK Denetleme Kurulu'nun, Genel Yetenek sorularının da sızdırıldığı raporuna rağmen, bu alanın iptal edilmemesiyle sayıları kesin bilinmemekle beraber binlerce kişinin haksız şekilde devlet memuru olduğu da yer aldı.

Sanıklar, "FETÖ/PDY üyesi olmak", "Resmi belgede zincirleme sahtecilik" ve "Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına zincirleme dolandırıcılık" suçlarından yargılanıyor.