Haberler
İsrail ile Lübnan arasındaki ateşkes için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

İsrail-Lübnan ateşkesi için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı: İran tehdidine odaklanmak

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

KOSGEB ve DMO KOBİ'ler İçin İşbirliği Yapacak

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

KOSGEB ile DMO arasında imzalanan protokol kapsamında KOBİ'lerin kamu alım süreçlerinde daha fazla pay sahibi olmasına imkan sağlanacak.

KOBİ'lerin, DMO tedarikçisi olabilmelerine imkan sağlayacak olan ''KOSGEB DMO İşbirliği Protokolü'' Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Ersan Aslan, Maliye Bakanlığı Müsteşarı Naci Ağbal, KOSGEB Başkanı Mustafa Kaplan, DMO Genel Müdürü Metin Akdamar, Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Salih Bezci, Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜMSİAD) Genel Başkanı Dr. Hasan Sert, OSTİM OSB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın ve KOSGEB Başkan Yardımcıları Hüseyin Tüysüz, Salih Tuna Şahin ile Selma Tezyetiş ve diğer Kamu Kurum ve Kuruluşların temsilcilerinin katılımlarıyla 24 Haziran 2013 tarihinde Ankara Rixos Otelinde gerçekleşen törenle imzalandı.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Ergün, "İmzalanan protokolle KOBİ'lerin kamu alımlarındaki payını artıracak olan bir adımı atmış oluyoruz. Türkiye'nin ekonomik ve sosyal hedeflerine varabilmesi için rekabet gücü yüksek özel sektöre ihtiyaç var. Son yıllarda artık daha fazla üretenin yanında daha nitelikli ürünler üretme noktasında adımlar atıyoruz. Daha pahalı dediğimiz ürünlere doğru yöneliyoruz. Sektörel strateji belgelerinde üzerinde en çok durduğumuz konu bu oldu" dedi.

Son teşvik sisteminde nitelikli ürünlere daha nitelikli destekler verildiğine dikkati çeken Ergün, bu konuda rekabetçi bir özel sektör oluştururken işin üretim ayağına verilen destek kadar tüketim ayağına verilen desteğin de önemli olduğunu dile getirdi. Ergün, Türkiye'nin dünyanın en dinamik iç pazarı haline geldiğini belirterek, bugün dünya devi denilen birçok firmanın aslında başarı yaşarken kendi içi pazarlarındaki başarının üstüne inşa ettiklerini ifade etti. Ergün, "Bunu yaparken kesinlikle ekonominin gerçeklerine aykırı olarak yapamazsınız. Kamu alımında KOBİ'ler desteklensin, peki KOBİ olsun da ne olursa olsun diye mi düşüneceğiz. Öyle düşünmeyeceğiz, onlara yol göstermemiz lazım. Biz, KOBİ'leri destekliyoruz ama KOBİ'lerin niteliğinin artmasını da destekliyoruz. Çünkü, dünyayla ancak böyle rekabet edilebilir" ifadelerini kullandı.

Ürünlerin satın alınırken KOBİ'lere de yol gösterileceğine işaret eden Ergün, açık ekonomilerde tüketicilerin kaliteli ve uygun ürünlere sahip olmayı istediğini söyledi. "Kamu olarak tüketicilere örnek olmak zorundayız" diyen Ergün, bugüne kadar kamu alımlarında yerli ürünlerle ilgili düzenlemeler yapıldığını ifade etti. Yapılan düzenlemeler hakkında bilgiler veren Ergün, ürünlerin Türkiye'de üretiliyor olmasının önemli olduğuna dikkati çekti. Ekonomideki temel yapı taşının KOBİ'lerden oluştuğuna işaret eden Ergün, "Bugüne kadar başarılı politikalar uyguladık. Eskiden KOBİ'lere destekte 'para, para, para' diye bakılıyordu. KOBİ'lerin bilgiye daha çok ihtiyacı var. Bir şirket nasıl idare edilir, bunu bilmeye daha çok ihtiyacı var. Küçük bir yönetim krizine girdiğinde nasıl aşılacağı noktasına daha çok ihtiyacı var. İşletme ömrünün uzatılması gerekiyordu, 'nasıl uzatırız' diye önlemler aldık" dedi.

İmzalanan protokolün kamu alımlarında KOBİ'lere önemli destek sağlayacağını söyleyen Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise, "Protokol önemli bir protokol, DMO kamu alımlarında önemli bir piyasa yapacak. Dolayısıyla bu protokol bizim KOBİ'lerin kamu alımlarında daha yüksek bir paya sahip olmasını sağlayacaktır. KOBİ'ler ekonomide çok önemli. TÜİK'in rakamlarına göre Türkiye'deki girişimcilerin yüzde 99'u KOBİ veya mikro düzeyinde. Bu protokol çerçevesinde inanıyorum ki kamu alımlarında KOBİ'lerin payı yükselecektir" dedi.

KOBİ'lerin ekonomideki durumlarını daha da düzeltmek için yapılan çok iş olduğuna dikkat çeken Bakan Şimşek, "En son gelir vergisi tasarısı vardı, onu Meclis'e yeni gönderdik, alt komisyonda görüşülüyor. Genel olarak vergi yüklerini geçmiş dönemde indirdik. Bu sayede bir KOBİ ya da herhangi bir şirketimiz 100 liralık kar ettiğinde yüzde 65 vergi ödüyordu, biz bunu yüzde 35'e kadar indirdik. Geçmiş dönemde hükümetlerimiz çok önemli düzenlemeler yaptılar. Bizim amacımız ülkemizde katma değeri yükseltmek. 1992-2002 dönemine bakarsanız, sabit fiyatlarla özel sektör yatırımlarına bakarsanız, bazınızı 100 alsanız, 2002 yılında özel sektör yatırımları 95'e düşmüş. Reel olarak 10 yılda özel sektörün yatırımlarında artış yok. Son 10 yıllık dönemde 100'ü baz aldığınızda 2012'de 254'e ulaşmış. Çok ciddi bir artış konusu" diye konuştu.

Özel sektörün önünü açtıklarını ve bu sayede Türkiye'de istihdam ve katma değerin arttığını, ekonominin büyüdüğünü söyleyen Şimşek, "1990 yılında milli gelir 198 milyar dolardı, 2000'li yıllarının başında 200 milyar dolar, 10 yıl yerinde saymış. 2012 yılında neredeyse 800 milyar dolara ulaşmış. Doların değerlenmesini mümkün kılan, bunu idare edebilen bir verimlilik altyapısı yoksa bunu idame etmek mümkün değildir. Burada önemli olan verimlilik artışı, istihdam artışıdır. Son 5 yıl içinde 5 milyon insanımıza iş bulmuşuz. 5 milyon istihdam hafife alınacak bir konu değildir. Son 1 yılda dahi Türkiye 1 milyon 150 binin üzerinde bir istihdam oluşturmuştur. Bunu büyük ölçüde KOBİ'ler oluşturmuştur. Biz yükleri mümkün olduğunca aşağıya çektik. Kayıt dışı ile mücadelede çok yol katettik. Geçen sene vergi kanunlarında çok önemli düzenlemeler yaptık, özellikle girişimcilere destek anlamında çok ciddi vergi avantajları sağladık" şeklinde konuştu.

KOSGEB Başkanı Mustafa Kaplan ise yaptığı konuşmada, KOBİ'lerin, diğer tüm ülkelerde olduğu gibi ülkemiz açısından da ekonomik ve sosyal kalkınmanın en önemli unsurlarından birisi olduğunu belirterek KOSGEB'in küçük işletmelerin geliştirilmesi ve yenilerinin kurulması için kurum olarak 23 yıldır birçok alanda hizmet ve destekler sağladığını belirterek, "Bizler küçük işletmeleri destekliyoruz, ancak onların küçük kalmalarını asla istemiyoruz. KOSGEB olarak tüm faaliyetlerimizin odak noktası, KOBİ'lerin rekabet güçlerinin artırılması yoluyla ülkemiz ekonomisinin geliştirilmesidir. Ülkemizin 2023 hedeflerine ulaşabilmesi de ancak KOBİ'lerimiz ile mümkün olabilecektir. Bu sebeple, KOBİ'lerin geliştirilmesine yönelik politikalarımızı ve destek modellerimizi gözden geçirdiğimiz bir dönemi geride bırakmış bulunuyoruz. Bu dönemde Sayın Bakanımız Nihat ERGÜN'ün liderliğinde KOSGEB Destek Programlarında büyük bir dönüşüm gerçekleştirdik. Hedef kitlemizin ve ilgili kurum/kuruluşların talepleri doğrultusunda destek sistemimizi dünya örneklerini de inceleyerek program ve proje esaslı olarak yeniden yapılandırdık. Programlarımız ile bir taraftan mevcut KOBİ'lerin geliştirilmesine, diğer taraftan ise daha rekabetçi KOBİ'lerin kurulmasına destek oluyoruz. KOBİ'lerde proje yapabilme yeteneklerinin geliştirilmesini, Ar-Ge inovasyon faaliyetlerinin ve işbirliği kültürünün yaygınlaştırılmasını hedefliyoruz. Bir yandan da nitelikli iş fikri olan girişimci adaylarına eğitim veriyor, eğitim sonrasında daha bilinçli bir şekilde iş kurmalarına destek sağlıyoruz. Böylelikle yeni nesil girişimcilerin iş fikirlerini hayata geçirmelerine imkân veriyoruz. Kurguladığımız bu yeni sistemle birlikte, girişimcilerimizin ve KOBİ'lerimizin destek programlarına olan yoğun talebi bizleri son derece mutlu etmektedir." dedi

Kaplan konuşmasına, "Bugün DMO ile imzalayacağımız protokol ile de KOBİ'lerin kamu alımlarındaki payının arttırılması, dolayısıyla KOBİ'lerin teşvik edilmesi arzusundayız. Kamu alımları, dünyada çok sayıda ülkede olduğu gibi Türkiye'de de önemli hacimlere ulaşmaktadır. Bu denli önemli bir alım gücüne sahip olan kamunun, bu alımlar kapsamında yerli KOBİ'leri teşvik etmesinin ülkemiz için stratejik bir fırsat teşkil ettiğinin farkındayız. Bu farkındalığın bir göstergesi olarak; Başkanlığımız koordinasyonunda hazırlanan KOBİ Stratejisi ve Eylem Planı'nda kamu alımlarında KOBİ'lerin payını arttırıcı eylemler yer almaktadır. Memnuniyetle ifade etmek isterim ki KOBİ'ler için kamu alım eğitimleri düzenlenmesi ve yeterlilik kriterlerinin analizine yönelik eylemler başarıyla uygulamaya alınmıştır. Ülkemizde olduğu gibi diğer ülkelerde de kamu alımlarında yerli üreticinin korunmasına yönelik birçok uygulama bulunmaktadır. ABD'de 1933 yılından beri yürürlükte olan "Amerikan Malları Satın Alma Kanunu", kamu malı alımlarında devletin yerel işveren ve işçiyi koruması amacıyla çıkarılmıştır. Bu yasa ile ABD'de 3000 doların üzerindeki tüm kamu alımlarında ve kamunun finanse ettiği tüm alanlarda %50 ile %100'e varan oranlarda yerli hammadde ve işçilik kullanılması yasaya bağlanmış durumdadır. Avrupa Birliği de Küçük İşletmeler Yasası ile KOBİ'lerin kamu alımlarına iştirakinin kolaylaştırılması ve devlet yardımı imkânlarının KOBİ'ler tarafından daha iyi kullanılmasını hedeflemektedir. Aynı yasa kapsamında KOBİ'lerin finansman ihtiyaçlarına yönelik araçların geliştirilmesi, yapılacak vergi düzenlemeleri ile yatırımların teşvik edilmesi, ticari işlemlerde geç ödemelerin önüne geçilmesi amaçlanmaktadır. Ülkemizde de AB Küçük İşletmeler Yasası prensipleri 2011 yılında yayımlanan Başbakanlık Genelgesi ile kamu kurumlarınca dikkate alınması amacıyla duyurulmuştur." Şeklinde devam etti.

Kaplan, İmzalanan bu protokol ile ülkemiz KOBİ'lerinin kamu alımlarından daha fazla pay alabilmelerine imkân sağlanacağını, Diğer taraftan KOBİ'lerin DMO tedarik süreçlerine etkin katılımlarına yönelik stratejiler üretileceğini, KOBİ'lere kamu alımları ve tedarik usulleri konusunda rehberlik hizmeti verileceğini, KOSGEB olarak DMO ihale ilanlarının ve katalog başvurularına yönelik çağrılarının KOBİ'lere duyurulmasını sağlayacak çalışmalar yapılacağını belirterek, "Protokolde belirlenen ana strateji ve işbirliği alanlarına esas olmak üzere yapılan analizde; DMO'nun ürün esaslı talebi, sektör sınıflamasına göre değerlendirilerek 25 alt sektörle ilişkilendirilmiştir. Bu sektörlerde KOSGEB veri tabanına kayıtlı oldukça fazla sayıda işletme bulunmaktadır. Dolayısıyla protokol ile birlikte bu KOBİ'lerin DMO tedarikçisi olabilmesine imkân sağlanacaktır." şeklinde konuşmalarını tamamladı.

Kaynak: Bültenler / Güncel
title