Kore ve Müslüman Dünya Konferansı Tamamlandı

Enstitü Sosyal, Academia Via Serica, Kore'deki Keimyung Üniversitesi ve Gyeongsangbuk Belediyesi ile İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA) işbirliğiyle düzenlenen "Kore ve Müslüman Dünya: İpek Yolu Boyunca Çeşitli Kültürlerle Karşılaşmalar Konferansı" sona erdi.

Enstitü Sosyal'in Üsküdar'daki genel merkezinde dün başlayan konferans, yurt dışından gelen akademisyenlerin de katıldığı "İpek Yolu Boyunca Arkeoloji ve Kültür" ile "Diplomatik ve Ekonomik İlişkiler" oturumlarıyla devam etti.

Konferansın katılımcılarından Ankara Üniversitesi Asya Pasifik Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (APAN) Müdürü Prof. Dr. Ali Merthan Dündar, Dışişleri Bakanlığının 2019'da "Asya açılımı" ilan ettiğini ancak pandemi nedeniyle çalışmaların durma noktasına geldiğini söyledi.

Pandemiden sonra pek çok üniversite, araştırma merkezi ve enstitülerde Asya ile ilgili ortak faaliyetler düzenlenmeye başlandığını belirten Dündar, bu konferansın da bu bağlamda yapıldığını dile getirdi.

Dündar, konferansta akademisyenler ve entelektüellerin bir araya gelerek Türkiye ve Kore Cumhuriyeti'nin özellikle İpek Yolu üzerindeki ortak tarihine ilişkin araştırmaları birbirleriyle paylaştıklarını ifade etti.

Konferansa Kore Cumhuriyeti, Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere ve Türkiye'nin farklı üniversiteleri ve araştırma merkezlerinden akademisyenlerin katıldığını aktaran Dündar, "Konuşmalar birkaç ana noktada tasnif edilmiş görünüyor. Bunların bir kısmı Türkiye ve Kore'nin karşılıklı ilişkileriyle ilgili meseleler üzerine olduğu gibi yine İpek Yolu üzerindeki kültürel değerlerimizin tarihi arka planı. Bin Buda Mağaralarındaki ortak kültürel değerler, Kore'de 1920'lere kadar uzanan Türk varlığının nasıl oluştuğu, Kore Savaşı'nın sinema sektöründe nasıl canlandırıldığı gibi ortak ilgi alanlarımız üzerinden bildiriler sunuldu." diye konuştu.

Enstitü Sosyal'da araştırmacı olarak çalışan Dr. Murat Yaş ise son yıllarda Asya Kıtası'nın hem ekonomik hem de siyasi olarak yükselişte olduğunu ve dünyanın merkezinin Asya'ya kaydığını söyledi.

Akademik kurum ve düşünce kuruluşları arasında Asya üzerine çalışma yapanların sınırlı sayıda olduğunu belirten Yaş, bu eksikliği gidermeye yönelik Asya ülkelerine odaklanarak akademik toplantılar ve araştırmalar yaptıklarını anlattı.

Yaş, bilgi alışverişi sağlamanın temel adımlarından birinin farklı ülkelerdeki uzmanları bir araya getirmek olduğunu vurgulayarak, "Bu kapsamda biz de farklı alanlarda bilim adamlarını bir araya getirdik. Böylece farklı alanlardaki tecrübeleri paylaşarak bir sonraki çalışmalara zemin hazırlamaktayız. Bu konferansları düzenli olarak devam ettirmeyi planlamaktayız. Bir sonraki çalışmalarda da bu hocalarla ve üniversitelerle olan işbirliğimiz devam edecek." ifadelerini kullandı.