Konuşmak İyi Geliyor!
II. Uluslararası Aile Konferansı'nda Çocuğa Karşı Şiddet Konusu işlendi.
Aile içi ve toplumsal şiddetin sonuçlarına yönelik farkındalığı artırmak amacıyla düzenlenecek olan II. Uluslararası Aile Konferansı'nda Çocuğa Karşı Şiddet Konusu işlendi.
Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Kadın Platformu, "Aile ve Şiddet" konulu Uluslararası Aile Konferansının 2.sini gerçekleştiriyor. İstanbul Kongre Merkezi'nde yapılan konferansta "Çocuğa Karşı Şiddet ve Sonuçları" oturumunda sunulan tebliğler ile şiddetin "temeline" dikkat çekildi.
Oturum başkanlığını GYV Başkan Yardımcısı Cemal Uşak'ın yaptığı yaptığı konferansta yer alan konuşmacılardan Yeni Zelanda "Çocuk Hattı" projesinin yönetim ekibi üyesi Rachel Yielder lise yılları boyunca gönüllü olarak çalıştığı, "Çocuk Hattı Arkadaşı" projesini anlattı. Yielder proje için "Çocukların, akranlarıyla konuştukları bir yardım hattı projesi olan "Çocuk Hattı" için her yıl gönüllü lise öğrencileri eğitim alarak kuruma dâhil oluyorlar. İstismara uğrayan çocukların rahatlıkla konuşabildikleri bu gönüllüler sayesinde daha önce ihbar edilemeyen onlarca olay çözüme kavuşturulabiliyor. Dünyada aile içi şiddetin en yüksek oranlarda görüldüğü yerlerden biri olan Yeni Zelanda'da "Çocuk Hattı" bir müdahale alanı sağlıyor." İfadelerini kullandı.
Çocuk İstismarı, İhbar ve soruşturma mekanizmaları üzerine uzun süredir detaylı araştırmalarda bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü, Çocuk Şube Müdürü Dr. Murat Koçak, bu tip problemlerin çözümü için mevcut ihbar ve soruşturma mekanizmalarının geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Dr. Koçak; "Mevcut sisteme entegre edilmesi gereken üç mekanizma mevcuttur; Zorunlu İhbar Sistemi, Multi-disipliner Ekip Çalışması Sistemi ve Kayıp-Kaçırılan Çocuk Alarm Sistemi. Zorunlu İhbar Sistemi sayesinde, bir taraftan, özellikle kamu görevlileri ve meslek elemanlarının çocuk ihmal ve istismarı konusundaki duyarlılık ve bilgileri artırılırken, diğer yandan ihbarları etkin bir şekilde değerlendiren ve ihbarcıların endişelerini izole eden bir mekanizma oluşturulur.
Multi-disipliner Ekip Çalışması Sistemi sayesinde, ihbar alınan çocuk istismarı vakalarının soruşturulmasında gereken uzmanlık ve soruşturmada etkinlik sağlanır." Dedi ve sözlerine şu şekilde devam etti; " Kayıp ve Kaçırılan Çocuk Alarmı Sistemi sayesinde, kayıp ve kaçırılan çocukların etkin bir şekilde soruşturularak kısa sürede bulunmaları, ayrıca toplumsal ve kurumsal duyarlılığın artırılması sağlanmış olur. Esasında bu sistemler, bir bütün halinde, uygulandığı ülkelerde çocuk istismarını ve vakaların devamını engellemede, can kaybını azaltmada ve bu konuda ihtiyaç duyulan toplumsal duyarlılığı artırmada etkili bir mekanizma oluşturmaktadır ve ülkemizde bu mekanizmanın tesisine acil ihtiyaç bulunmaktadır."
Auckland Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde müfredat geliştiricisi ve psikoterapist Dr. Jill Yielder, çocukların gördükleri şiddet sonucu yaşadıkları ruhsal çöküntüler ve bu çöküntülerin tüm hayatları üzerindeki etkisi üzerine bir konuşma yaparak şiddetin temelinde yine şiddetin yer aldığına dikkat çekti.
Tayvan Aile içi Şiddet ve Cinsel Saldırı Danışma Komitesi ve Cumhurbaşkanlığı İnsan Hakları Danışma Komitesi üyesi Prof. Dr. Su-Hwa Pong ise Tayvan'da yetiştirme yurtlarında kalan çocukların maruz kaldıkları ortam nedeni ile aile kavramını içselleştirememeleri üzerine yaptığı araştırmaları paylaştı.
Konferansa siyasetçiler, kanaat önderleri, akademisyenler, gazeteciler ile sivil toplum örgütü temsilcileri davet edildi. Üç günlük konferansın ardından bir de sonuç bildirgesi deklarasyonu yayınlanacak.