'Kışlada Ölüm' Davasına Başlandı
BURSA'nın Gemlik ilçesinde vatani görevini yapan er Gökhan Kılıç'ın (20) nöbet sırasında başına miğferle vurarak ölümüne neden olduğu iddiasıyla tutuklanan Başçavuş Osman Hancı'nın yargılanmasına başlandı.
BURSA'nın Gemlik ilçesinde vatani görevini yapan er Gökhan Kılıç'ın (20) nöbet sırasında başına miğferle vurarak ölümüne neden olduğu iddiasıyla tutuklanan Başçavuş Osman Hancı'nın yargılanmasına başlandı. Sanık Hancı, üzerine atılı suçlamayı kabul etmeyerek, 'Ben sadece, başına dokunarak, nöbet sırasında silahının namlusuna taktığı miğferini kafasına takması gerektiğini söyledim. Suçsuzum dedi.
Bursa Gemlik Askeri Veteriner Okulu'nda askerliğini yapan er Gökhan Kılıç, 7 Ekim'de nöbetten döndükten birkaç saat sonra fenalaşarak hastaneye kaldırıldı. Hastanede yapılan muayenesinde beyin kanaması geçirdiği tespit edilen Kılıç yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Gökhan Kılıç'ın ölümüne komutanının kafasına miğfer ile vurması sonucu geçirdiği beyin kanamasının neden olduğu öne sürüldü. "Kompozit başlığı yerinden çıkarmadan yavaşça kafasına sürttüm" şeklinde savunma yaptığı öğrenilen Kılıç'ın komutanı Başçavuş Osman Hancı tutuklandı.
Bursa 1'nci Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın ilk duruşmasına sanık Osman Hancı, hayatını kaybeden er Kılıç'ın eşi ve ailesi, sanık ailesi ve tarafların avukatları katıldı. Duruşmada savunma yapan Osman Hancı, söz konusu iddiaları kabul etmedi. Olay günü nöbet tutan Kılıç'ı telefonla konuşurken gördüğünü ifade eden Hancı, "Olay akşamı ben nöbetçiydim. Karargahta gezerken Gökhan'ı gördüm. Nöbetçiydi, telefonla konuşuyordu ve silahını boynuna asmıştı. Ben de yanına gidip onu uyardım. Kafasına vurmadım ona nasihatlerde bulundum. Vicdanım rahat, Gökhan'ın ölüm sebebi ile benim eylemim arasında bir bağlantı yoktur" dedi.
Sanık savunmasının ardından Gökhan Kılıç'ın eşi Berna Kılıç söz aldı. Berna Kılıç, haberi duyduktan sonra hastaneye geldiklerini, burada kendilerine eşinin düştüğünün söylendiğini ve buna da inandıklarını kaydetti. Eşi hayatını kaybettikten sonra silah arkadaşlarının kendisini arayarak 'Gökhan düşmedi, başına vuruldu' dediğini belirten Kılıç, "Komutanlar babamı aradıklarinda yanındaydım. Hemen Bursa'ya geldik. Gökhan'ın ameliyatta olduğunu duydum ve sabah da eşim vefat etti. Hepsi bize farklı şeyler anlattı. Biri ranzadan düştüğünü söyledi, biri nöbette telefonla konuşurken Osman Hancı'yı görünce korkup düştüğünü söyledi. Biz de onlara inanmıştık ancak ertesi gün eşimin can dostu Murat Eroglu beni arayıp 'Yenge ben Gökhan'ın can dostuyum, olay sırasında orada değildim, ama biz nöbette karşılaştık yüzü asıktı. Ona ne olduğunu sordum, bana telefonu yakalattıktan sonra Osman başçavusun kafasına vurdu' dedi. Bana, bize ne anlatıldığını sordu. Ben de düştüğünü söylediler dedim. 'Sakın inanmayın öyle bir şey yok, peşini bırakmayın dedi ifadelerini kullandı.
Duruşmada, Kılıç'la birlikte vatani görevini yapan er Yiğit Kahraman da tanık olarak dinlendi. Tanık Kahraman, "Olay günü tüm gün Gökhan'la birlikteydim. Gayet iyiydi, akşam ondan nöbeti devralmaya gittiğimizde rengi solmuş, canı sıkkındı. Biz telefonu kaptırdığını biliyorduk. Yanımdaki arkadaşım ona 'Telefonu kaptırdığın için mi canın sıkkın' diye sordu. O da Telefonu kaptırmanın cezası yetmezmiş gibi bir de dayak yedik. Osman başçavuş kafama vurdu, başım çatlıyor' dedi" diye konuştu.
Sanık ve tanık ifadelerinin ardından mahkeme heyeti duruşmayı eksik hususların giderilmesi için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. - Bursa