Kimya Mühendislerinden Deney Kazasına Tepki

Kimya Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Ali Uluşahin, Uludağ Üniversitesi Gıda Mühendisliği Laboratuarı'nda yağ tahlili yaparken deney tüpünün düşüp patlaması sonucu yaralanan 25 yaşındaki yüksek lisans öğrencisinin başına gelen bu kazanın sıradan bir olay olmadığını söyledi. Rektörlükten izin alarak bir heyet halinde laboratuarda inceleme yapmak istediklerini ifade eden Başkan Uluşahin, "Kazaların oluşmasına fırsat vermeden kazaları önlemek zorundayız" dedi.

Kimya Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Ali Uluşahin, Akedemik Odalar Birliği Yerleşkesi'nde Bursa Ziraat Odası Başkanı Ertuğrul Aksoy, Elektrik Mühendisleri Odası Başkanı Remzi Çınar, Peyzaj Mimarları Odası Bursa Şube Başkanı Necla Yörüklü ile birlikte, Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Laboratuvarı'nda yağ tahlili yaparken deney tüpünü yere düşmesi sonucu yaralanan 25 yaşındaki Hande Özyürek için bir araya geldi.

Özyürek'in yaşadığı bu kazanın, basit, küçük, sıradan bir kaza olarak değerlendirilmesini anlamadıklarını ifade eden Kimya Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Ali Uluşahin, "Kimyasallarla çalışmayı bilmemiz gerekiyor. Kimyasallarla çalışırken dikkat etmemiz gereken bazı noktalar var. Bunun en temelinde her bir kimyasala ait bulundurulması ve ticari olarak satışında verilmesi zorunlu olan 'malzeme güvenlik bilgi formlarını' bilmemiz gerekiyor. Kimyasallarımızla çalışmamızı defalarca halkımıza sanayicimize öğütlerken, üniversitemizde böyle bir olayın yaşanması ise ayrıca düşündürücü ve manidardır. Bizler, kimyasallarla çalışacaksak kaza meydana gelince değil, öncesinde riskleri tespit etmek zorundayız. Gerekli tedbirleri alarak, riskleri minimize etmek zorundayız. Özetle kazaların oluşmasına fırsat vermeden kazaları önlemek zorundayız. Benzer kazaların yaşanmaması için öncelikle üniversite ve tüm ilgilileri çalışmalarını bu hassasiyetle sürdürmeye davet ediyoruz" diye konuştu.

Bir basın mensubunun 'Kazada bir ihmal olduğunu mu düşünüyorsunuz?' şeklindeki sorusu üzerine Uluşahin şunları söyledi:

"Bizler, buharlaşabilen, hele hele buharı tehlikeli, yanıcı, delici yakıcı malzemelerle çalışırken, çeker ocak dediğimiz çok basit bir malzemenin içinde çalışırız. Bunun önü camekandır. Sadece içine elleriniz girer. Bu çalışma onun içinde yapılır. Uludağ Üniversitesi'nde ne oldu, ne bitti? Bu çeker ocak çalışıyor muydu? Yoksa yangından sonra mı çalışamaz hale geldi? Bunu bilemiyorum, ama eğer ki bu çeker ocak çalışıyor olsaydı, bir deney tüpünün yere düşmesiyle böyle bir kaza yaşanmazdı. Bizler TMMOB olarak bir heyetle kazının olduğu yeri incelemek istediğimizi Rektörlüğe bildireceğiz. Onaylarlarsa bunun sonuçların sizinle paylaşacağız".

Hekzan gazının kolay temin edilir ve ucuz olması sebebiyle tercih edildiğini kaydeden Başkan Uluşahin, "Hekzan, kolay alevlenebilir olmasının yanı sıra yutulup hava boşluklarına girerse öldürücü olabilir. Deri tahrişine, baş dönmesi ve uyuşukluğa sebep olabilir. Doğurganlığa zarar verdiği hakkında şüpheler vardır. Organlarda, uzun süre veya tekrarlanan şekilde maruz kalınması durumunda hasara sebep

olabilir. Uzun süreli etkilerde, sudaki hayat için zehirlidir. Hekzan gazının kullanıldığı laboratuarda mutlaka çok iyi bir havalandırma sistemi bulunmalıdır. Laboratuarda bulunan bütün kimyasal malzemeler, düşük miktarlarda depolansa da tehlike içerir. Hekzan bunlardan sadece biridir. Hande Özyürek de bu kazazedelerden biri" şeklinde konuştu. - BURSA