Kesilen Ayak Davasında Adli Tıp Uzmanlarına Suç Duyurusu
İzmir'de menüsküs ameliyatı ardından gelişen komplikasyon sonucu sol ayağı bilekten kesilen emekli öğretmen 53 yaşındaki Yıldız Çelik'in avukatı, İstanbul Adli Tıp Kurumu 3'üncü Genel Kurulu'nda görev yapan 3'ü profesör 2'si uzman 5 kişi hakkında yanlı rapor verdikleri iddiasıyla, 'Yargı görevi yapanı etkilemek', 'Gerçeğe aykırı bilirkişilik' ve 'Görevi kötüye kullanmak' suçlamasıyla Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
İzmir'de menüsküs ameliyatı ardından gelişen komplikasyon sonucu sol ayağı bilekten kesilen emekli öğretmen 53 yaşındaki Yıldız Çelik'in avukatı, İstanbul Adli Tıp Kurumu 3'üncü Genel Kurulu'nda görev yapan 3'ü profesör 2'si uzman 5 kişi hakkında yanlı rapor verdikleri iddiasıyla, 'Yargı görevi yapanı etkilemek', 'Gerçeğe aykırı bilirkişilik' ve 'Görevi kötüye kullanmak' suçlamasıyla Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Yıldız Çelik'in 2009 yılından buyana yürüttüğü ceza ve tazminat davaları, çelişkili raporlar nedeniyle sonuca ulaşmadı. Eşi hakim, oğlu ve kızı avukat olan öğretmen Yıldız Çelik, 2009 yılı başında emekliye ayrıldı. Yıldız Çelik, emekliliğin keyfini çıkarmayı düşlerken sol ayağında oluşan şiddetli ağrılar yüzünden hakim eşi Hasan Çelik ile 15 Ocak 2009'da, Bornova'daki Türkan Özilhan Acil Yardım ve Travmatoloji Hastanesi'ne başvurdu. Ortopedi Uzmanı Dr. M.C.B.'nin muayene ettiği Çelik'e ameliyat gerektiği belirtildi. Çelik, ameliyat olmayı kabul ederken, bir damarının yanlışlıkla kesildiğini öne sürerek kanamanın durdurulamaması üzerine Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edildiğini ve sol ayağı bileğinden kesildiğini söyledi. Çelik, menüsküs ameliyatını yapan Dr. M.C.B. ve ekibi ile ikinci ameliyatı yapan Doç.Dr. Ö.K., Dr. E.S. ve ekibinden şikayetçi oldu.
AMELİYATI YAPAN DOKTORA AĞIR CEZADA DAVA
Soruşturmayı tamamlayan memur suçlarına Bakan Cumhuriyet Savcısı, Dr. M.C.B., hakkında 'Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma. Sağlık Mesleği Mensuplarının Gerçeğe Aykırı Belge Düzenlemesi' suçundan Sulh Ceza Mahkemesi'nde yargılanması için iddianame hazırladı. Sulh Ceza Mahkemesi hakimi dosya üzerinde yaptığı değerlendirmede suçun Ağır Ceza Mahkemesi kapsamında olduğunu ve alınan bilimsel raporda da suçun olası kast olduğunu belirtip görevsizlik kararı verdi. Dr. M.C.B., hakkında 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 20 yıl hapis cezası istemiyle dava açıldı.
3 RAPORDA ÇELİŞKİ VAR
Mahkeme, ameliyatı yapan Dr. M.C.B.'nin olayda kusuru olup olmadığının belirlenmesi için önce İstanbul Adli Tıp Kurumu 3'üncü İhtisas Kurulu'ndan görüş istedi. Kurul, "Yapılan artroskopi ameliyat işlemi ve arter yaralanması için damara yönelik yapılan ameliyat ve işlemlerle ilgili Dr. M.C.B' ya kusur atfedilmeyeceği oy birliği ile mütalaa olunur" kararını verdi. İtiraz üzerine yeniden rapor alınması için dosya İstanbul Adli Tıp Kurumu 2'nci İhtisas Kurulu'na gitti. Kurul, "Komplikasyonun tespitinde ve oluşan komplikasyon fark edildikten sonra komplikasyon yönetiminde beklenen oranda aktif ve hızlı davranılmamasının tıbbi eksiklik olarak nitelendirilmiştir" yazılı raporu mahkemeye raporu gönderdi. Bu rapora da itiraz edildi.
İkinci itiraz üzerine dosya bu kez İstanbul Adli Tıp Kurumu, Adli Tıp Genel Kurulu'na gönderildi. Muhalefet şehrinin de olduğu Genel Kurul'un mahkemeye gönderdiği raporda, "Op. Dr. M.C.B., tarafından konulan tanının ve yapılan ameliyatın tıp kurallarına uygun olduğu, artroskopi ameliyatına bağlı meydana gelen arter tıkanıklığının öngörülmeyen ve nadir görülebilecek bir durum olduğu, bu durumun her türlü dikkat ve özene rağmen gelişebilecek bir komplikasyon olarak kabul edildiği, daha önce müdahale edilmesi durumunda da mevcut durumun meydana gelebileceği, yapılan ameliyat ve komplikasyon yöntemi ile ilgili Op. Dr. M.C.B.'ye kusur atfedilmediği oy çokluğu ile mütalaa olunur" denildi.
Genel Kurul'un raporunda muhalefet şehrinde ise, "Komplikasyonun tespitinde ve oluşan komplikasyon fark edildikten sonra komplikasyon yönetiminde beklenen oranda aktif ve hızlı davranılmamasının tıbbi eksiklik olarak nitelendirilmiştir" ifadelerine yer verildi.
YARGIYI ETKİLEMEK İSTİYORLAR
Yıldız Çelik'in avukatlığını yapan oğlu Özgür Çelik, üç raporda da imzası bulunan Prof. Dr. K.H.T.'nin dosyada ve delillerde herhangi bir değişiklik olmamasına rağmen birbiri ile taban tabana zıt görüşler beyan ettiğini, doktorun korunduğunu öne sürdü. Avukat Özgür Çelik, her üç raporda çelişkili rapor veren Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu üyeleri hakkında, 'Yargı görevi yapanı etkilemek', 'Gerçeğe aykırı bilirkişilik' ve 'Görevi kötüye kullanmak' suçlamasıyla Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Çelik, ayrıca İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı, Adalet Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Denetleme Kurulu'na da bu kişileri şikayet ettiklerini belirtti. Özgür Çelik, müvekkili olan annesinin yaklaşık 5 yıldan bu yana yanlış ameliyat ardından, ızdırap ve çile dolu bir yaşam sürdürdüğünü, yanlış rapor veren şüphelilerin cezalandırılmasını istedi.
TAZMİNAT DAVASI DA AÇTILAR
Yıldız Çelik, Asliye Ceza Hakimi Hasan Çelik, çocukları Özlem Çelik ve Özgür Çelik adına sorumlu doktorlar M.C.B., Ö.K., E.S. Sağlık Bakanlığı ve Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörlüğü hakkında Asliye Hukuk Mahkemesi'nde toplam 271 bin lira maddi ve manevi tazminat istemiyle dava açtı. Çelik, ailesi mahkemeye verdikleri dava dilekçelerinde yaşadıklarını anlattı. Çelik, ailesinin avukatı dava açtıkları doktorlar üzerinde bulunan kayıtlı araç ve taşınmazlar üzerine tedbir konmasını da istedi. Mahkeme bu istemi yerinde görüp, dava açılan tüm doktorların üzerinde bulunan taşınmaz ve araçlara tedbir koydu.
DOKTOR DA TAZMİNAT DAVASI AÇTI
Hakkında Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açılan isimlerden Dr. M.C.B. de aileye karşı 60 bin TL'lik maddi ve manevi tazminat istemiyle dava açtı. Dr. M.C.B., avukatı aracılığıyla mahkemeye verdiği dava dilekçesinde, şöyle dedi:
"Yaşanan olaylar basında da yer almış, Yıldız Çelik kamuoyunu yanlış bilgilendirmiş, mesleki itibarımın haksız yere zedelenmesine neden olmuştur. Verilen suç duyuruları ve dava dilekçeleri kişilik haklarıma saldırı niteliğindedir. Hak aramanın ötesine geçilmiştir. Psikolojik olarak yıprandım. Artık ameliyat yapamaz hale geldim. Aile düzenim bozuldu."
9 EYLÜL'DEKİ DOKTORLARA SORUŞTURMAYA İZİN ÇIKMADI
Yıldız Çelik'in, Dokuz Eylül Tıp Fakültesi Hastanesi'nde görevli doktorlar hakkında yaptığı şikayeti değerlendiren, Rektörlük Ceza İşleri Kurulu, soruşturma raporuna göre 2 doktor hakkında soruşturmaya yer olmadığına karar verdi. Bunun üzerine Yıldız Çelik'in avukatı bu karara itiraz edip, Danıştay'a başvurdu
FOTOĞRAFLAR
Bahri KARATAŞ/İZMİR, (DHA) -
(Tür: Yurt)