Kendisi gibi görme engellilerden oluşan milli takıma kaptan oldu
Görme engeli nedeniyle zor süreçlerden geçen Ali Çavdar, Görme Engelliler Futbol Milli Takımı'na kaptanlık yaparak başta engelliler olmak üzere herkese örnek oluyor.
Görme engeli nedeniyle zor süreçlerden geçen Ali Çavdar, Görme Engelliler Futbol Milli Takımı'na kaptanlık yaparak başta engelliler olmak üzere herkese örnek oluyor.
Doğuştan görme engelli, evli ve 2 kız çocuğu babası 41 yaşındaki Çavdar, 2004 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun olduktan sonra 2009'da İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde Ekonomi Hukuku Bölümünde yüksek lisansını tamamladı.
Eski ismi Maliye Bakanlığı olan Hazine ve Maliye Bakanlığında çalıştığı 2007-2014 yıllarında Görme Engelliler Futbol Milli Takımı'na kaptanlık yapan Çavdar, bu görevi 2021'de tekrar almanın gururunu yaşıyor.
2007 yılında Yunanistan'ın başkenti Atina'da düzenlenen Avrupa Şampiyonası'nda gruplarda "gol kralı" olan Çavdar, 2017'den bu yana Almanya'nın Schalke 04 Görme Engelliler Takımında forma giyiyor.
"Futbol milli takımımızda görme engellilerde kaptanlık yaptım"
Ali Çavdar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, daha görme engelliler okullarında okurken futbola ilgi duymaya başladığını, Görme Engelliler Spor Federasyonu'nun kurulmasıyla 2005 yılında görme engellilerin de futbol oynamaya başladığını söyledi.
Çavdar, 2006'da milli takıma seçildiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Daha sonra Türkiye'de Görme Engelliler Spor 1. Ligi, 2. Ligi diye kendi ligimiz kuruldu. O ligde mücadele eden takımlardan birinde oynamaya başladık. Kurulduğundan itibaren 2014 yılına kadar futbol milli takımımızda görme engellilerde kaptanlık yaptım. 2014'ten sonra sporcu yaşantıma devam ettim ama milli takıma bir süre ara verdim. Geçen sene itibarıyla pandeminin yavaşlaması sonucu tekrar milli takım çalışmalara başlayınca yeniden milli takıma döndük. Şimdi elimizden geldiği kadar destek olmaya çalışacağız."
Ali Çavdar, Haziran 2021'de yeniden toplanan milli takıma katıldığını kaydetti.
"Kaldırımlarda sahadan daha çok sakatlanıyorum"
Profesyonel futbolcular gibi para kazanmadıklarına dikkati çeken Çavdar, "O yüzden spor yapıyorsak sevmemiz gerekiyor. Ben de futbolu çok sevdiğim için diğer zorluklar bana ayrıntı gibi geliyor ama şunu söyleyeyim, ilk başta insanlar görme engellilerin futbol oynadığını duyunca muhtemelen çok çarpışma, sakatlanma oluyor diye düşünüyordur ama emin olun, İstanbul'da kaldırımda yürürken sahadakinden çok daha fazla sakatlanıyorum. O yüzden biraz sevmek, zaman ayırmak yeterli." diye konuştu.
"Avrupa Şampiyonası'nda gruplarda "gol kralı" oldum"
Çavdar, 2007'de Atina'da katıldıkları Avrupa Şampiyonası'nda gruplarda "gol kralı" olduğuna işaret ederek, şunları söyledi:
"O, benim için güzeldi. Sonra olimpiyatlara katıldık. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde olimpiyatlara katılan ilk ve tek futbol takımıyız biz, bütün branşlar, görenler dahil olmak üzere. 2012 Londra Olimpiyatları'na katıldık, aynı şekilde 2016 Rio'da da vardı Görme Engelliler Futbol Milli Takımı. 2013'te Avrupa Şampiyonası'nda 3. olduk, İtalya'da yapılmıştı. 2015'te de yine Görme Engelliler Futbol Milli Takımı Avrupa şampiyonu oldu. Ben 2012 ve 2013'te vardım, benim için özel anlardı."
Çavdar, 2017'ye kadar Türkiye'deki takımlarda oynadığını belirterek, 2017'de Almanya'da köklü bir kulübün görme engelliler branşı açması neticesinde oraya davet edildiğini ve o tarihten bu yana Schalke 04'ün Görme Engelliler Takımında futbol oynadığını anlattı. Çavdar, 2007 Avrupa Şampiyonası'nın Almanya ve kendisi için bir ilk olduğunu belirtti.
Kaptan Çavdar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Orada bir Türk arkadaş vardı, onunla öyle konuşmuştuk, daha sonra Almanya'daki profesyonel takımlar görme engelli branşlar açmaya başlayınca o zaman milli takımda oynayan arkadaşımız Schalke 04'ün koordinatörlüğüne atandı. Görme engelliler sporuyla yönetim kurulu arasındaki bağı kuran kişi oldu. O atandıktan bir yıl sonra böyle bir göreve geldiğini, benimle de çalışmak, en azından denemek istediklerini söylediler. Sezon öncesi kampları oluyor bir hafta, o kampa gittik antrenman yaptık. Antrenör de takımda uygun gördü, o zamandan bu yana orada futbol oynuyorum."
Almanya'da maçların ortalama 15 günde bir yapıldığını dile getiren Çavdar, sezon açıldıktan sonra 15 günde bir Almanya'ya gidip maç yaptıktan sonra geldiğini, sezon öncesi ve ortası olmak üzere iki kampa da katıldığını ifade etti.
Ali Çavdar, bireylerin, özellikle çocukların mutlaka bir sporla uğraşması gerektiği görüşünü paylaşarak "Spor sağlıktır, yaşamdır, sosyal hayata katılımdır. Spor sayesinde Avrupa'daki bütün ülkeleri gezdim. Türkiye'deki bütün şehirlerde spor sayesinde tanıdığım dostlarım var. Avrupa'da bir ülkeye veya bir şehre gittiğimde futbol sayesinde tanıdığım arkadaşlar olduğu için kendimi hiç bir yerde yalnız hissetmiyorum. Hiçbir engelli, evde kapalı kalmasın, topluma dahil olsun. Bunu göz ardı etmesinler." değerlendirmesini yaptı.